Danıştay Kararı 13. Daire 2018/3764 E. 2023/1342 K. 22.03.2023 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2018/3764 E.  ,  2023/1342 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2018/3764
Karar No:2023/1342

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) :… Belediyesi
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Çanakkale ili, … Mahallesi, … ada, … parselde bulunan mülkiyeti davalı idareye ait taşınmazın akaryakıt istasyonu olarak 10 yıl süreyle kiralanmasına yönelik ihale yapılmasına ilişkin … tarih ve … sayılı Çanakkale Belediye Encümeni kararı ile bu karar uyarınca gerçekleştirilen 28/03/2018 tarihli ihalenin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; ihale konusu taşınmazın 1/1000 ölçekli uygulama imar planında kullanım kararının “akaryakıt istasyonu” olarak belirlendiği, söz konusu taşınmazın plandaki kullanımına uygun olacak şekilde Belediye Meclisinin kararı üzerine akaryakıt istasyonu olarak kiralanmasına yönelik ihaleye çıkıldığı, yapılacak ihalenin tahmin edilen bedelinin Genel Bütçe Kanunu ile belirlenecek tutarı aşmadığı, bu nedenle Çanakkale İlinde çıkan günlük bir gazetede usulüne uygun olarak iki kez ilan edildiği, ihalenin hangi usulle yapılacağının Şartnamede açıkça belirlendiği ve usulüne uygun yapılan ihale neticesinde uyuşmazlığa konu taşınmazın 5.500,00-TL+KDV bedelle … Hizmet Grupları A.Ş. adına 10 yıl süreyle kiralanmasına karar verildiği, bu durumda, 2886 sayılı Kanun kapsamında bulunan taşınmazın 10 yıl süreyle kiralanmasına yönelik anılan Kanunun 45. maddesi kapsamında davalı idarece açık ve şeffaf şartlar altında usulüne uygun olarak açık teklif usulü ile yapılan dava konusu ihalede hukuka aykırılık bulunmadığı;
Öte yandan, her ne kadar davacı tarafından, gazetede ilan yapılmadan ihaleye çıkıldığı, 07/03/2018 tarihli Encümen kararında ihale usulünün belirtilmediği, Encümen kararında taşınmazın aylık kira bedeli 5.000,00-TL+KDV olarak belirlenmişken Şartname’nin 7. maddesinde aylık bedelin ruhsat tarihinden itibaren 10.000,00-TL olacağının belirlendiği, bu şekilde açık teklif ve ihale ilanına ilişkin parasal limitlerin aşıldığı iddia edilmişse de, Şartnamede, taşınmazı kiralayanın akaryakıt istasyonu binasını ve ilgili yapıları yapacağına yer verildiği ve bu yapılara ilişkin ruhsat alındıktan sonra kira bedelinin %100 arttırılacağının belirtildiği, her hâlükârda söz konusu bedelin 7066 sayılı 2018 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu’nun İ-Cetvelinde yer verilen parasal sınırın altında kaldığı, bu nedenle ilanın ihalenin yapılacağı Çanakkale ilinde çıkan günlük bir gazetede yapıldığı, ayrıca Şartnamede ve 12/03/2018 tarihli ihale onay belgesinde ihalenin 2886 sayılı Kanun’un 45. maddesi kapsamında açık teklif usulü ile yapılacağının açıkça belirtildiği görüldüğünden, davacının iddialarına itibar edilmediği sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, ihaleye çıkıldığı tarih itibarıyla toplam tahmini bedelin 2886 sayılı Kanun’un 17/2. fıkrasında öngörülen sınırı aştığı, dolayısıyla ihale ilanının diğer şehirlerdeki tirajı gözetilecek bir gazetede yayımlanması gerektiği hâlde yerel bir gazetede yapılan ilanla yetinildiği, mevzuatta öngörülen parasal limitlerin Encümen kararında ve İhale Şartnamesi’nde farklı belirlenmek suretiyle aşıldığı hâlde mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:… , K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
5. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
6. 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 22/03/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.