Danıştay Kararı 13. Daire 2019/1740 E. 2020/2958 K. 03.11.2020 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2019/1740 E.  ,  2020/2958 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/1740
Karar No : 2020/2958

DAVACI : … Petrolcülük Otomotiv Tarım Turizm İnşaat ve Gıda
Sanayi Ticaret Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. …

DAVALI : Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu

VEKİLİ : Av. ..

DAVANIN KONUSU :
Davacı şirkete ait akaryakıt istasyonundan alınan numunenin akredite laboratuvar analizinde teknik düzenlemelere aykırı olduğunun tespit edildiğinden bahisle … -TL idarî para cezası verilmesine ilişkin 24/03/2011 tarih ve 3137/68 sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (Kurul) kararının iptali istenilmektedir.

DAVACININ İDDİALARI :
Akaryakıtın dağıtıcı firmadan temin edildiği, yazılı savunma alınmaksızın doğrudan idarî para cezası uygulandığı, işleme esas alınan muayene raporuna itiraz edildiği fakat itirazların karşılanmadığı ileri sürülerek sürülmektedir.

DAVALININ SAVUNMASI :
Davacıya ait akaryakıt istasyonundan alınan numunelerin, yaptırılan analizleri sonucunda teknik düzenlemelere uygun olmadığının tespit edilmesi nedeniyle davacı hakkında uygulanan idarî para cezasının hukuka uygun olduğu ve davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Dava konusu işlemin iptali gerektiği düşünülmektedir.

DANIŞTAY SAVCISI …’NUN DÜŞÜNCESİ :
Dava, davacı şirkete ait akaryakıt istasyonundan alınan numunenin akredite laboratuvar analizinde teknik düzenlemelere aykırı olduğunun tespit edildiğinden bahisle 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu’nun 19. maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinin (3) numaralı alt bendi uyarınca idarî para cezası verilmesine ilişkin 24/03/2011 tarih, 3137/68 sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu kararının iptali istemiyle açılmıştır.
İncelenen dava daha önce Danıştay Onüçüncü Dairesi’nin 10/10/2013 tarih ve E:2011/2239; K:2013/2563 sayılı kararıyla reddedilmiş ise de, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun temyiz incelemesi sonucunda verdiği 01/03/2017 tarih ve E:2014/456; K:2017/907 sayılı kararla söz konusu Daire kararı bozulmuş , karar düzeltme talebi de reddedilmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 50. maddesi uyarınca, Danıştay’ın ilk derece mahkemesi olarak baktığı davaların temyizen incelenmesi sonucunda Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nca verilen bozma kararlarına Danıştay Dava Dairelerince uyulması zorunlu olduğundan, bozma kararında yer alan gerekçelerle, davacı şirkete idarî para cezası verilmesine ilişkin 24/03/2011 tarih ve 3137/68 sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu kararının iptali gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesince, Dairemizin 10/10/2013 tarih ve E:2011/2239 K:2013/2563 sayılı davanın reddi yolundaki kararının Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun 01/03/2017 tarih ve E:2014/456, K:2017/907 sayılı kararı ile bozulması üzerine gereği yeniden görüşüldü:

MADDİ OLAY VE HUKUKİ SÜREÇ :
Bayilik lisans sahibi olan davacı şirkete ait akaryakıt istasyonunda yapılan denetim sırasında 15/02/2010 tarihinde alınan akaryakıt numunelerinin … Araştırma Merkezi Enerji Enstitüsü’nde yapılan analizi sonucunda, teknik düzenlemelere aykırı çıktığının tespit edildiği, bu raporlar esas alınarak dava konusu işlemin tesis edildiği, anılan işlemin iptali istemiyle de bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dairemizin 10/10/2013 tarih ve E:2011/2239 K:2013/2563 sayılı kararıyla davanın reddine karar verildiği, anılan kararın davacı tarafından temyiz edildiği, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun 01/03/2017 tarih ve E:2014/456, K:2017/907 sayılı kararıyla;
“5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu’nun “Lisans Sahiplerinin Temel Hak ve Yükümlülükleri” başlıklı 4. maddesinin dördüncü fıkrasının (ı) bendinde, bu Kanuna göre faaliyette bulunanların; piyasa faaliyetlerinde, Kurul’un belirleyeceği teknik düzenlemelere uygun akaryakıt sağlamakla yükümlü oldukları; 14. maddesinin dördüncü fıkrasında, Kurum’un piyasa faaliyetlerini kendi personeli ile veya kamu kurum ve kuruluşları ile özel denetim kuruluşlarından hizmet alımı yoluyla denetime tâbi tutacağı, Kurum’un, denetlemelerde kullanılmak üzere, Türkiye Akreditasyon Kurumu ile işbirliği yaparak akredite sabit ve gezici laboratuvarlar kurabileceği, kurulmasına kaynak aktarabileceği, denetlemede, ön araştırmada ve soruşturmada takip edilecek usul ve esasların çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği; 19. maddesinin 2. fıkrasının (b) bendinin 3. alt bendinde, 4. madde hükümlerinin ihlâli halinde, sorumluları hakkında ikiyüzellibin Türk Lirası idarî para cezası uygulanacağı; aynı maddenin 4. fıkrasında, bayiler için yukarıda yer alan cezaların beşte birinin uygulanacağı kurala bağlanmış olup; Petrol Piyasası Lisans Yönetmeliği’nin 38. maddesinin (a) bendinde ise, bayilik lisansı sahiplerinin akaryakıtın kullanım amacının ve niteliğinin değiştirilmemesi ile yükümlü oldukları düzenlemesine yer verilmiştir.
Öte yandan, petrol piyasasına ilişkin faaliyetler kapsamındaki tesislerin ve piyasaya sunulan petrol ve madenî yağın teknik düzenlemelere ve standartlara uygunluğu ile ilgili usul ve esasların belirlenmesi amacıyla 10/09/2004 günlü, 25579 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Petrol Piyasasında Uygulanacak Teknik Kriterler Hakkında Yönetmeliğin 5. maddesinin 3. fıkrasının (a) bendinde, akaryakıtın teknik düzenlemelere uygun olmasının zorunlu olduğu; (b) bendinde, ürünlerin öncelik sırasıyla TS veya EN standartlarına veya bu standart da yoksa, TSE tarafından kabul gören diğer standartlara uygun olmasının esas olduğu belirtilmiş; aynı Yönetmeliğin 7. maddesinin (d) bendinde ise, lisans sahiplerinin akaryakıtı teknik düzenlemelere uygun olarak arz etmekle yükümlü oldukları ifade edilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden; bayilik lisansı sahibi olan davacı şirkete ait akaryakıt istasyonundan, 5015 sayılı Kanun’un 14. maddesi uyarınca 15/02/2010 tarihinde yapılan denetim sonucu alınan akaryakıt numunesinin, … Araştırma Merkezi Enerji Enstitüsü’ne teslim edildiği; yapılan analizi sonucu, araştırma ve motor oktan sayısı parametreleri açısından standartlara aykırı olduğunun rapora bağlandığı, bu rapor esas alınarak dava konusu işlemin tesis edildiği anlaşılmaktadır.
