Danıştay Kararı 13. Daire 2019/1461 E. 2019/1919 K. 30.05.2019 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2019/1461 E.  ,  2019/1919 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2019/1461
Karar No:2019/1919

TEMYİZ EDEN (DAVACI): … Yapı Turizm Taahhüt ve Ticaret A.Ş.
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI): Kamu İhale Kurumu
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : …. İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem : Devlet Su İşleri Bölge Müdürlüğü’nce 28/12/2017 tarihinde açık ihale usulü ile gerçekleştirilen “… Ovası Sol Sahil Sulamaları Ana İletim Hattı İnşaatı” ihalesine ilişkin olarak … Proje Müşavirlik A.Ş. tarafından yapılan itirazen şikâyet başvurusu sonucunda davacının teklifinin reddedilmesi gerektiğine yönelik düzeltici işlem belirlenmesine ilişkin Kamu İhale Kurulu’nun 16/08/2018 tarih ve 2018/UY.II-1557 sayılı kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: …. İdare Mahkemesi’nce; uyuşmazlık konusu ihalede idare tarafından teklif fiyatı sınır değerin altında kalan davacıdan aşırı düşük teklif açıklaması talep edildiği, açıklaması uygun bulunan davacının ekonomik açıdan en avantajlı ikinci teklif sahibi olarak belirlendiği, istekli … Proje Müşavirlik A.Ş. tarafından yapılan itirazen şikâyet başvurusu sonucunda davalı idare tarafından davacının teklifinin reddedilmesi gerektiği yönünde düzeltici işlem belirlendiği, bunun üzerine bakılan davanın açıldığı, ihalede ekonomik açıdan en avantajlı ikinci teklif sahibi olarak belirlenen davacı tarafından, 7 no’lu iş kalemi için idarece 0,979729 kg olarak belirlenen “Mazot” girdisinin miktarının 0,448020 kg; 0,214862 saat olarak belirlenen “Operatör makinist” girdisinin miktarınn 0,06 saat; 1,45 saat olarak belirlenen “Betoncu ustası” girdisinin miktarının 0,15 saat, 11,568125 saat olarak belirlenen ”Düz işçi” girdisinin miktarının 1,176 saat olarak kullanıldığı, (“Kum (tuvenan agregadan elenmiş, yıkanmış ve en az iki tane sınıfı karıştırılarak hazırlanmış)”, “Formen”, “Yağcı”, “Lağımcı”, “Makinist”, “Erbab işçi”, “Beton nakli” ve “Kum çakıl nakli” için herhangi bir fiyat öngörülmediği, 40 no’lu iş kaleminde yer alan işçilik giderlerine ilişkin olarak “Formen” için 0,015 saat, “Düz işçi” için 0,30 saat ve “Sıcak demirci ustası” için 0,21 saat olarak belirleyerek idarece verilen miktarların azaltıldığı göz önüne alındığında, davacının aşırı düşük teklif açıklamasının kamu ihale mevzuatına uygun olmadığı sonucuna varıldığı, söz konusu iş kalemlerinin açıklamasında kullanılan girdi miktarlarının düşürüldüğü, aşırı düşük teklif açıklaması sunan davacı tarafından fiyat teklifi ekinde sunulan analizdeki işçilik, malzeme ve nakliye girdilerindeki birim miktarların idarenin analiz formatında yer alan birim miktarlar ile uyumlu olmadığı, dolayısıyla davacı tarafından idarenin analiz formatına uygun analiz sunulmadığı, kamu ihale mevzuatına uygun olarak aşırı düşük teklif açıklamasında bulunmayan davacının teklifinin reddedilmesi gerektiğine yönelik düzeltici işlem belirlenmesine ilişkin dava konusu Kurul kararında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, Kamu İhale Kurulu’nun uyuşmazlık konusu ihaleye ilişkin aldığı 16/08/2018 tarihli ve 2018/UY.II-1556-1557-1558 ve 1559 sayılı dört ayrı kararı ile davacının aşırı düşük açıklamasının aynı gerekçelerle uygun bulunmayarak teklifinin reddedilmesi gerektiği yönünde düzeltici işlem kararları verildiği, bu kararların davacının aşırı düşük açıklamasının uygun bulunmamasına ilişkin kısımlarının iptali talebiyle aynı dilekçeyle dava açıldığı, bu kararlar arasında İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 5. maddesi gereğince aynı dilekçe ile dava açılabilmesi için gerekli olan maddi ve hukuki bağlılığın olduğu, ancak Mahkeme’nin … tarih ve E…., K:… sayılı dilekçe ret kararı üzerine dört ayrı dava açılmak zorunda kalındığı, bunun yargılama gideri ve vekâlet ücretini dört katına çıkardığı, söz konusu dört karar için tek bir yargılama giderine ve vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiği, ihaleyi yapan idarece 07 ve 40 poz numaralı iş