Danıştay Kararı 13. Daire 2019/2307 E. 2020/2824 K. 27.10.2020 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2019/2307 E.  ,  2020/2824 K.
T.C.

ONÜÇÜNCÜ DAİRE

Esas No:2019/2307

Karar No:2020/2824

DAVACI : …Otomotiv Sanayi A.Ş.

VEKİLLERİ : Av. Dr. …, Av. …

DAVALI : Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu

VEKİLLERİ : Av. …, Av. …, Av. …

DAVANIN KONUSU :

Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’nun (Kurul) 29/12/2010 tarih ve 3002 sayılı kararı eki 21 Dağıtım Şirketi İçin Tarife Uygulamalarına İlişkin Usul ve Esasların 1. maddesinin (A) bendindeki, “Sanayi sicil belgelerinin vize bitim tarihinin içinde bulunduğu fatura döneminden sonraki ilk fatura dönemi sonuna kadar yenilenerek dilekçe ekinde ibraz edilmemesi halinde tüketimleri ticarethane abone grubu tarifesinden faturalandırılır.” ibaresinin iptali istenilmektedir.

DAVACININ İDDİALARI : Sanayi sicil belgesi alan abonelerin bu belgeyi ibraz etmemesi durumunda uygulanacak düzenlemenin eksik olduğu, Usul ve Esasların 1. maddesinin (A) bendinin dürüstlük kuralına uygun davranma borcunun ve güven sorumluluğunun ihlâl edilmesine sebebiyet verdiği, bu uygulamanın 4628 sayılı Kanun’a ve Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği’ne göre bilgilendirme hakkına aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

DAVALININ SAVUNMASI:

Usul yönünden, davada süre aşımı bulunduğu; esasa ilişkin olarak ise, 29/12/2010 tarih ve 3002 sayılı Kurul kararı eki 21 Dağıtım Şirketi İçin Tarife Uygulamalarına İlişkin Usul ve Esasların 1. maddesinin (A) bendi uyarınca süresi içinde sanayi sicil belgesini ibraz etmeyen davacıya ticarethane abone grubundan faturalandırma yapıldığı, sanayi sicil belgesi alan ancak bunu ibraz etmeyen davacıya fark faturasının tahakkuk ettirildiği dönemde geçerli olan kurallara göre işlem tesis edildiği, dava konusu düzenlemede hukuka aykırılık bulunmadığından davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ : 2577 sayılı Kanun’un 49/4. ve 50. maddelerinde, Danıştay dava dairelerine ısrar imkânı tanınmayıp, Danıştay İdari ve Vergi Dava Daireleri Kurulları kararlarına uyulmasının zorunlu olduğu kurala bağlanmıştır. Bu sebeple İdari Dava Daireleri Kurulu kararında belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

DANIŞTAY SAVCISI …’IN DÜŞÜNCESİ :

Dava; Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’nun 29/12/2010 tarih ve 3002 sayılı kararı eki 21 Dağıtım Şirketi İçin Tarife Uygulamalarına İlişkin Usul ve Esasların 1. maddesinin (A) bendindeki “Sanayi sicil belgelerinin vize bitim tarihinin içinde bulunduğu fatura döneminden sonraki ilk fatura dönemi sonuna kadar yenilenerek dilekçe ekinde ibraz edilmemesi halinde tüketimleri ticarethane abone grubu tarifesinden faturalandırılır.” ibaresinin iptali istemiyle açılmıştır.

Danıştay Onüçüncü Dairesi’nin 14/06/2017 günlü, E:2013/3579, K:2017/1936 sayılı kararıyla; hukuka aykırı bulunarak iptaline karar verilmiştir. Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun 31.01.2019 gün ve E:2017/2753, K:2019/332 sayılı kararı ile bozulmuştur.

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesi uyarınca Danıştay dava dairelerinin ilk derece mahkemesi olarak verdiği kararların İdari Dava Daireleri Kurulunca bozulması halinde ısrar olanağı bulunmadığından, İdari Dava Daireleri Kurulunun bozma kararında yer alan gerekçelerle davanın reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesince, Dairemizin 14/06/2017 tarih ve E:2013/3579, K:2017/1936 sayılı dava konusu işlemin iptali yolundaki kararının Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun 31/01/2019 tarih ve E:2017/2753, K:2019/332 sayılı kararıyla bozulması üzerine işin gereği yeniden görüşüldü:

MADDİ OLAY VE HUKUKİ SÜREÇ :

Davacı şirket ile … Elektrik Dağıtım A.Ş. (…) arasında sanayi tipi elektrik abonelik sözleşmesi imzalanmıştır.

…’ın 18/01/2013 tarih ve 78/2013319 sayılı yazısı ile 2010/12 (dahil) ve 2012/12 (dahil) dönemlerini kapsar biçimde 29/12/2010 tarih ve 3002 sayılı Kurul kararı ile onaylanan “21 Dağıtım Şirketi İçin Tarife Uygulamalarına İlişkin Usul ve Esasların” 1/A maddesi ile Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği’nin 23. maddesi dayanak yapılarak fark faturası düzenlenmiştir.

Bakılan dava fark faturasına dayanak gösterilen 3002 sayılı Usul ve Esaslar’ın 1/A maddesinin iptali istemiyle açılmıştır.

