Danıştay Kararı 13. Daire 2019/1116 E. 2019/2281 K. 27.06.2019 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2019/1116 E.  ,  2019/2281 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2019/1116
Karar No:2019/2281

TEMYİZ EDEN (DAVALI): Tarım ve Orman Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI): …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem : … Orman İşletme Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilen “… Orman İşletme Müdürlüğü’ne bağlı …, … ve … Orman İşletme Şefliklerinin Endüstriyel Ağaçlandırma Uygulama Proje Sahasında Makineli Arazi Hazırlığı Piketaj ve Dikenli Tel İhatası” ihalesi uhdesinde kalan davacının 2 yıl süreyle tüm kamu kurum ve kuruluşlarının ihalelerine katılmaktan yasaklanmasına ilişkin 02/12/2015 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan davalı idare işleminin iptali ile anılan işlem sonucu uğranıldığı iddia edilen 10.000,00-TL manevi zararın tazmini istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce Dairemizin 18/01/2017 tarih ve E:2016/4258, K:2017/227 sayılı bozma kararına uyularak; davacı ile idare arasında imzalanan Hizmet Alımına Ait Sözleşmenin 2. ve 26.1. maddesinin (a) bendine göre, davalı idare tarafından işin ihale dokümanı veya sözleşme hükümlerine uygun olarak yerine getirilmediğinin tespit edilmesi hâlinde, davacıya belirlenen noksanlıkların giderilmesi için bildirimde bulunulması ve en az 10 gün süre verilmesi gerektiği, davacıya EKAP sistemi üzerinden 07/10/2015 tarihinde yapılan bildirim ile işe başlaması ve iş programını idareye sunarak onaylatmak üzere 10 gün süre verildiği, sözleşmenin 2.3. ve 2.4. maddesinde yer alan tebligata ilişkin hükümlerin uygulanmadığı, sözleşme imzalandıktan sonra EKAP sistemi üzerinden tebligat yapılabileceğine ilişkin bir düzenlemenin bulunmadığı, davacının ihtarı öğrendiğinde hemen işe başlamaya yönelik fiillerde bulunduğunu beyan ettiği, davacıya usulüne uygun biçimde ihtarname tebliğ edilerek söz konusu işe başlaması ve ayrıntılı iş programı düzenleyerek kontrol teşkilatına sunması için süre verilmesi yoluna gidilmediğinden, 4735 sayılı Kanun’un 25/(f) bendinde belirtilen fiilin işlendiğinden bahisle 2 (iki) yıl süreyle kamu kurum ve kuruluşlarının ihalelerine katılmaktan yasaklanmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılarak işlemin iptaline karar verilmiştir.
Mahkemece davacının manevi tazminat istemine yönelik olarak; manevi tazminatın kişilik haklarının ihlali halinde meydana gelen eksilmenin, başka türlü giderim yolunun bulunmaması nedeniyle uğranılan manevi zararın kısmen de olsa telafi edilmesini sağlayan manevi bir tatmin aracı olduğu, tüzel kişilerin kişilik haklarının, saygınlık, ticari itibar, sosyal ilişkiler bakımından sahip olunan değer, diğer kurumlar nezdindeki algılanış, mesleki çevrelerdeki konum, güvenilirlik gibi değerlerden oluştuğu, tüzel kişiliğin saygınlığını yitirmesine, itibar kaybına uğramasına veya amaçlarını gerçekleştirmek bakımından zor duruma düşürülmesine yol açan hukuka aykırı tasarrufların manevi zarara yol açtığı kabul edilerek bu tür zararın tazmini gerektiği, tüzel kişiler lehine manevi tazminata hükmedilirken piyasadaki konumları ve ekonomik durumları dikkate alınarak olay nedeniyle piyasadaki konumlarının ve ticari itibarlarının sarsılması ile orantıyı ifade edecek, işlemin hukuka aykırılığını ortaya koyacak ve hukuka aykırılığı özendirmeyecek bir miktarın belirlenmesi gerektiği, bu değerlendirmeler ışığında 02/12/2015 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan ve hukuka aykırı bulunarak iptal edilen yasaklama kararının, davacının ticari itibarını zedelediği ve güvenilirliğini azalttığı kanaatine varılarak bu işlem nedeniyle uğradığı manevi zarara karşılık olarak takdiren 10.000,00-TL manevi tazminat ödenmesine hükmedilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davalı idare tarafından, dava dosyasına sunulan tüm bilgi ve belgelerden davacıya usulüne uygun tebligat yapıldığının anlaşıldığı, usulsüz tebligat olsa bile davacının bunu bilmesi, bildiğini kabul etmesi ve tebligata ilişkin herhangi bir itirazının olmamasının tebligatı geçerli hale getirdiği, usul ve yasalara uygun idari işlemden dolayı manevi zarar doğmayacağı, … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasında Orman Genel Müdürlüğü aleyhine açılan sözleşmenin uyarlanması davasında davacının kusurlu olması sebebi ile davanın reddine karar verildiği ve anılan kararın istinaf ve temyiz incelemelerinden geçerek davacı aleyhine kesinleştiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NUN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin iptali, tazminat isteminin kabulü yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 27/06/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.