Danıştay Kararı 13. Daire 2018/3939 E. 2018/4144 K. 19.12.2018 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2018/3939 E.  ,  2018/4144 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2018/3939
Karar No:2018/4144

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : …
KARŞI TARAF (DAVALI) : …
VEKİLİ : …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yönelik temyiz isteminin reddine ilişkin anılan İdari Dava Dairesinin 25/09/2018 tarih ve E:2018/1247, Temyiz No:2018/370 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun’un 8. maddesinin 1. fıkrasının (ç) bendinde yer alan ilkenin tekraren ihlâl edildiğinden bahisle Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun 10/12/2015 tarih ve … nolu kararı uyarınca tesis edilen …-TL idari para cezasının tahsili amacıyla düzenlenen 09/05/2016 tarihli ödeme emrinin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi Hakimliği’nce verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; dava konusu ödeme emrinin dayanağı olan, 6112 sayılı Kanun’un 8. maddesinin 1. fıkrasının (ç) bendinde yer alan ilkenin tekraren ihlâl edildiğinden bahisle Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun 10/12/2015 tarih ve … nolu kararı uyarınca tesis edilen …-TL idari para cezasının iptali istemiyle … İdare Mahkemesi’nde dava açıldığı ve anılan dava sonucunda, … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla davanın reddine karar verildiği, bu durumda, ödeme emrine dayanak teşkil eden Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun 10.12.2015 tarih ve … nolu kararının hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiş olduğu anlaşıldığından, bahse konu idari para cezasının tahsili amacıyla düzenlenen işbu ödeme emrinde de hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu, davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine, 2577 sayılı Kanun’un değişik 46. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren (30) gün içinde Danıştay’a temyiz yolu açık olmak üzere karar verilmiştir.
Bu karara karşı, davacı şirket tarafından 25/07/2019 tarihinde Mahkeme kaydına giren dilekçe ile temyiz talebinde bulunulduğu; … İdare Mahkemesi … İdarî Dava Dairesinin … tarih ve E:…, Temyiz No:… sayılı kararı ile, “istinaf kanun yolu incelemesi sonunda verilen kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 46. maddesinde öngörülen sınırı aşmayan idari işlemin iptali istemine ait olup, tek hakimle verilen bu karara karşı istinaf incelemesi sonunda verilen karar kesin olduğundan, bu karara karşı temyiz yolunun kapalı olduğu, diğer yandan, istinaf incelemesi sonunda verilen kararın hüküm bölümünde “temyiz yolunun açık olduğu” belirtilmiş ise de, bu hususun tek başına davanın taraflarının temyiz yoluna başvurmasına olanak sağlamayacağı” gerekçesiyle davacının temyiz isteminin reddine, Danıştay’a temyiz yolu açık olmak üzere karar verildiği; bu kararın da davacı şirket tarafından temyiz edildiği anlaşılmaktadır.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, 5326 sayılı Kabahatler Kanunu hükümlerine göre düzenlenmiş idari para cezasının genel bütçeye gelir kaydedilecek olması hâlinde söz konusu idari para cezalarının tahsil edilebilmesinin, bu cezalara dayanak olan kararların kesinleşmiş olması şartına bağlandığı, ödeme emrinin tebliğ edildiği tarihte kesinleşmiş bir karar bulunmadığı, 442 sayılı Tahsilat Genel Tebliği’nde, idari yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna başvurulmaması veya kanun yoluna başvurulması hâlinde yargılama aşamalarının bitmesi ile idari para cezalarının takip edilebilir olacağı, idari para cezasının kesinleşmesi anlamına geleceğinin belirtildiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … ‘UN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemesi kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. … İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yönelik temyiz isteminin reddine ilişkin anılan İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, Temyiz No:.. sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 10. İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın İstanbul 8. İdare Mahkemesine gönderilmesine, 19/12/2018 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.