Danıştay Kararı 13. Daire 2018/738 E. 2023/1384 K. 23.03.2023 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2018/738 E.  ,  2023/1384 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2018/738
Karar No:2023/1384

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Yayıncılık A.Ş.
(Eski Unvan: … Yayıncılık A.Ş.)
VEKİLLERİ : Av. …, Av. …

MÜDAHİL (DAVACI YANINDA) : … Film Programları Yapımcılık
Sanayi ve Ticaret A.Ş.
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kurulu
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirkete ait “…” logosuyla yayın yapan televizyon kanalında, 10/11/2015 tarihinde yayınlanan “…” adlı programda, 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun’un 8. maddesinin ikinci fıkrasının ihlâl edildiğinden bahisle aynı Kanun’un 32. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca davacı şirkete 204.534,00-TL idari para cezası verilmesine ilişkin …tarih ve …sayılı Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (Üst Kurul) kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: …İdare Mahkemesi’nce verilen …tarih ve E:…, K:…sayılı kararda; dava konusu yayında yer alan yarışmacıların birbirlerini hâl, tavır ve kişilikleri üzerinden aşağılaması, küçük düşürmesi, birbirlerine bağırarak sözlü saldırıda bulunmaları durumunun, çocuk ve genç izleyici kitlesinin zihinsel ve ahlaki gelişimini olumsuz etkileyeceğinden bahisle dava konusu işlemin tesis edildiği, uyuşmazlığın çözümünün teknik bir inceleme gerektirmesi nedeniyle yapılan bilirkişi incelemesi sonucu hazırlanan bilirkişi raporunda; yayında gerçekleşen konuşmaların içeriğinin, üslubunun ve yarışmada gerçekleşen psikolojik baskının, çocuklar ve ergenlerin gelişimlerinde yansımaları olacak tutum ve davranışlar için meşrulaştırıcı bir ortam sergilemesi açısından yayına uygun olmadığı, dava konusu yayının 6112 sayılı Kanun’un 8. maddesinin ikinci fıkrasını ihlâl ettiğinin belirtildiği, bilirkişi raporunun karara esas alınabilecek nitelik ve yeterlikte bulunduğu; bu durumda, dava konusu programın 6112 sayılı Kanun’un 8. maddesinin ikinci fıkrasını ihlâl ettiğinden bahisle tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nce; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, Üst Kurul kararında yer alan karşı oyların taraflarına tebliğ edilmediği, bilirkişi heyetinin uyuşmazlık konusunda uzman olmadığı, bilirkişi raporunda dava konusu programın somut olarak değerlendirilmediği, genel açıklamalarda bulunulduğu, dava konusu diyalogların programın bütünlüğü içerisinde kısa bir yer tuttuğu, Üst Kurul’un kendisine gelen şikâyetlerin etkisi altında kalarak dava konusu işlemi tesis ettiği, davalı idarece dava konusu programa karşı aynı nitelikte konuşmalar sebep gösterilerek farklı ilkelerin ihlâl edildiğine karar verildiği, bu şekilde dolaylı bir sansür uygulandığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, çocukların ve gençlerin televizyonda gerçekleşen olumsuz davranışlardan en çok etkilenen kesim olduğu, Üst Kurul’un ihlâli belirlerken re’sen bir inceleme yaptığı, Üst Kurul kararında karşı oyların bulunmamasının işlemin geçerliliğini ortadan kaldırmadığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NİN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemesi kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddi yolundaki …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin …tarih ve E:…, K:…sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, anılan Bölge İdare Mahkemesi kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
5. 2577 sayılı Kanun’un 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara ve davacı yanında müdahile tebliğini ve bir örneğinin de …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’ne gönderilmesini teminen dosyanın …İdare Mahkemesi’ne gönderilmesine, 23/03/2023 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.