Danıştay Kararı 13. Daire 2018/3991 E. 2020/353 K. 05.02.2020 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2018/3991 E.  ,  2020/353 K.H.Ö
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2018/3991
Karar No:2020/353

TEMYİZ EDENLER : 1. (DAVALI) Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğü -Yücetepe / ANKARA
VEKİLLERİ : Hukuk Müşaviri …
Hukuk Müşaviri …

2. (DAVACI) …A.Ş.
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN_KONUSU : …İdare Mahkemesi’nin …tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirket tarafından, 8.251.813,39-TL tutarındaki ortak tesis katılım payı ilk taksit tutarının 14/08/2014 tarihine kadar ödenmesine ilişkin … tarih ve …sayılı işlemin ve bu işleme yapılan itiraz başvurusunun zımnen reddine dair işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: …İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; Danıştay Onüçüncü Dairesi’nin 22/03/2017 tarih ve E:2016/2989, K:2017/748 sayılı bozma kararına uyularak, 27/06/2018 tarihli ara karar ile “davalı idare tarafından ortak tesis katılım payı hesaplanırken enerji tesisinin özellikleri ve gelişen su kullanımlarının dikkate alınıp alınmadığı”nın sorulduğu, davalı idare tarafından; “su kaynaklarının planlanması çalışmalarında, projeyi etkileyebilecek gelecekteki su kullanımları da dikkate alınarak hesaplamalar yapılmakta olup, madde 15’te ifade edilen ‘enerji tesislerinin özellikleri ve gelişen su kullanımları’ dikkate alındığında, 1989 tarihli planlama raporundan farklı bir durum tespit edilmemiştir….” şeklinde cevap verildiği, bu kapsamda, uyuşmazlıkta, …Hidroelektrik Santralinin Su Kullanımına İlişkin İşletme Esasları Hakkında Anlaşma’nın 15. maddesinde yer alan, “idare tarafından ortak tesislerin enerji hissesi katılım payının, enerji tesisinin özellikleri ve gelişen su kullanımları da göz önünde bulundurularak hesaplanacağı” yönündeki düzenlemenin aksine, yeni bir hesaplama yapılmadan tesis edilen dava konusu işlemde bu yönüyle hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, Danıştay Onüçüncü Dairesi’nin 22/03/2017 tarih ve E:2016/2989, K:2017/748 sayılı bozma kararının yanlış yorumlandığı, Mahkeme’nin bozma kararının gereğini yapmadığı, anılan bozma kararının Su Kullanım Hakkı Anlaşması’nın 15. maddesiyle ilgili olarak “ortak tesis katılım payı hesaplanırken enerji tesisinin özellikleri ve gelişen su kullanımlarının dikkate alınıp alınmadığı”nı öğrenme maksadını taşıdığı, dava konusu işlemin tesis edildiği tarih itibarıyla …Müdürlüğü’nün 19/07/2018 tarih ve 508202 sayılı yazısında belirtildiği üzere “… HES projesi kapsamında ortak tesislerden faydalanan kullanıcılarda değişiklik yaşanmadığı ve maliyet taksiminin yenilenmesine gerek bulunmadığı”, bu durumun aksini davacının da ortaya koyamadığı iddia edilmektedir. Davacı tarafından, yargılamanın içeriği gözönüne alınarak davaya konu işlemin konusunun Mahkeme kararında tam olarak yazılması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davacı tarafından, dava konusu işlemin kesin ve yürütülebilir nitelikte olduğu ve dava konusu işlemin tesis edildiği tarih itibarıyla hukuka aykırılığının tespit edildiği ve mahkeme kararının düzelterek onanması gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 17. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca davacının duruşma istemi yerinde görülmeyerek ve dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
ESAS YÖNÜNDEN:
MADDİ OLAY :
01/08/2002 tarihinde …Enerji Elektrik Üretimi Otoprodüktör Grubu A.Ş ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı arasında “Otoprodüktör Statüsünde Üretim Tesisi Kurulması, İşletilmesi ve Enerji fazlasının Satışına İzin Verilmesine İlişkin Sözleşme” imzalanmıştır. Sözleşmenin 4. maddesinde, …Enerji Elektrik Üretimi Otoprodüktör Grubu A.Ş.’nin 27,75 MW kurulu gücündeki otoprodüktör statüsünde …Hidroelektrik Santralinin kendi ve/veya ortaklarının ihtiyacı olan enerjiyi üretmek amacıyla kurulacağı, 5. maddesinde sözleşme süresinin 49 yıl olduğu, 13. maddesinde şirketin DSİ ile su kullanım hakkı anlaşması imzaladıktan sonra Bakanlığa gönderileceği belirtilmiştir.
