Danıştay Kararı 13. Daire 2019/2388 E. 2019/2723 K. 25.09.2019 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2019/2388 E.  ,  2019/2723 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2019/2388
Karar No:2019/2723

TEMYİZ EDEN (DAVACILAR): …

KARŞI TARAF (DAVALI): …

İSTEMİN_KONUSU: … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacılar tarafından, Maliye Hazinesine ait … İli, … İlçesi, sayılı taşınmazın satışına ilişkin olarak 31/01/2019 tarihinde yapılan ihale ile bu ihale sonucunda imzalanan sözleşmenin ve taşınmazın tapuda devrine ilişkin işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; davanın ”Maliye Hazinesine ait taşınmazın satışına ilişkin ihale işleminin” iptali istemine ilişkin kısmı yönünden; 17/04/2019 tarihli ara kararı üzerine davacı vekili tarafından dosyaya sunulan dilekçe ile, davacıların uyuşmazlık konusu taşınmaz satış ihalesini ihale tarihinden önce 25/01/2019 tarihinde öğrendikleri, davacı ‘ın ihalenin durdurulması istemiyle yapmış olduğu başvurunun reddine ilişkin 29/01/2019 tarih ve 4360 sayılı cevabı yazı ile, ihalenin 31/01/2019 tarihinde yapılacağının bildirildiği, yine davacı ‘ın ihalenin iptali istemiyle yapmış olduğu başvurunun 18/02/2019 tarih ve 7266 sayılı cevabı yazı ile reddedildiği, davacılar tarafından ihale işlemine karşı ihale tarihinden itibaren en geç 30 gün içinde ve en son 04/03/2019 tarihine kadar dava açılması gerekirken 29/03/2019 tarihinde açılan davanın, ihalenin iptali istemine ilişkin kısmının süre aşımı nedeniyle esasının incelenmesine hukuken imkân bulunmadığından ihalenin iptaline ilişkin 31/01/2019 tarihli başvurunun dava açma süresini durdurmayacağı sonucuna varıldığından davanın süre aşımı nedeniyle reddine, davanın ”Maliye Hazinesine ait taşınmazın satışına ilişkin olarak 31/01/2019 tarihinde yapılan ihale sonucunda imzalanan sözleşmenin ve tapu devrinin” iptali istemine ilişkin kısmı yönünden ise, taşınmazın 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’nun 45. maddesi hükümlerince Hazinece 31/01/2019 tarihinde ihalesinin yapıldığı, adlı kişinin en yüksek teklifi vererek satış ihalesini kazandığı, Bakanlığın tarih ve sayılı olurları ile kati ihalenin de uygun görülmesi üzerine 28/02/2019 tarihli tapu senedi ile anılan şahıs adına tescilinin yapıldığı, davalı idarece yapılan ihale sürecinin tamamlandığı, bu aşamadan sonra sözleşmenin tarafları arasında özel hukuk ilişkisinin kurulmuş olacağı, bu safhada çıkan uyuşmazlıkların özel hukuk kuralları çerçevesinde adli yargı yerince çözümlenmesi gerektiği, kaldı ki davacı tarafından, … Asliye Hukuk Mahkemesinin sayılı dosyasında dava konusu taşınmaza ilişkin olarak tapu iptali ve tescil davasının açıldığı anlaşıldığından, davanın yapılan ihale sonrasında imzalanan sözleşmenin ve tapu devrinin iptali istemine ilişkin kısmının, idari yargının görev alanı dışında kaldığı ve özel hukuk hükümlerine göre adli yargıda çözümlenmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle davanın, dava konusu ihalenin iptali istemine ilişkin kısmının, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 14/3-e ve 15/1-b maddeleri uyarınca süre aşımı nedeniyle reddine, ihale sonucunda imzalanan sözleşmenin ve tapu devrinin iptali istemine ilişkin kısmının, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 15/1-a maddesi hükmü uyarınca görev yönünden reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacılar tarafından, ihaleye yapılmış bir davet olmasına rağmen ihaleye giremediklerinden ortada hemen dava açılmasını gerektirir icrai bir işlem olmadığı, ihalenin 22/02/2019 tarihinde imzalanan sözleşme ile kesin ve yürütülebilir hâle geldiği, bu durumun davalı idare tarafından kendilerine yapılan 26/03/2019 tarihli bildirim ile öğrenildiği, dava konusu ihaleye ilişkin şartnamenin, ihtilafların çözüm yeri gösterilmediğinden usul ve yasaya aykırı olduğu, yıllardır kendileri tarafından üzerinde tasarrufta bulunulan taşınmazın her türlü ihtilaftan uzak bir taşınmaz olarak nitelendirilerek satış işlemlerinin gerçekleştirildiği, ihaleye ilişkin ilanın yasal düzenlemelere aykırı olduğu, bu nedenlerle kararın süre aşımı nedeniyle ret kısmının hukuka aykırı olduğu, sözleşmenin iptaline ilişkin talebin ihale aşaması tamamlanmadan tesis edilen işlemlerin iptalinin neticesi olarak sözleşmenin iptaline ilişkin olduğu, dava konusu işlemin icrailiğinin taşınmazın ihale üstünde kalan şahsa tapuda devredilmesi ile oluştuğu, bu nedenlerle kararın görev yönünden redde ilişkin kısmının hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 17. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca davacıların duruşma istemi yerinde görülmeyerek ve dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
5. Kullanılmayan …-TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davacıya iadesine,
6. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
7. 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 25/09/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.