Danıştay Kararı 13. Daire 2019/1815 E. 2020/1611 K. 29.06.2020 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2019/1815 E.  ,  2020/1611 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2019/1815
Karar No:2020/1611

TEMYİZ EDEN (DAVACI): … Akaryakıt İnşaat Nakliyat Pazarlama Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI): Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem : Davacı şirkete ait akaryakıt istasyonunda 18/10/2012 tarihinde yapılan denetimde, gizli yer altı tankı bulunduğundan bahisle 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu’nun 19. maddesinin 3. fıkrası ile aynı maddenin 4. fıkrasına aykırı hareket edildiğinden bahisle 13.592,00-TL idarî para cezası ve istasyonda tağşiş ve/veya hile amacıyla akaryakıta katılabilecek ürün bulundurulduğu gerekçesiyle 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu’nun 19. maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendinin (4) numaralı alt bendi ve aynı maddenin dördüncü fıkrasına aykırı hareket edildiğinden bahisle 163.111,00-TL idarî para cezası verilmesine ilişkin Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’nun (Kurul) 22/04/2014 tarih ve 4987-13 sayılı kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; dava konusu işlemin, davacı şirkete ait akaryakıt istasyonunda tağşiş ve/veya hile amacıyla akaryakıta katılabilecek ürün bulundurulduğu gerekçesiyle tesis edilen idarî para cezasına ilişkin kısmı yönünden yapılan incelemede; davacı şirkete ait akaryakıt istasyonunda 18/10/2012 tarihinde denetim yapıldığı, istasyon sahasının arka tarafında bulunan silindir şeklinde yaklaşık 40.000 litre kapasiteli 1 adet gizli yer altı tankı bulunduğu, yer altı tankı içerisinde bir miktar yakıt olduğu görülerek dalgıç marifetiyle beş şişe numune alındığı, gizli yer altı tankının yanında bulunan çekici-dorse plakalı tankerde ise yaklaşık 25.960 kg motorin olarak kullanılabileceği değerlendirilen akaryakıttan beş şişe numune alındığı, alınan numunelere ilişkin (… Üniversitesi Akaryakıt Petrol Analiz Laboratuvarı)’nın 15/12/2012 tarih ve … ile 06/12/2012 tarih ve … numaralı raporunda yer alan analiz sonuçları birlikte incelendiğinde, davacıya ait istasyondan alınan numunelerin mineral yağ ile gazyağı, motorin mineral yağ karışımı olduğu ve söz konusu ürünlerin enerji elde etmek amacıyla kullanılabileceğinin belirtildiği, davacı şirkete isnat edilen, tağşiş ve/veya hile amacıyla akaryakıta katılabilecek ürün bulundurmak fiilinin sabit olduğu anlaşıldığından, davacı şirket hakkında bu yönde tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı, dava konusu işlemin, akaryakıt istasyonunda gizli yer altı tankı bulunduğu gerekçesiyle tesis edilen idarî para cezasına ilişkin kısmı yönünden ise; 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun ” İdari Para Cezaları” başlıklı 17. maddesinin ikinci fıkrasında, idari para cezasının, kanunda alt ve üst sınırı gösterilmek suretiyle de belirlenebileceği, bu durumda, idari para cezasının miktarı belirlenirken işlenen kabahatin haksızlık içeriği ile failin kusuru ve ekonomik durumunun birlikte göz önünde bulundurulacağının kurala bağlandığı, idari para cezalarının Kanun’da alt ve üst sınır belirtilmek suretiyle belirlendiği durumlarda, idari para cezası vermeye yetkili makamın, fiil tarihi itibariyle yürürlükte olan 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu’nun 19. maddesinin 4. fıkrasında belirtilen idari para cezası yaptırımı konusundaki takdir yetkisini kullanırken, Kabahatler Kanun’un 17. maddesinde yer alan kabahatin haksızlık içeriği ile failin kusur ve ekonomik durumunu göz önünde bulundurması ve hangi nedenle idari para cezasını üst sınırdan verdiğinin yargısal denetime imkan verecek şekilde somut olarak ortaya koyması gerektiği, davacıya ait akaryakıt istasyonunda gizli tank bulundurulduğu hususu, denetim günü tutulan tutanak ile sabit ise de; davalı idare tarafından idari para