kalemleri için hazırlanan analiz ve analizde yer alan girdi ve miktarların söz konusu iş kaleminin birim fiyat tarifine ve ihale dokümanlarına uygun olmadığı, idarenin hatalı olan analizindeki girdi ve miktarlarla uyumlu olmaması sebebiyle değerlendirme dışı bırakılmalarının hukuka aykırı olduğu, analizlerin birim fiyat tariflerine aykırılığının şikâyet ve itirazen şikâyete konu edilmemiş olmasının analizleri geçerli, birim fiyat tariflerini ise geçersiz hâle getirmeyeceği, tekliflerinin reddedilmesinin kamu zararına sebep olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, davacı tarafından aşırı düşük talep yazısına göre açıklama yapılması gerektiği, isteklilerin tekliflerinin aşırı düşük teklif olarak tespit edilerek kendilerinden açıklama istenilmesi durumunda yapacakları açıklamada sunacakları analizlerin idarece verilen analiz formatına uygun olması gerektiği, davacı tarafından 07 ve 40 numaralı iş kalemlerinin aşırı düşük teklif açıklamasında kullanılan analiz miktarlarının düşürüldüğü, fiyat teklifi ekinde sunulan analizdeki işçilik, malzeme ve nakliye girdilerindeki birim miktarları ile idarenin analiz formatında yer alan birim miktarların uyumlu olmadığı, ihale dokümanı kapsamındaki analiz formatına, birim fiyat tariflerine, idarece tanımlanan yapım şartlarına veya teknik şartnameye uygun olmayan açıklama sunan davacının teklifinin reddedilmesinin hukuka uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kısmen kabulü ile Mahkeme kararının vekâlet ücreti yönünden bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihaî kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyize konu Mahkeme kararının, davanın reddine ilişkin kısmında hukuka aykırılık görülmemiştir.
Temyize konu Mahkeme kararının davalı lehine vekâlet ücretine hükmedilmesine ilişkin kısmına gelince;
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “Aynı dilekçe ile dava açılabilecek hâller” başlıklı 5. maddesinin 1. fıkrasında, her idari işlem aleyhine ayrı ayrı dava açılacağı, ancak, aralarında maddi veya hukuki yönden bağlılık ya da sebep-sonuç ilişkisi bulunan birden fazla işleme karşı bir dilekçe ile de dava açılabileceği; 14. maddesinin 3. fıkrasında, dava dilekçelerinin, görev ve yetki, idarî merci tecavüzü, ehliyet, idarî davaya konu olabilecek kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olup olmadığı, süre aşımı, husumet, 3. ve 5. maddelere uygun olup olmadıkları yönlerinden sırasıyla inceleneceği; 15. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendinde ise, dilekçelerin 3. ve 5. maddelere uygun olmadıklarının tespiti hâlinde, yeniden dava açılmak üzere dilekçenin reddine karar verileceği; aynı maddenin 4. fıkrasında, ilk inceleme üzerine Danıştay veya mahkemelerce verilen; bu maddenin 1/a bendinde belirtilen idari yargının görevli olduğu konularda davanın görev ve yetki yönünden reddine ilişkin kararlarla, 1/c bendinde yazılı gerçek hasma tebliğ ve 1/d bendindeki dilekçe red kararları dışında, ilgisine göre istinaf ya da temyiz yoluna başvurulabileceği kurala bağlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, Kamu İhale Kurulu’nun dava konusu ihaleye ilişkin aldığı 16/08/2018 tarihli ve 2018/UY.II-1556-1557-1558 ve 1559 sayılı dört ayrı kararı ile davacının aşırı düşük açıklamasının aynı gerekçelerle uygun bulunmayarak teklifinin reddedilmesi gerektiği yönünde düzeltici işlem belirlenmesine yönelik kararlar verildiği, davacı tarafından, bu kararların davacının aşırı düşük açıklamasının uygun bulunmamasına ilişkin kısımlarının iptali talebiyle aynı dilekçeyle dava açıldığı, …. İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı dava dilekçesinin reddi kararı üzerine işbu davanın da aralarında olduğu dört ayrı dava açıldığı, davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde, Mahkeme tarafından hukuka aykırı olarak verilen dava dilekçesinin reddi kararı sebebiyle ödenmesi gereken yargılama gideri ve vekâlet ücretininin dört katına çıktığı, söz konusu dört karar için tek bir yargılama giderine ve vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiği iddiasının ileri sürüldüğü anlaşılmaktadır.