Akabinde … ile … Enerji Elektrik Üretimi Otoprodüktör Grubu A.Ş arasında 26/03/2003 tarihinde Su Kullanım Hakkı Anlaşması (SHKA) imzalanmıştır. 06/05/2009 tarihinde SKHA’nın kurulu güç değişikliğine ilişkin ek mukavalesinin 2. maddesine göre … Enerji Elektrik Üretimi Otoprodüktör Grubu A.Ş. ile … arasında imzalanan su kullanım hakkı anlaşmasının 31,98MWm/28,78MWm kurulu güçle …HES Elektrik Üretim A.Ş unvanıyla devam edileceği kararlaştırılmıştır.

26/06/2014 tarihinde mevzuatta yaşanan değişiklikler nedeniyle taraflar arasındaki SKHA’nın 15. maddesi idarece değiştirilmiş, değişiklikleri içeren taslak SKHA davacıya tebliğ edilmiş ancak davacı SKHA’yı imzalamaktan imtina etmiştir.
Davalı idarece ortak tesis katılım payı birinci taksit ödemesi olarak …-TL’nin 14/08/2014 tarihine kadar yatırılması yönünde 06/08/2014 tarih ve 759948713-118-484624 sayılı karar alınmıştır.
Bunun üzerine bakılan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
26/06/2003 tarihli ve 25150 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Elektrik Piyasasında Üretim Faaliyetinde Bulunmak Üzere Su Kullanım Hakkı Anlaşması İmzalanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin “Tanımlar” başlıklı 4. maddesinde, “k) Ortak Tesis: Enerji üretimi yanında sulama suyu, içme ve kullanma suyu temini ve taşkın koruma gibi birden fazla maksada hizmet eden tesisi”, “l) Su Kullanım Hakkı Anlaşması: Hidroelektrik enerji üretim tesislerinin su kullanımına ilişkin işletme esaslarını ve DSİ’ye ödenecek bedellerin ödeme şeklini belirleyen yazılı hükümlere ve şartlara göre DSİ ile şirket arasında akdedilen anlaşmayı” şeklinde tanımlanmış; 04/07/2012 tarih ve 28343 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Elektrik Piyasasında Üretim Faaliyetinde Bulunmak Üzere Su Kullanım Hakkı Anlaşması İmzalanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik’in 16. maddesiyle, aynı Yönetmeliğin ekinde yer alan EK-1 Hidroelektrik Enerji Üretim Tesisinin Su Kullanımı Hakkı ve İşletme Esaslarına İlişkin Anlaşma (Örnek)’nın 21. maddesi, “4628 sayılı Kanun kapsamında kurulmuş ve kurulacak olan hidroelektrik santral, “……………….projesi” kapsamında yer aldığından “Ayrılabilir Maliyetler, Arta Kalan Faydalar Metodu” ile yapılan maliyet taksimine göre, enerji hissesi %…… sulama hissesi %…… İçme suyu hissesi %….. taşkın koruma hissesi %…… olarak belirlenmiştir. Enerji hissesi katılım payının hesabında esas alınacak tesis bedeli, tek veya çok maksatlı tesislerde tesisin ihaleye esas ilk keşfi;
a) Enerji tesisini ihtiva ediyorsa, tesisin DSİ tarafından yapılan kısmın ilk keşif bedeli,
TEFE/ÜFE ile su kullanım hakkı anlaşmasının yapıldığı tarihe getirilmiş olan bedelin % 30’undan fazlasını geçemez. Buna göre …………….. yılında işletmeye açılan/inşaatı devam etmekte olan “………………… projesi” nin tesisine ait ilk keşif bedeli ……………. yılı birim fiyatları ile …………………………… TL olup keşif artışı var ise bu bedel……………x [keşif artış oranı] (keşif artış oranının %30’u geçmesi durumunda bu oran 1,30 alınacaktır) =………. TL olarak hesaplanmıştır. Tesisin DSİ tarafından yapılan kısmının lisans süresince (….. Yıl) amortismanına tekabül eden değer ……… yılı birim fiyatları ile …….x ….. = ……………….. TL’dir. Şirket tarafından DSİ’ye ödenmesi gereken bedel, bu değerin enerji payına isabet eden miktarı olan %……..x …………… x …..(TEFE/ÜFE katsayısı-su kullanım hakkı anlaşması tarihine güncelleme) +……….. (ortak tesise ait kamulaştırma bedelinin enerji hissesine düşen TEFE/ÜFE ile güncellenen miktar) =………. TL ‘dir. Tesisin DSi tarafından yapılan kısmının kesin hesabının çıkarılmasından sonra enerji payına isabet eden miktar revize edilir.