İNCELEME VE GEREKÇE:

Dairemizin 14/06/2017 tarih ve E:2013/3579, K:2017/1936 sayılı dava konusu işlemin iptali yolundaki kararına yönelik olarak davalı idare tarafından yapılan temyiz başvurusu üzerine Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun 31/01/2019 tarih ve E:2017/2753, K:2019/332 sayılı kararıyla;

“Elektrik Piyasası Tarifeler Yönetmeliği’nin yukarıda anılan 22. maddesinde temel abone grupları belirlenmiş olup, sanayi abone grubu diğer abone gruplarına göre tarifesi daha düşük olan tarife gruplarındandır.

Sanayi abone grubuna uygulanan tarifeden yararlanma hakkı elde edebilmek için tüketicilerin bu durumlarını kanıtlamaları, hakkın devamı için de sanayi faaliyetinin sürdürüldüğüne ilişkin sanayi sicil belgesinin görevli tedarik şirketine sunulması gerekmektedir. Aksi halde dava konusu düzenleme uyarınca tüketimleri ticarethane abone grubu tarifesinden faturalandırılmaktadır.

Uyuşmazlık, görevli dağıtım şirketlerinin, sanayi sicil belgesi vizesi bitmiş abonelerinin tarifesini ticarethane abone grubu tarifesinden faturalandırmadan önce müşterilerini bilgilendirme yükümlülüğü olup olmadığına ilişkindir.

Davacı şirketin … Elektrik Dağıtım A.Ş. ile yüksek gerilim elektrik enerjisi perakende satış sözleşmesi imzaladığı tarihte yürürlükte olan Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’nun 24/08/2006 günlü, 875 sayılı kararıyla belirlenen “20 Dağıtım Şirketi İçin Tarife Uygulamalarına İlişkin Usul ve Esaslar”ın 1.maddesinin (A) bendinde; “6948 sayılı Sanayi Sicili Kanununda tanımı yapılan ve ilgili resmi kuruluşça onaylı sanayi sicil belgesini ibraz eden sanayi işletmeleri bu abone grubu kapsamındadır. Sanayi sicil belgelerinin vize bitim tarihinin içinde bulunduğu fatura döneminden sonraki ilk fatura dönemi sonuna kadar yenilenerek ibraz edilmemesi halinde, tüketimleri ticarethane abone grubu tarifesinden faturandırılır.” kuralına yer verilmiş; aynı şekilde, sözleşmenin “Özel Hususlar” başlıklı 3 numaralı ekinin 3. maddesinde sanayi sicil belgesinin vize bitim tarihinin içinde bulunduğu fatura döneminden sonraki ilk fatura dönemi sonuna kadar yenilenerek ibraz edilmemesi halinde tüketimlerinin ticarethane abone grubu tarifesinden faturalandırılacağı açıkça düzenlenmiş olduğu görüldüğünden konunun davacı şirket açısından yeni bir yükümlülük olarak değerlendirilmesi mümkün değildir.

Bu nedenle, uyuşmazlık konusu dönemde yürürlükte olan mevzuatta sanayi abone grubundan faturalandırılan şirketlere yenilenen vizenin ibraz edilmemesi halinde ticarethane abone grubundan faturalandırma yapılmadan önce bilgilendirme yapılacağına ilişkin bir düzenleme yer almadığı ve abonelik sözleşmesi kurulurken şirketlerin açıkça bilgilendirildiği hususları birlikte değerlendirildiğinde uyuşmazlık konusu düzenlemede hukuka aykırılık görülmemiştir.

Bu itibarla, dava konusu işlemin iptali yönündeki Daire kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.” gerekçesiyle temyiz isteminin kabul edilerek Dairemizin anılan kararının bozulmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 46. maddesinin birinci fıkrasında, Danıştay dava dairelerinin nihaî kararlarının Danıştay’da temyiz edilebileceği; 2575 sayılı Danıştay Kanunu’nun 38. maddesinde, İdari Dava Daireleri Kurulu’nun, idari dava dairelerinden ilk derece mahkemesi olarak verilen kararları temyizen inceleyeceği kuralı yer almış; 2577 sayılı Kanun’un 49/4 ve 50. maddesinde, Danıştay İdari ve Vergi Dava Daireleri Kurulları kararlarına uyulmasının zorunlu olduğu kurala bağlanarak, Danıştay dava dairelerine ısrar imkân tanınmamıştır.

Aktarılan kanun hükümlerine göre, Danıştay dava dairelerince ilk derece mahkemesi olarak verilen kararların Danıştay İdari ve Vergi Dava Daireleri Kurullarınca bozulması hâlinde Danıştay dava dairelerine ısrar imkânı tanınmadığından, bozma kararına uyularak İdari Dava Daireleri Kurulu kararında belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi gerekmektedir.

KARAR SONUCU:

Açıklanan nedenlerle;

1.DAVANIN REDDİNE,

2. Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam …-TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,

3. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca duruşmalı işler belirlenen …-TL vekâlet ücreti ile …-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine,

4. Posta giderleri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara iadesine,

5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’na temyiz yolu açık olmak üzere, 27/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.