Danıştay 13. Daire Başkanlığı 2018/3948 E. , 2019/410 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2018/3948
Karar No:2019/410
TEMYİZ EDEN (DAVACILAR): 1. … İnşaat Enerji Ticaret A.Ş.
2. … Grup İnşaat A.Ş.
VEKİLİ: …
KARŞI TARAF (DAVALI): Kamu İhale Kurumu
VEKİLİ: …
MÜDAHİLLER (DAVALI YANINDA): 1. … A.Ş.
2. … A.Ş.
3. … A.Ş.
VEKİLİ: …
İSTEMİN KONUSU: … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Karayolları Genel Müdürlüğü Program ve İzleme Dairesi Başkanlığı’nca 08/01/2018 tarihinde açık ihale usulü ile gerçekleştirilen “… – (…-…) Ayrımı Devlet Yolu (… – … Ayrımı Arası) Arası Yapım İşi” ihalesine ilişkin olarak müdahil şirketlerin oluşturduğu iş ortaklığı tarafından yapılan itirazen şikâyet başvurusu sonucunda davacı şirketlerin oluşturduğu iş ortaklığının teklifinin değerlendirme dışı bırakılmasına ilişkin Kamu İhale Kurulu’nun 09/05/2018 tarih ve … sayılı kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce; dava konusu uyuşmazlığın ortaklık durumunu gösteren belgelerin ihale isteklisi tarafından teklif dosyasında sunulması kuralının uygulanmasına yönelik olduğu, ihaleye katılanların tüzel kişi olması halinde, ilgisine göre tüzel kişiliğin ortakları, üyeleri veya kurucuları ile tüzel kişiliğin yönetimindeki görevlileri belirten son durumu gösteren belgelerin sunulmasının istenildiği, ihaleye katılan tüzel kişi “şirket” olduğundan ortaklarının ve yönetimindeki görevlilerin kimler olduğuna ilişkin son durumu gösteren belgelerin teklif dosyası ile sunulmasının zorunlu olduğu, istenilen bilgilerin tamamının bir Ticaret Sicil Gazetesi’nde bulunmaması halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususları gösteren belgeler ile tüzel kişiliğin noter tasdikli imza sirkülerinin istenilmesine ilişkin düzenlemeyle anılan belgelerin tek seferde teklif dosyası kapsamında sunulmasının amaçlandığı, davacı … İnşaat Enerji Ticaret A.Ş.’nin ortaklık yapısına ilişkin olarak imzalanmış ve kaşelenmiş beyan niteliğindeki belge dışında ortaklık durumunu tevsik edebilecek herhangi bir belgenin teklif dosyasına eklenmediği, sunulması zorunlu olan ortaklık durumunu gösteren belgelerin sunulmaması halinin bilgi eksikliği olarak kabul edilemeyeceği anlaşıldığından, dava konusu Kurul kararında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı tarafından, ilgili mevzuatta yer alan “veya bu hususları gösteren belge” ifadesinden sunulan belgelerin üçüncü kişiler tarafından düzenlenmiş belgeler olması gerektiğinin anlaşılamayacağı, açık kuralın bulunmaması halinde düzenlemelerin istekli lehine yorumlanması gerektiği, EKAP üzerinden sunulan bilginin tekrar sunulma zorunluluğunun bulunmadığı, sunulan teklif dosyasında belge değil bilgi eksikliğinin mevcut olduğu ve bu eksikliğin tamamlattırılması gereken bir eksiklik olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davalı idare tarafından, tüzel kişiliğin ortaklarının son durumunu gösteren Ticaret Sicil Gazetesi veya pay defteri gibi bu durumun tespit edilebileceği belgeleri sunmayan isteklinin yeterlik kriterini yerine getirmiş olamayacağı, itirazen şikayet incelemesi sürecinde talep edilen davacının pay defterindeki ortaklık durumu ile ihale kapsamında sunulan Ticaret Sicil Gazeteleri’nde belirtilen ortaklık durumunun birbiriyle uyumlu olmadığı, dosya kapsamında sunulan imzalı ve kaşeli belgenin ancak bir beyan niteliğinde değerlendirilebileceği belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacıların temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E: …, K: … sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacılara iadesine,
5. Kullanılmayan …-TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davacılara iadesine,
6. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
7. 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 14/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.