Danıştay Kararı 13. Daire 2019/1872 E. 2019/3813 K. 25.11.2019 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2019/1872 E.  ,  2019/3813 K.Ö
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2019/1872
Karar No:2019/3813

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Enerji A.Ş.
VEKİLİ : …

KARŞI TARAF (DAVALI) : Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu
VEKİLİ : …

İSTEMİN_KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirket tarafından, … ili, … ilçesi, …- ….-…-…-…-… mevkiinde 50 MW kurulu gücünde rüzgâr enerjisine dayalı üretim tesisi kurmak üzere yapılan üretim lisans başvurusunun reddine dair 27/12/2006 tarih ve … sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (Kurul) kararının, dayanak yönetmelik hükmünün yargı kararı ile iptal edildiğinden bahisle yeniden değerlendirilmesi talebiyle yaptığı 11/08/2016 tarihli başvurunun zımnen reddine ilişkin işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; davalı idarece davacı şirketin 2006 tarihli üretim lisansı başvurusunun reddedilmesinin tek dayanağının anılan Yönetmeliğin 9. maddesinin iptal edilen son fıkrası olmadığı, Danıştay Onüçüncü Dairesinin 2007/4140 esasına kayden açılan davada verilen kararda belirtildiği üzere uygulanan kuralın esasen 9. maddenin üçüncü fıkrası olduğu, dolayısıyla davacı şirketin rüzgar enerjisine dayalı üretim tesisi kurmak amacıyla üretim lisansı verilmesi istemiyle yaptığı 2006 tarihli başvurusunun yeniden değerlendirilerek ilgili mevzuat hükmü uyarınca öngörülen şartları taşıyıp taşımadığı hususları ile tesisin kurulacağı alandaki coğrafi durum ve diğer hak sahiplerinin de hakları gözetilmek suretiyle işlem tesis edilmesi gerekirken bu konuda hiçbir inceleme yapılmaksızın anılan başvurunun zımnen reddi yönündeki dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.

Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka aykırı bulunarak dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince; … tarihli … sayılı Kurul kararı incelendiğinde; davacı şirketin … İli, … İlçesi, … – … – … – … – … – … mevkiinde 50 MW kurulu gücünde rüzgar enerjisine dayalı üretim tesisi kurmak üzere yapılan üretim lisans başvurusunun, o tarihte yürürlükte olan Elektrik Piyasası Lisans Yönetmeliğinin 9. maddesinin üçüncü fıkrası ile şirketin daha önce iptal edilen EÜ/… ve EÜ/…8 sayılı üretim lisansları dikkate alınarak aynı yönetmeliğin daha sonra Danıştay Onüçüncü Dairesinin yukarıda belirtilen kararlarıyla iptal edilen son fıkrası gereğince tesis edildiği, davacı şirketin, davaya konu işleme esas başvurusunun dayanağını oluşturan, Danıştay Onüçüncü Dairesinin 11/02/2015 tarihli, E:2014/573, K:2015/487 ve E:2014/574, K:2015/488 sayılı iptal kararlarının, mülga 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’nda bulunmayan bir kısıtlamanın Yönetmeliğin 9. maddesinin son fıkrası ile getirildiği, böylece lisans başvurusunda bulunacaklar için ancak Kanun ile yapılabilecek bir sınırlamanın Kanun’u aşar biçimde bir yönetmelik kuralı ile ana Yönetmeliğe eklendiği gerekçesine dayanmakta ise de; aynı düzenlemenin daha sonra mülga 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanununun 3. maddesine 09/07/2008 tarihli ve 5784 sayılı Kanun’un 3. maddesiyle eklenen altıncı fıkra hükmü ile yasalaştığı ve 30/03/2013 tarihinde yürürlüğe giren 6446 sayılı Kanunun 5. maddesinin 8. fıkrasında da korunduğu, buna göre, Elektrik Piyasası Lisans Yönetmeliği’nin, eldeki davanın görüm ve çözümüne de hiç bir etki ve tesiri bulunmayan, 9. maddesinin son fıkrasının, yargı kararıyla iptal edilmiş olmasının, Danıştay Onüçüncü Dairesinin kesinleşen 07/11/2008 tarihli E:2007/4143; K:2008/7122 sayılı kararıyla hukuka uygun bulunan, Kurul’un 27/12/2006 tarih, … sayılı kararının, davalı idare tarafından geri alınmasını ya da ortadan kaldırılmasını hukuken olanaklı hâle getirmediği gibi, Elektrik Piyasası Lisans Yönetmeliği’nin 9. maddesinin son fıkrasının yargı kararıyla iptal edilmesi üzerine ortaya çıkmış olan hukuki durumun, eldeki dava için, davacı şirket yönünden hukuki kazanım sağlayabilecek ya da lehine yorumlanabilecek bir yönü de tespit edilemediğinden, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, davalı tarafın istinaf başvurusunun kabulü ile … İdare Mahkemesi’nce verilen … tarih ve E:.., K:… sayılı kararın kaldırılmasına, 2577 sayılı Kanun’un değişik 45. maddesinin 4. fıkrası uyarınca esastan incelenen davada, davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, Bölge İdare Mahkemesi’nce sadece Elektrik Piyasası Lisans Yönetmeliği’nin 9. maddesinin üçüncü fıkrası esas alınarak karar verilmesinin hukuka aykırı olduğu, aynı Yönetmeliğin 9. maddesinin son fıkrasının da dava konusu işleme dayanak alındığı ve bu fıkranın sonuca etkili olma vasfına sahip olduğu, ayrıca Yönetmeliğin 9. maddesinin üçüncü fıkrasının güncel mevzuatta yer almadığı, idare tarafından emsal projelerde Yönetmeliğin 9. maddesinin üçüncü fıkrasının başvurunun reddine gerekçe olarak kullanılmadığı, önceden verilmiş olan lisanslardaki ilerlemelerin, ilgili şirketi lisans başvuruları yönünden başarısız kılmayacağı, davalı idarenin Mayıs 2006-Aralık 2006 tarihleri arasında hareketsiz kalmasının dava konusu projede lisans başvurusunu reddetme iradesinin Yönetmeliğin 9. maddesinin son fıkrası oluşmadan var olmadığını gösterdiği, davalı idarenin başvurunun reddine esas olarak Yönetmeliğin 9. maddesinin son fıkrasını aldığı, bu sebeple söz konusu hükmün Danıştay Onüçüncü Dairesi’nin 11/02/2014 tarih ve E:2014/573, K:2015/487 sayılı kararı ile iptal edilmesi ile lisans başvurusunun henüz sonuçlandırılmamış aşamaya döndüğü, ayrıca lisans başvurusunun reddedildiği tarih itibarıyla Yönetmeliğin 9. maddesinin son fıkrasının Kanunda düzenlenmemiş olduğu, daha önceden lisans başvurusunun reddi talebiyle açılmış davanın reddedilmesinin, lisans başvurusunun reddi işleminin geri alınmasına engel teşkil etmeyeceği, emsal projeler bakımından idarenin takdir yetkisini eşit olarak kullanmadığı, uyuşmazlık konusu projenin hayata geçirilmesinde kamu yararı bulunduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemesi kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun kabulü ile davanın reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … İdare Mahkemesine gönderilmesine, 25/11/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.