Ortak tesise ait kamulaştırmaya ilişkin kesin hesabın çıkmasını müteakip tespit edilen ortak tesise ait kamulaştırma bedeli enerji hissesi katılım payı farkı;
1- Şirket tarafından DSİ’ye ödenmesi gereken bedelin ödenmesine başlanmamış ise bu maddenin (a) ve (b) bentlerinde belirtilen esaslara göre şirketten tahsil edilir.
2- Şirket tarafından DSİ’ye ödenmesi gereken bedelin ödenmesine başlanmış ise bu maddenin (b) bendinde belirtilen esaslara göre fazla olan miktar müteakip yıllardaki ödemelere eşit taksitler halinde ilave edilir. Herhangi bir sebeple ortak tesis inşaatının şirketin enerji projesi ile eş zamanlı olarak tamamlanamaması durumunda şirket DSİ”den herhangi bir sebeple tazminat ve hak talebinde bulunamaz. Şirket ödemesi gereken taksit tutarını, gününde DSi Merkez Muhasebe Müdürlüğüne yatırmakla yükümlüdür. Gününde ödenmeyen taksitler 28 inci madde uyarınca genel hükümlere göre tahsil edilecektir.” şeklinde değiştirilmiştir.
04/09/1985 tarih ve 18858 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Türkiye Elektrik Üretim İletim Anonim Şirketi ve Türkiye Elektrik Dağıtım Anonim Şirketi Dışındaki Kuruluşlara Elektrik Enerjisi Üretim Tesisi Kurma ve İşletme İzni Verilmesi Esaslarını Belirleyen Yönetmeliğin Ekinde (Ek-2) yer alan “Çok Maksatlı Hidroelektrik Santral Projelerinde Maksat Taksimi ve Yapılmış Yatırımların Geri Ödenmesi Esasları
“nın 5. maddesinde, ” Elektrik enerjisi üretimi de söz konusu olan çok maksatlı projelerde her bir maksada düşen maliyet bedelleri aşağıdaki metotların birisi uygulanarak bulunur. Veri durumu uygun olduğu takdirde, bir evvelki metot bir sonrakine tercih edilir. 1 – Ayrılabilir Giderler – Artakalan Faydalar Metodu, 2 – Özel Giderler – Artakalan Faydalar Metodu, 3–Tek maksatlı Alternatif Projeler Giderleri Metodu; 6. maddesinde “Ayrılabilir Giderler – Artakalan Faydalar Metodu aşağıda belirtilen şekilde uygulanır. a) Her maksadın faydası ayrı ayrı hesaplanır. b) Her maksadın faydasına eşit faydaları olan tek maksatlı alternatif projelerin giderleri hesaplanır. c) Her maksat için fayda ve alternatif gider değerinden küçük olanı alınarak “savunulabilir gider” bulunur. d) Her maksadın “ayrılabilir gideri” ayrıca hesaplanır. e) Her maksadın savunulabilir giderinden ayrılabilir gideri çıkarılarak o maksadın “artakalan faydaları” veya “artakalan savunulabilir gideri” ve % oranları bulunur. f) Çok maksatlı projenin toplam giderinden ayrılabilir giderlerin toplamı düşülerek “ortak gider” bulunur ve bu ortak gider (e) fıkrasındaki % oranları yardımı ile maksatlar arasında dağıtılır. g) Ortak giderden her bir maksada dağıtılan giderler, ayrılabilir giderlerle toplanarak her bir maksat için aranan gider bulunur” kuralına yer verilmiştir.