cezasının hangi nedenle üst sınırdan verildiğinin somut bilgi ve belgelerle ortaya konulmadığı, ayrıca bu konuda herhangi bir açıklama da getirilmediği anlaşıldığından, herhangi bir kriter gözetmeksizin salt takdir yetkisinden hareketle Kanun’da öngörülen üst sınırdan idarî para cezası verilmesine ilişkin dava konusu işlemde bu yönüyle hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlemin, davacı şirkete ait akaryakıt istasyonunda tağşiş ve/veya hile amacıyla akaryakıta katılabilecek ürün bulundurulduğu gerekçesiyle tesis edilen idari para cezasına ilişkin kısmı açısından davanın reddine, akaryakıt istasyonunda gizli yer altı tankı bulunduğu gerekçesiyle tesis edilen idarî para cezasına ilişkin kısmı açısından ise dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nce; İdare Mahkemesi kararının dava konusu işlemin, davacı şirkete ait akaryakıt istasyonunda tağşiş ve/veya hile amacıyla akaryakıta katılabilecek ürün bulundurulduğu gerekçesiyle tesis edilen idarî para cezasına ilişkin kısmı açısından davacının istinaf başvurusu istemi yönünden; istinaf istemine konu … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın davacı tarafın bilinen adresinde çalışanına 23/07/2018 tarihinde tebliğ edildiği, bu karara karşı, sürenin son gününün çalışmaya ara verme zamanına rastlaması nedeniyle yedi gün uzayacağı da dikkate alınarak en geç 07/09/2018 tarihine kadar istinaf başvurusunda bulunulabilecekken, … İdare Mahkemesi Yazı İşleri Müdürlüğü’nün kayıtlarına 23/11/2018 tarihinde giren dilekçe ile istinaf başvurusunda bulunulduğu, istinaf başvurusunun süre aşımı nedeniyle incelenme olanağı bulunmadığı gerekçesiyle süre aşımı yönünden istinaf başvurusunun reddine, İdare Mahkemesi kararının dava konusu işlemin, akaryakıt istasyonunda gizli yer altı tankı bulunduğu gerekçesiyle tesis edilen idarî para cezasına ilişkin kısmı yönünden davalı idarenin istinaf istemi yönünden ise, bayilik lisansı sahibi davacı şirketin, akaryakıt istasyonunda yapılan 18/10/2012 tarihli denetimde, istasyon sahasının arka tarafında bulunan içerisinde bir miktar Solvent olduğu anlaşılan silindir şeklinde yaklaşık 40.000 litre kapasiteli 1 adet gizli yer altı tankı bulundurduğu ve bu suretle ilgili mevzuat ile belirlenen usul ve esaslara uyulmadığının açık olduğu, sabit olduğu anlaşılan eylemin ağırlığı ve yürütülen faaliyetin niteliği dikkate alındığında Kanunda öngörülen üst sınırdan idari para cezası uygulanması yönünde idarece takdir yetkisinin kullanılmış olmasında hukuka, adalete, hakkaniyete ve ölçülülük ilkesine aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davalı idarenin istinaf talebinin kabulü ile dava konusu işlemin iptaline dair aksi yöndeki İdare Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, Mahkeme kararının tarafına usule uygun biçimde tebliğ edilmediği, tebliğ yapılan … isminde bir çalışanının olmadığı, süre aşımı nedeniyle istinaf isteminin incelenmemesinin hukuka aykırı olduğu, söz konusu gizli tankın kaldırılmasına daha önceden karar verildiği, tankın kullanılmadığı, üst sınırdan idarî para cezası tayininin hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, Bölge İdare Mahkemesi kararının hukuka uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemesi kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle kısmen iptaline ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan davalı idarenin istinaf başvurusunun kabulü ile mahkeme kararının dava konusu işlemin iptaline ilişkin kısmının kaldırılmasına, bu kısım yönünden davanın reddine, davanın kısmen reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan davacının istinaf başvurusunun süre aşımı yönünden reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın taraflara iadesine,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’ne gönderilmesini teminen dosyanın … İdare Mahkemesi’ne gönderilmesine, 29/06/2020 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.