2577 sayılı Kanunun’un 15. maddesinin 4. fıkrası gereğince, aynı maddenin 1. fıkrasının (d) bendindeki dilekçe ret kararlarına karşı istinaf ya da temyiz yoluna başvurulması mümkün olmadığından, davacının, dava dilekçesinin reddi kararının hukuka aykırı olduğu iddiası ancak, dava dilekçesinin reddi kararı üzerine açtığı davalara ilişkin verilen kararlarla birlikte incelenebilecektir.
Kamu İhale Kurulu’nun dava konusu ihaleye ilişkin aldığı 16/08/2018 tarihli ve 2018/UY.II-1556-1557-1558 ve 1559 sayılı kararları ile davacının aşırı düşük açıklamasının aynı gerekçelerle uygun bulunmayarak teklifinin reddedilmesi gerektiği yönünde düzeltici işlemler belirlendiği, anılan idari işlemler arasında 2577 sayılı Kanun’un 5. maddesi gereğince aynı dilekçe ile dava açılabilmesi için gerekli olan maddi ve hukuki bağlılığın bulunduğu anlaşıldığından, davacının, bu kararların aşırı düşük açıklamasının uygun bulunmamasına ilişkin kısımlarının iptali talebiyle aynı dilekçeyle dava açmasının önünde hukukî bir engel bulunmamaktadır.
Usule aykırı olarak verilen dava dilekçesinin reddi kararı üzerine davacı tarafından dört ayrı davanın açıldığı, bu davalar nedeniyle davacının herbir davada ayrı ayrı vekâlet ücreti ödemesine hükmedildiği, başka bir anlatımla, Mahkemece yapılan usulî hata nedeniyle, aleyhine birkez vekâlet ücretine hükmedilmesi gereken davacının, dört ayrı vekâlet ücreti ödemesine hükmedildiği anlaşılmaktadır.
Davacının açtığı söz konusu dört davadan E:… sayılı dosyada verilen kararda hükmedilen vekâlet ücretine ilişkin kısım, usul hükümlerine uygun bulunarak Dairemizin 29/05/2019 tarih ve K:2019/1915 sayılı kararı ile onanmış olup Mahkemece bu davanın reddi üzerine tekrar vekâlet ücretine hükmedilmemesi gerekirken, davalı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesinde usul hükümlerine uygunluk bulunmamaktadır.
Öte yandan, her ne kadar davacı tarafından Mahkemece hukuka aykırı olarak verilen dava dilekçesinin reddi kararı sebebiyle ödenmesi gereken yargılama giderinin dört katına çıktığı, söz konusu dört karar için tek bir yargılama giderine hükmedilmesi gerektiği iddia edilmiş ise de, dört ayrı davada gerçekleşen yargılama giderlerine hükmedilmiş olmasında usul hükümlerine aykırılık görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin kısmen reddi ile …. İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, davanın reddi ve yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına ilişkin kısmında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının bu kısmının ONANMASINA,
2. Temyiz isteminin kısmen kabulü ile kararın davalı lehine vekâlet ücretine hükmedilmesine ilişkin kısmının BOZULMASINA, VEKÂLET ÜCRETİNE HÜKMEDİLMEMESİNE,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Kullanılmayan …-TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davacıya iadesine,
5. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
6. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
7. 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 30/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.