2003 tarihli SHKA’nın 5. maddesine göre, “çeşitli nedenlerle santrale beklenenden az su gelmesi veya suyun az olduğu süre içinde santralin çalıştırılmaması durumunda şirket tarafından DSİ’den herhangi bir talepte bulunulmayacaktır”; 6. maddesinde, “hidroelektrik santrali için şirket tarafından hazırlanan ve DSİ’ce görüş bildirilen fizibilite kapsamında olabilecek yetersiz etüt ve değerlendirmelerden dolayı ileriki aşamalarda hidrolojik, jeolojik, teknik, çevresel, sosyal ve ekonomik yönden oluşabilecek her türlü olumsuz sonuçtan yalnız şirket sorumludur. Şirket tarafından kurulacak hidroelektrik enerji üretim tesislerinin yatırımında doğabilecek her türlü hidrolojik, jeolojik, teknik, çevresel, ekonomik ve mali riskler ile doğal afet riski şirket tarafından yüklenilecektir”.; 14. maddesinde, “Tabii afet ve jeolojik nedenlerle meydana gelebilecek hasarlar sonucu santrallerin üretim dışı kalması halinde şirket DSİ’den herhangi bir tazminat talebinde bulunmayacaktır”; 15. maddesinde, “DSİ’ce inşaatı sürdürülmekte olan, … Projesi kapsamında yer alan … HES için DSİ’ye ödenmesi gereken ortak tesislerin enerji katılım payı, ortak tesislerin inşaatının DSİ’ce tamamlanarak kesin hesabın çıkarılmasını müteakip enerji tesislerinin özellikleri ve gelişen su kullanımları da göz önünde bulundurularak DSİ’ce yapılacak maliyet taksim hesapları sonucunda belirlenecek enerji hissesi oranı ve santralin işletme süresi dikkate alınarak hesaplanacaktır. Şirket tarafından DSİ’ye ödenmesi gereken bu bedel DSİ çeviri fiyat indeksleri esas alınarak DSİ’ce kesin hesap çıktıktan sonraki ödeme yılına getirilecek ve Yönetmelikte belirtildiği üzere 10 yılı aşmayacak süre içerisinde, devlet borçlarının ödenmesinde uygulanacak faiz haddi üzerinden DSİ Merkez Saymanlığı’na yatırılacaktır”, 20. maddesinde, “Bu anlaşma hükümleri 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu ile bu Kanunda yapılabilecek her türlü değişikliğe dayalı olarak çıkarılacak yönetmelik ve tebliğ hükümleri doğrultusunda değiştirilecektir. Benzer şekilde diğer ilgili mevzuatta meydana gelebilecek değişikliklerde anlaşmaya aynen yansıtılacaktır. Ancak mevzuat değişikliği nedeniyle şirket DSİ’den herhangi bir hak talepte bulunamaz” kuralı yer almıştır.
Davacı şirketin imzalamaktan imtina ettiği 2014 tarihli taslak su kullanım hakkı anlaşmasının “Geri ödeme esasları, hesaplama şekli ve ödenmesi” başlıklı 20. maddesine göre,
“… HES tesisi, DSİ’ce geliştirilerek inşaa edilen “… Projesi” kapsamında yer aldığından “Özel Giderler, Arta Kalan Faydalar Metodu” ile maliyet taksimi yapılarak ortak tesis (Keme Regülatörü, …HES isale kanalı) hizmet hisseleri; enerji hissesi %44,80, sulama hissesi %55,20 olarak belirlenmiştir. …HES ortak tesislerden (Kemer Regülatörü ve isale kanalı) %15, …HES’e ise %29,80 enerji hissesi verilmiştir.”…”…DSİ’ye ödenmesi gereken enerji hissesi katılım payı 82.518.138.91-TL olup bu değerin hesaplanmasına ilişkin tablo aşağıda sunulmuştur….” hükmüne yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Davacının 04/07/2012 tarih ve 28343 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Yönetmelik değişikliğine göre güncellenen taslak su kullanım hakkı anlaşmasını imzalama zorunluluğu olmadığı yönündeki iddiasının incelenmesi:
2003 tarihli SKHA’nın 20. maddesinde “Bu anlaşma hükümleri 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu ile bu Kanunda yapılabilecek her türlü değişikliğe dayalı olarak çıkarılacak yönetmelik ve tebliğ hükümleri doğrultusunda değiştirilecektir. Benzer şekilde diğer ilgili mevzuatta meydana gelebilecek değişikliklerde anlaşmaya aynen yansıtılacaktır. Ancak mevzuat değişikliği nedeniyle şirket DSİ’den herhangi bir hak talepte bulunamaz” kuralı bulunmaktadır.
