Danıştay Kararı 13. Daire 2019/2072 E. 2023/1280 K. 20.03.2023 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2019/2072 E.  ,  2023/1280 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2019/2072
Karar No:2023/1280

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Kurulu
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Televizyon Prodüksiyon A.Ş.
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirkete ait “…” logosuyla yayın yapan televizyon kanalında yayınlanan “…” adlı programın 06-07-10-11-12-13/04/2017 tarihli bölümlerinde 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun’un 8. maddesinin 1. fıkrasının (ç) ve (f) bentlerinin tekraren ihlâl edildiğinden bahisle davacı şirket hakkında 1.104.555,00-TL idarî para cezası uygulanmasına ilişkin … tarih ve … Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (Üst Kurul) kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; uyuşmazlığa konu yayın ihlâlinin gerçekleştiği ileri sürülen programların, bütün televizyonların gündüz kuşağında her gün yayınlanan, evlenmek isteyenleri birbiriyle tanıştırmayı ve karşılıklı anlaşıp uyum sağladıkları takdirde evlenmelerine yardımcı olmayı amaçlayan bir program olduğu, bu programa katılanların tamamının, programın formatını bilerek, özgür iradeleri ile kendileri ve aileleri ile ilgili özel birtakım bilgilerin paylaşılacağından haberdar olarak programa katıldıklarında kuşku bulunmadığı, davalı idare tarafından uyuşmazlık konusu programların evliliğe giden yolda mahrem olan ilişkiyi paylaşıma açtığı tespitinde bulunularak, 6112 sayılı Kanun’un 8. maddesinin 1. fıkrasının (ç) ve (f) bendinde yer alan yayın ilkelerinin ihlâl edildiği sonucuna varıldığı, ancak anılan programın niteliği göz önünde bulundurulduğunda, bu tespitin belirtilen nitelikteki bir evlenme programının yayınlanıp yayınlanmaması hususunda yapılacak bir tartışmayı gerekli kıldığı, yayınlanmasına izin verilen dava konusu programda, katılımcıların tanıştırılması sırasında aralarında geçen konuşmalardan yola çıkılarak, katılımcılar arasında geçen ifadelerden insan onurunun ne şekilde zedelendiği, konuklardan hangisinin özel hayatının kendisinin bilgisi dışında kamuoyunda paylaşıldığı, program katılımcılarından hangisinin başka katılımcılar tarafından küçük düşürüldüğü, aşağılandığı veya iftira atıldığına dair tespitlerin açık ve kesin bir şekilde ortaya konulamadığı, dava konusu programda, program katılımcılarının aralarında geçen diyaloglarda kullandıkları ifadelerin programın hazırlanma amacı da dikkate alındığında, toplumun milli ve manevi değerlerine, genel ahlâka ve ailenin korunması ilkesine aykırılığının açıklığa kavuşturulamadığı, mevzuat hükümlerinin ve bahse konu programa ait deşifre metnin bir bütün olarak değerlendirilmesi sonucunda, uyuşmazlık konusu programın, evlilikle sonuçlanması amacıyla damat adayı ile gelin adaylarının ve bunların yakınlarının birbirlerini tanımaya çalışmaları ve bunun sonucunda da evlenmek için en uygun adayın seçilmesi amacına yönelik olduğu, katılımcı adayların birbirlerine karşı kullandıkları ifadelerin eleştiri niteliğinde olduğu, bu itibarla, dava konusu Üst Kurul kararının gerekçesinde programla ilgili genel değerlendirmeler yapılmak suretiyle ceza verildiğinin görüldüğü, anılan program içeriğinde ise şikâyet olunan hususları doğrulayıcı ve ceza verilmesini gerektiren bir ifadeye rastlanmadığı anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle hukuka aykırı bulunan dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nce; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, dava konusu yayında yayın ilkesi ihlâllerinin video kaydı ve deşifre metinler ile sübuta kavuştuğu, dava konusu idari yaptırım kararının hukuka uygun olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davacı tarafından, dava konusu yayında yayın ilkesi ihlâline yol açılmadığı, dava konusu idarî yaptırım kararında hukuka uygunluk bulunmadığı belirtilerek temyiz istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NIN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemesi kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddi yolundaki … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, anılan Bölge İdare Mahkemesi kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davalıya iadesine,
5. 2577 sayılı Kanun’un 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’ne gönderilmesini teminen dosyanın … İdare Mahkemesi’ne gönderilmesine, 20/03/2023 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.