Danıştay Kararı 13. Daire 2018/3973 E. 2023/1333 K. 22.03.2023 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2018/3973 E.  ,  2023/1333 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2018/3973
Karar No:2023/1333

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Akaryakıt Nakliyat ve Ticaret Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kurumu
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Ankara Büyükşehir Belediyesi Makine İkmal Bakım ve Onarım Dairesi Başkanlığı’nca 10/04/2018 tarihinde açık ihale usulü ile gerçekleştirilen … ihale kayıt numaralı “1 Kalem Motorin Alım İşi” ihalesine ilişkin olarak davacı şirket tarafından yapılan itirazen şikayet başvurusunun reddine dair 01/08/2018 tarih ve 2018/UM.II-1462 sayılı Kamu İhale Kurulu (Kurul) kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; anılan ihalede davacı şirketin 91.989.880,00-TL’lik teklif ile ekonomik açıdan en avantajlı birinci teklif olarak belirlenerek ihalenin üzerinde bırakıldığı, kesinleşen ihale kararının şirkete bildirildiği, davacı şirket tarafından 07/05/2018 tarihli dilekçeyle ihalenin kendi firmaları üzerinde bırakıldığı ancak alıma konu motorine ilişkin teklif ettikleri birim fiyatın resmi olarak yayımlanan birim fiyatın altında olduğu, bu durumun sehivden kaynaklandığı, idarece vermiş oldukları teklifin 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 38. madddesi uyarınca aşırı düşük teklif kapsamında sorgulanması veya ihalenin iptal edilmesi gerektiği ileri sürülerek itirazen şikâyet başvurusunda bulunulduğu, davalı idarece yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda 09/05/2018 tarih ve 2018/UM.IV-917 sayılı Kurul kararı ile başvurunun ehliyet yönünden reddine karar verildiği, anılan Kurul kararının … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile iptal edilmesi sonrası tesis edilen 01/08/2018 tarih ve 2018/UM.II-1462 sayılı Kamu İhale Kurulu kararı ile davacının itirazen şikâyet başvurusunun işin esasına girilerek reddedilmesi üzerine bakılan davanın açıldığı;
İhalenin yaklaşık maliyetinin 4734 sayılı Kanun’un 8. maddesinde öngörülen eşik değerin dört katının üzerinde olduğu, bu durumda ihaleyi yapan idarenin Mal Alımı İhaleleri Uygulama Yönetmeliğinin 58. maddesine göre ihale ilanı ve dokümanında belirtilmek kaydıyla, aşırı düşük teklif açıklaması isteyip istememe konusunda takdir hakkına sahip olduğu, ihaleye ait İdari Şartname’nin 33.1. maddesinde ihalenin aşırı düşük teklif açıklaması istenmeksizin ekonomik açıdan en avantajlı teklif üzerinde bırakılacağının düzenlendiği, davacı şirketçe ihale dokümanına karşı süresinde itiraz edilmediği gibi, ihaleye sunulan teklif mektubunun birinci maddesinde de bu hususun kabul edildiği anlaşılmış olup, idarece ihalenin aşırı düşük teklif sorgulaması yapılmadan sonuçlandırılmasının hukuka aykırılığından bahisle yapılan itirazen şikâyet başvurusunun reddine yönelik dava konusu Kurul kararında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı tarafından, Yönetmelikte yer alan düzenlemenin üst norm olan Kanuna aykırı olduğu, dolayısıyla uygulanmasına imkan bulunmadığı, hatalı hesaplama yapılarak teklif verildiği, ihale makamına sadece aşırı düşük teklifleri sorgulama yapmadan reddetme yetkisi verildiği, istisna olarak belirtilen durumda dahi ihale makamının aşırı düşük sorgusu yapmakla yükümlü olduğu, sadece sınır değer altında kalan isteklilerden savunma istememe gibi bir hakka sahip olduğu, normlar hiyerarşisinin en alt sırasında bulunan ihale dökümanında aşırı düşük sorgulaması yapılmayacağı yönündeki düzenlemenin Kanun’un açık amir hükmü karşısında hüküm ifade etmeyeceği, verilen teklifte irade bozukluğu olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davalı idare tarafından, verilen kararın hukuka uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:… , K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
5. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
7. 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 22/03/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.