Dosyanın incelenmesinden, taraflar arasında 2003 yılında akdedilen Su Kullanım Hakkı Anlaşması’nın 15. maddesinin, 04/07/2012 tarih ve 28343 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Yönetmelik değişiklikleri dikkate alınarak güncellendiği ve imzalanmak amacıyla davacıya tebliğ edildiği, ancak davacının taslak SKHA’yı imzalamadığı anlaşılmaktadır.
İdari sözleşme olduğu kabul edilen Su Kullanım Hakkı Anlaşması’nın 20. maddesine 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu ve ilgili mevzuatta meydana gelebilecek değişikliklerin su kullanım hakkı anlaşmasına aynen yansıtılacağı göz önüne alındığında, idarenin 2003 tarihli SKHA’nın 15. maddesini mevzuat değişikliği çerçevesinde değiştirmesinin hukuken mümkün olduğu, bu noktada davacının taslak SKHA’yı imzalamaktan imtina edemeyeceği sonucuna ulaşılmaktadır.
Kaldı ki 2003 tarihli SKHA’da ortak tesis katılım payının hesaplanma metodu ve tutarının açıklanmadığı, bu hususların idarece taslak SKHA’yla belirlendiği anlaşılmaktadır.
Bu itibarla, davacının bu iddiası yerinde görülmemiştir.
Davacının 2003 tarihli SKHA’nın 15. maddesine göre “ortak tesislerin enerji katılım payının enerji tesislerinin özellikleri ve gelişen su kullanımları” göz önüne alınmadan hesaplandığı iddiasının incelenmesi:
2003 tarihli SKHA’nın 15. maddesinde, “DSİ’ce inşaatı sürdürülmekte olan, …Projesi kapsamında yer alan …HES için DSİ’ye ödenmesi gereken ortak tesislerin enerji katılım payı, ortak tesislerin inşaatının DSİ’ce tamamlanarak kesin hesabın çıkarılmasını müteakip enerji tesislerinin özellikleri ve gelişen su kullanımları da göz önünde bulundurularak DSİ’ce yapılacak maliyet taksim hesapları sonucunda belirlenecek enerji hissesi oranı ve santralin işletme süresi dikkate alınarak hesaplanacaktır. Şirket tarafından DSİ’ye ödenmesi gereken bu bedel DSİ çeviri fiyat indeksleri esas alınarak DSİ’ce kesin hesap çıktıktan sonraki ödeme yılına getirilecek ve Yönetmelikte belirtildiği üzere 10 yılı aşmayacak süre içerisinde, devlet borçlarının ödenmesinde uygulanacak faiz haddi üzerinden DSİ Merkez Saymanlığı’na yatırılacaktır” kuralına yer verilmiştir.
Dairemizin 22/03/2017 tarih ve E:2016/2898, K:2017/748 sayılı bozma kararı sonrasında… İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…sayılı ara kararıyla davalı idareye, hesaplamada “enerji tesislerinin özellikleri ve gelişen su kullanımlarının gözönüne alınıp alınmadığı”nın sorulduğu, ara karara verilen 07/08/2018 tarih ve 555338 sayılı cevabi yazıda “1989 tarihli planlama raporundan sonra proje formülasyonunda bir değişiklik olmadığı gibi maksatların tahsis oranlarının da değişmediği ve projeye yeni bir maksat da ilave edilmediği, bu nedenle 1989 tarihli raporda belirtilen hisselerin değiştirilmesini gerektirecek gelişen bir su kullanımı ve enerji tesisinin özelliklerinde bir değişimin söz konusu olmadığı” şeklinde yanıt verildiği anlaşılmaktadır.
1989 yılı …Projesi Planlama Raporu’na göre …projesinin sulama ve enerji maksatlı olduğu, Kemer Regülatörü, …HES ve … HES isale kanalının her iki amaca da hizmet ettiği ve projede … HES ve …HES dışında kullanıcı olmadığı, bu hâliyle su kullanımı ve enerji tesislerinin özelliklerinde herhangi bir değişiklik olmadığı anlaşılmaktadır.
Bu itibarla, davacının bu iddiası yerine görülmemiştir.
