Danıştay Kararı 13. Daire 2018/4225 E. 2020/589 K. 24.02.2020 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2018/4225 E.  ,  2020/589 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2018/4225
Karar No:2020/589

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : Türkiye Radyo – Televizyon Kurumu Genel Müdürlüğü (TRT)
VEKİLİ : …

KARŞI TARAF (DAVALI) : …
VEKİLİ : …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Dava, “…” logosu ile yayın yapan televizyon kanalında 09/12/2013 tarihinde yayınlanan reklam kuşağında, “…” GSM operatörüne ait reklam filminde 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun’un 9/6-(ç) maddesinin ihlâl edildiğinden bahisle davacıya uyarı yaptırımı uygulanmasına ilişkin 02/01/2014 tarihli ve … sayılı kararının iptali istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce Dairemizin … tarih ve E:…, K:… sayılı bozma kararına uyularak verilen kararda; davacıya ait … logosu ile yayın yapan televizyon kanalının yayınları içerisinde, 09/12/2013 tarihinde saat 12:29.26’da yayınlanan reklam kuşağında, “…” isimli GSM operatörüne ait bir reklamda 0-2 yaş arasında olduğu tahmin edilen bir bebeğin kullanıldığı; söz konusu reklam yayını ile çocukların saflıklarının istismar edildiği, onlar kullanılmak suretiyle ebeveynler üzerinde satın alma baskısı oluşturulmaya çalışıldığından bahisle 6112 sayılı Kanun’un 9. maddesinin altıncı fıkrasının (ç) bendinin ihlâl edildiğinden bahisle anılan Kanun’un 45. maddesinin ikinci fıkrası gereğince uyarı yaptırımı uygulanmasına karar verildiği, Mahkeme’nin … tarih ve … Esas, … sayılı kararının Danıştay Onüçüncü Daire Başkanlığı’nın 17/05/2018 gün ve 2015/2972 Esas, 2018/1754 sayılı kararı ile bozulması üzerine yapılan ara kararı ile nin E:2014/495 sayılı dosyası ile ‘nin E:2016/3106 sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporları istenilmiş, söz konusu raporlarda özetle; ” dava konusu … anlatımına ilişkin görüntülerin 6112 sayılı Kanun’un 9. maddesinin altıncı fıkrasının (ç) bendindeki ”Çocukların fiziksel, zihinsel veya ahlakî gelişimine zarar vermemek, deneyimsizliklerini veya saflıklarını istismar ederek, çocukları bir ürün veya hizmeti satın almaya veya kiralamaya doğrudan yönlendirmemek; çocukları reklamı yapılmakta olan ürün veya hizmetleri satın almak için ebeveynlerini veya başkalarını ikna etmeye doğrudan teşvik etmemek; çocukların ebeveynlerine, öğretmenlerine veya diğer kişilere duyduğu güveni istismar etmemek veya sebepsiz olarak çocukları tehlikeli durumlarda göstermemek zorundadır’ ilkesini ihlâl ettiği” görüş ve kanaatlerine yer verildiği, söz konusu raporların hükme esas alınabilecek nitelikte bulunduğu, davacıya ait “…” logosuyla yayın yapan televizyon kanalında 09/12/2013 tarihinde saat 12:29.26’da yayınlanan reklam kuşağında yapılan yayının çocukların fiziksel, zihinsel veya ahlaki gelişimine zarar verebileceği kanaatine varıldığı, yayıncı kuruluşun, 6112 sayılı Kanunun 32. maddesinin ikinci fıkrası gereğince “uyarı” cezası ile cezalandırılmasına ilişkin işlemde hukuka aykırılık olmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, reklam filminde tanıtımı yapılan ürünün bebeğe önerilmediği, filmde yalnızca bebek gösterildiği, tanıtımı yapılan “hızlı 3G internet bağlantısının” o yaş grubu tarafından kullanılmasının, satın alınmasının mümkün olmadığı, söz konusu reklam filminde, bebeği veya genel olarak çocukları ürün veya hizmeti satın almak için ebeveynlerini veya başkalarını doğrudan bir teşvik eylemi veya mesajının bulunmadığı, filmde bebeğin gösterilmesini “istismar” olarak değerlendirmenin mümkün olmadığı, aksi halde hangi ürünün tanıtımında olursa olsun; bebek veya çocuğun reklam filmlerinde gösterilmesini istismar olarak kabul etmenin gerektiği ki, bu durumun; idarenin yasa koyucu tarafından düzenlenmemiş bir yasak ihdas etmesi anlamına geleceği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, yayınlanan reklamda çocuğun saflığından ve yetişkinlerin çocuklara yönelik hassasiyetlerinden faydalanılarak hedef tüketici kitlesi üzerinde baskı oluşturulduğu, uzmanların televizyon ve diğer iletişim araçlarının bebek bakıcısı olarak kullanılmaması gerektiğine ilişkin uyarılarının dikkate alınmadığı, hedef tüketici kitlesinde duygusal baskı oluşturularak bebek masumiyetinin istismar edildiği ileri sürülmektedir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 24/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.