Benzer bir uyuşmazlıkta; uyuşmazlığın çözümlenebilmesi için, Danıştay Onüçüncü Dairesince 10/12/2013 ve 06/03/2014 günlü, E:2013/2960 sayılı ara kararları ile … Araştırma Merkezi, … A.Ş. (…) ve … Petrol Araştırma Merkezi’nden; bütün diğer parametreler sınır değerlere uygun tutulmak suretiyle araştırma oktan sayısı ile motor oktan sayısı parametrelerinin sonradan müdahale ile değiştirilmesinin (arttırılması veya azaltılması yönünde) teknik olarak mümkün olup olmadığı ve bu parametrelerin numunenin alımı, taşınması veya saklanması koşullarından veya iklim koşullarından kaynaklanan sebeplerle etkilenip etkilenmeyeceğinin sorularak konuya ilişkin tüm bilgi ve belgelerin istenilmesine karar verildiği; … ve … tarafından ara kararlarına verilen cevapların değerlendirilmesinden, ulusal marker ve diğer teknik özellikler değiştirilmeksizin sadece araştırma oktan sayısı ile motor oktan sayısını değiştirecek bir müdahalenin teknik olarak mümkün olmadığı; numunenin alımı, taşınması veya saklama koşullarının analiz sonuçlarına etki edebileceği, numunenin gün ışığına veya floresan ışığına maruz kalması hâlinde söz konusu oktan sayılarının değişebileceği yönünde; bir başka benzer uyuşmazlıkta, Danıştay Onüçüncü Dairesi’nin E:2010/4958 sayılı dosyasında ise, bayilik lisansı sahibi olan başka bir davacı şirkete ait akaryakıt istasyonunda yapılan denetim sonucu, davacı şirket yetkilisi hakkında petrol kaçakçılığı suçlamasıyla açılan davada, … Asliye Ceza Mahkemesi’nin E:… sayılı dosyasında, konuya ilişkin görüş sorulan … Petrol Araştırma Merkezi’nin 07/02/2011 günlü, 162 sayılı yazısında, benzinde oktan sayısının rafineri üretimi sırasında belirlenen bir özellik olduğu, benzinin kompozisyonu ve … gibi katkı maddeleri ile istenen seviyede olmasının sağlandığı, oktan sayısı ile ilgili standartta belirtildiği üzere, güneş ışığına maruz kalan ve uzun süre bekletilen numunelerde oktan sayısında değişme beklenebileceği, ilgili dosyada belirtildiği üzere, ulusal markeri olumlu çıkan bir yakıtın oktan sayısını kasıtlı olarak bayilerin değiştirmesinin mümkün olmadığı yönünde görüş bildirildiği görülmektedir.
Bu durumda, yukarıda yer verilen akredite laboratuvarlar tarafından verilen görüş yazıları göz önünde bulundurulduğunda, akaryakıtın ulusal marker seviyesinin geçerli olması ve yalnızca “Araştırma oktan sayısı” parametresinin teknik düzenlemelere aykırı çıkması, diğer parametrelerin tamamının uygun bulunması, davacı şirketin numune alınan akaryakıta bir müdahalesinin ve piyasaya teknik kriterlere aykırı akaryakıt arz ettiğine ilişkin bir tespitin de bulunmaması karşısında, yukarıda yer verilen Petrol Piyasası Lisans Yönetmeliği’nin 38. maddesinin (a) bendinde kurala bağlanan, akaryakıtın niteliğinin değiştirilmemesi yükümlülüğünü yerine getirmediğinden söz etmeye olanak bulunmadığından, davacı şirket hakkındaki uyuşmazlık konusu Kurul kararında ve davanın reddine ilişkin Daire kararında hukuka uygunluk görülmemiştir.” gerekçesiyle Dairemizin anılan kararının bozulmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 46. maddesinin birinci fıkrasında, Danıştay dava dairelerinin nihaî kararlarının Danıştay’da temyiz edilebileceği; 2575 sayılı Danıştay Kanunu’nun 38. maddesinde, İdari Dava Daireleri Kurulu’nun, idari dava dairelerinden ilk derece mahkemesi olarak verilen kararları temyizen inceleyeceği; 2577 sayılı Kanun’un 49/4. ve 50. maddelerinde, Danıştay İdari ve Vergi Dava Daireleri Kurulları kararlarına uyulmasının zorunlu olduğu, kurala bağlanmış; Danıştay dava dairelerine ısrar imkânı tanınmamıştır.
Aktarılan kanun hükümlerine göre, Danıştay dava dairelerince ilk derece mahkemesi olarak verilen kararların Danıştay İdari ve Vergi Dava Daireleri Kurullarınca bozulması hâlinde Danıştay dava dairelerine ısrar imkânı tanınmadığından, bozma kararına uyularak İdari Dava Daireleri Kurulu kararında belirtilen gerekçelerle dava konusu Kurul kararının iptaline karar verilmesi gerekmektedir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Dava konusu 24/03/2011 tarih ve 3137/68 sayılı Kurul kararının İPTALİNE,
2. Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam …-TL yargılama gideri ile Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca …-TL vekâlet ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine,
3. Davalı idarece kararın düzeltilmesi aşamasında yapılan …-TL yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara iadesine,
5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’na temyiz yolu açık olmak üzere, 03/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.