Davacının ortak tesis katılım payı hesabında enerji hissesinin yanlış hesaplandığı iddiasının incelenmesi
1989 yılı …Projesi Planlama Raporu’nun “Maliyet taksimi” başlıklı 16.1. maddesine göre, …projesinin sulama ve enerji maksatlı olduğu, Kemer Regülatörü, … HES ve …HES isale kanalının her iki amaca da hizmet ettiği, her amaca hizmet eden tesislerin özel giderlerinin yanında ortak tesislerden alacağı payların bulunması ve işletme-bakım giderlerinin hesaplanması için maliyet taksimi yapıldığı, ortak tesislerin enerji hissesi %44,80, sulama hissesi %55,20 olduğu, … HES’e ortak tesislerden %15 oranında, … HES’e ise %29,80 arasında hisse verildiği, …HES isale kanalının enerji hissesinin tamamının … HES’e yüklendiği görülmektedir.
Dairemizin 14/01/2019 tarih ve E:2018/3991 sayılı ara kararıyla davalı idareden, “… Projesi Planlama Raporu’nun 16.1. maddesinde belirlenen enerji hisse oranının (%29,80) değiştirilip değiştirilmediğinin sorulduğu, ara karara verilen 04/03/2019 tarih ve 151228 sayılı yazıda anılan planlama raporundaki oranların değiştirilmediği ifade edilmiştir. Davalı idarece 04/07/2012 tarih ve 28343 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Yönetmelik değişiklikleri dikkate alınarak güncellenen SKHA’nın 20. maddesinde de ortak tesis katılım payı hesabında esas alınan enerji hisse oranlarının 1989 yılı Planlama Raporuna uygun şekilde hazırlandığı ve o tarihten sonra herhangi bir değişiklik yapılmadığı anlaşılmaktadır.
Bu itibarla, davacının bu iddiası yerine görülmemiştir.
Davacının 2010 yılında kanal çökmesi ve membran kaplaması nedeniyle elektrik üretimine geç geçildiği, bu sebeple ortak tesis katılım payı hesabının hakkaniyete aykırı olduğu, verilmesi gereken su debisinin (40m3/sn) hiçbir zaman verilmediği iddiasının incelenmesi:
2003 tarihli SKHA’nın 6. maddesinde “hidroelektrik santrali için şirket tarafından hazırlanan ve DSİ’ce görüş bildirilen fizibilite kapsamında olabilecek yetersiz etüt ve değerlendirmelerden dolayı ileriki aşamalarda hidrolojik, jeolojik, teknik, çevresel, sosyal ve ekonomik yönden oluşabilecek her türlü olumsuz sonuçtan yalnız şirket sorumludur. Şirket tarafından kurulacak hidroelektrik enerji üretim tesislerinin yatırımında doğabilecek her türlü hidrolojik, jeolojik, teknik, çevresel, ekonomik ve mali riskler ile doğal afet riski şirket tarafından yüklenilecektir”.; 14. maddesinde “Tabii afet ve jeolojik nedenlerle meydana gelebilecek hasarlar sonucu santrallerin üretim dışı kalması hâlinde şirket DSİ’den herhangi bir tazminat talebinde bulunmayacaktır” kuralına yer verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, 07/02/2010 tarihinde …Sulaması 1. Kısım Ana Kanalının yaklaşık 54 kilometrelik kısmında heyelan sonucu kanalda çökme meydana geldiği, bu sebeple kanalın tamir ve bakımının 1 yıl 10 ay 23 gün sürdüğü, kanala su verilememesi nedeniyle enerji üretimi yapılamayan bu süre boyunca mücbir sebep sayılmasının uygun sayılacağı yönünde Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu tarafından 19/11/2014 tarih ve 68882 sayılı görüş verildiği, davalı idarece anılan süre dikkate alınarak davacının yerine getirmesi gereken yükümlülüklerinin 1 yıl 10 ay 23 gün ertelendiği görülmektedir.
SKHA’nın yukarıda anılan maddeleri gereğince yetersiz etüt ve değerlendirmelerden dolayı ileriki aşamalarda hidrolojik, jeolojik, teknik, çevresel, sosyal ve ekonomik yönden oluşabilecek her türlü olumsuz sonuçtan şirketin sorumlu olduğu göz önüne alındığında davacının bu iddiası yerinde görülmemiştir. Kaldı ki davalı idarenin SKHA’ya göre kendi sorumluluğunda olmamasına karşılık 1 yıl 10 ay 23 gün süreyle davacının yükümlülüklerini ertelemiş olduğu da açıktır.
Bu itibarla davacının bu iddiası yerine görülmemiştir.
Davacının ortak tesis katılım payı hesabının yanlış hesaplandığı iddiasının incelenmesi:
04/09/1985 tarih ve 18858 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Türkiye Elektrik Üretim İletim Anonim Şirketi ve Türkiye Elektrik Dağıtım Anonim Şirketi Dışındaki Kuruluşlara Elektrik Enerjisi Üretim Tesisi Kurma ve İşletme İzni Verilmesi Esaslarını Belirleyen Yönetmeliğin ekinde (Ek-2) yer alan “Çok Maksatlı Hidroelektrik Santral Projelerinde Maksat Taksimi ve Yapılmış Yatırımların Geri Ödenmesi Esasları
“nın 5. maddesine göre, elektrik enerjisi üretiminde söz konusu olan çok maksatlı projelerde her bir maksada düşen maliyet bedelleri, 1 – Ayrılabilir Giderler – Artakalan Faydalar Metodu, 2 – Özel Giderler – Artakalan Faydalar Metodu ve 3–Tek Maksatlı Alternatif Projeler Giderleri Metodu’na göre hesaplanmaktadır. Yönetmeliğe göre veri durumu uygun olduğu takdirde, bir evvelki metot bir sonrakine tercih edilmektedir.
Her ne kadar davalı idarenin, SKHA’nın 20. maddesinde ortak tesis katılım payının “Özel Giderler – Artakalan Faydalar Metodu”na göre hesapladığı belirtilmiş olmasına karşılık, Dairemizin 06/05/2019 tarihli ara kararıyla “1989 tarihli …Projesi Planlama Raporunda “Ayrılabilir Giderler – Artakalan Faydalar Metodu”na göre maliyet taksimi yapılırken SKHA’nın 20. maddesinde “Özel Giderler – Artakalan Faydalar Metodu”na göre hesaplama yapılmasının hangi gerekçeyle ve hukuki sebebe dayalı olarak yapıldığının, 1989 tarihli …Projesi Planlama Raporunda “Ayrılabilir Giderler – Artakalan Faydalar Metodu”na göre maliyet taksimi yapılırken, SKHA’nın 20. maddesinde “Özel Giderler – Artakalan Faydalar Metodu”na göre hesaplama yapılmasının hangi gerekçeyle ve hukuki sebebe dayalı olarak yapıldığının” sorulduğu, ara kararına cevaben yazılan 29/07/2019 tarij ve 480980 sayılı yazıda, SKHA’nın 20. maddesinde sehven “Özel Giderler – Artakalan Faydalar Metodu” yazıldığı, hesaplamanın “Ayrılabilir Giderler – Artakalan Faydalar Metodu”na göre yapıldığının belirtildiği ve davalı idarenin “Ayrılabilir Giderler – Artakalan Faydalar Metodu”nu uygulayarak ortak tesis katılım payını hesapladığı görülmektedir.
Bu metotta hesaplama yapılırken esas alınan veriler, taslak SKHA’nın 20. maddesinde, Yönetmeliğe uygun şekilde, “ortak tesislerin ihaleye esas ilk keşif bedeli (varsa keşif artış oranı)”, “tesisin DSİ tarafından yapılan kısmının lisans süresince amortismanına tekabül eden değer”, “TEFE/ÜFE katsayısı-su kullanım hakkı anlaşması tarihine güncelleme” ve “kamulaştırma bedelinin güncellenmiş değeri” esas alınarak belirlenmiştir.
Davacı anılan metot kullanılırken hesaplama hatası yapıldığını, ortak tesislerin maliyet bedellerinin olağandan fazla gösterildiğini, amortisman hesabının yanlış yapıldığını iddia etmektedir. Mahkemece bu iddialarla ilgili herhangi bir araştırma ve değerlendirme yapılmamıştır.
Bu durumda, Mahkemece davacının ortak tesis katılım payı hesabında hatalı olduğunu belirttiği iddialar çerçevesinde inceleme yapılması ve gerekli görülürse ortak tesis katılım payı hesabının Yönetmelikle belirlenen verilere uygun hesaplanıp hesaplanmadığının bilirkişi raporu alınarak ortaya konulması gerekmektedir.
Bu itibarla, temyize konu İdare Mahkemesi kararında hukuka uygunluk görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz istemlerinin kabulüne,
2. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca …İdare Mahkemesi’nin …tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
4. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 05/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.