Danıştay Kararı 13. Daire 2018/3402 E. 2018/3088 K. 07.11.2018 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2018/3402 E.  ,  2018/3088 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2018/3402
Karar No:2018/3088

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : …

VEKİLİ : …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Asya Kalkınma Bankası’nın 14-23 Mayıs 2003 tarihleri arasında İstanbul’da yapılması planlanan 36. Yıllık Guvernörler Kurulu Toplantısı “Etüt, Araştırma, Müşavirlik, Organizasyon Hizmetleri Tedarik İşi”nin 30/12/2002 tarihinde yapılan ihalesini kazanan davacı şirketin, toplantının iptal edilmiş olması nedeniyle toplantı için yapmış olduğu …-TL masrafın, şartname gereği hak etmiş olduğu servis ücreti ve KDV’sinin toplamı … ABD Doları karşılığı …-TL’nin ve gelen davetli ve katılımcılar için yapılmış olan otel rezervasyonlarından elde edeceği komisyon bedeli olan … ABD Doları karşılığı …-TL’nin yasal faiziyle birlikte tazminine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce; davacı şirketin dava konusu ihale nedeniyle ödediği damga vergisi karşılığı …-TL’nin tazmini isteminin kabulü ile bu tutarın davanın açıldığı tarihten itibaren yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine, …-TL servis ücreti ve Katma Değer Vergisi tutarı, gelen davetli katılımcılar için yapılmış olan otel rezervasyonlarından elde edeceği …-TL komisyon bedelinin ve davacı şirketin fiilen yapmış olduğunu ileri sürdüğü KDV dâhil …-TL’den tazminine karar verilen …-TL mahsup edildikten sonra kalan …-TL’nin tazmini isteminin reddine ilişkin Mahkeme’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, Danıştay Onüçüncü Dairesi’nin 02/03/2010 tarih ve E:2007/9998, K:2010/1864 sayılı kararı ile, …-TL’nin yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine, …-TL ve …-TL’nin tazminine yönelik davanın reddine ilişkin kısmının onanması ve davacının yapmış olduğu fiili harcamalar nedeniyle uğradığını öne sürdüğü …-TL’nin reddine ilişkin kısmının bozulması yolundaki kararına uyulmayarak, verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun 27/02/2014 tarih ve E:2011/855, K:2014/502 sayılı kararı ile bozulması üzerine, bozma kararına uyulmuştur.
Yeniden yapılan inceleme sonucunda; … Bankası’na üye ülkelerin üst düzey kamu görevlileri yanında ayrıca uluslararası finans ve iş çevreleri ile sivil toplum örgütlerinin üst düzey yöneticileri ve temsilcileri olmak üzere yaklaşık 2500-3000 kişinin katılımıyla gerçekleştirilecek olan toplantı nedeniyle yapılması gereken organizasyonun büyüklüğü ve önemi karşısında ihalenin yapıldığı tarih ile toplantının yapılacağı tarih arasındaki sürenin fazla olmaması nedeniyle, davalı idare ile yapılan görüşmelerde verilen şifahî talimat üzerine hazırlıklara başlandığı, davalı idarece sözleşmenin bir an önce imzalanarak ihale sürecinin tamamlanması için gereğinin yapılması gerekirken, bunun ihmal edildiği, davacı tarafından ise hazırlıklara devam edildiği, davacıya bu çalışma ve masraflara ilişkin olarak da 01/03/2003 tarihinde … ABD Doları ödeme yapıldığının anlaşıldığı, her ne kadar bazı sebeplerden dolayı organizasyon iptal edilmiş ise de, bu hususta davacıya atfedilebilir bir kusur bulunmadığının taraflarca tartışmasız olduğu, bu nedenle davacı tarafından, idari ve teknik şartnameler kapsamında organizasyon için yapıldığı ispatlanan zararın idarece tazmininin gerektiği belirtilmiştir.
Davacı şirket tarafından dosyaya sunulan harcama belgelerinin gerçeği yansıtıp yansıtmadığının, bu harcamaların hangilerinin organizasyon kapsamında yapıldığının, tazmini istenen fiili harcama tutarının ne kadarının gerçekleşmiş olduğunun tespiti ve bulunan bu tutardan, toplantı için yapılmış ve/veya satın alınmış olmakla beraber, toplantının yapılmaması nedeniyle davacı şirket uhdesinde kalan ve davacı şirket tarafından başka bir işte kullanılabilecek nitelikte olan imalat, araç ve gereçlerin olup olmadığının saptanması, bu kalemlerin piyasa değeri ile davacı şirkete ödenen … ABD Dolarının da düşülmesi suretiyle fiilen yapıldığı iddia edilen bu harcamalar nedeniyle ortaya çıkan gerçek zararının somut olarak saptanması gerektiğinden bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş; bu kapsamda yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu hesap uzmanlığı, yasal defter inceleme ve tazminat hesaplamalarında uzman Serbest Muhasebeci Mali Müşavir tarafından düzenlenerek, 07/08/2017 tarihinde kayda alınan birkişi raporunda özetle; “davacı şirket tarafından, sözleşme, yazışma ve faturalar ile belgelendirilen Dekorasyon, Yapı ve Telekomünikasyon, Ulaşım ve Nakliye, Basılı Malzeme, Personel Temini, Teknik Personel ve Teknik Ekipman Kiralanması ve Konaklama Bedeli İadeleri olmak üzere …-TL, %18 KDV …-TL olmak üzere toplam …-TL; davacı şirkete ödenmiş olan …-TL USD Amerikan Doları karşılığı …-TL düşüldükten sonra (…-TL-…-TL=…-TL) …-TL zararı olabileceği” görüş ve kanaati belirtilmiştir.
Mahkeme’nin … tarih ve … esas sayılı ara kararı ile “davacı şirket tarafından toplantı için yapılmış ve/veya satın alınmış olmakla beraber, toplantının yapılmaması nedeniyle davacı şirket uhdesinde kalan ve davacı şirket tarafından başka bir işte kullanılabilecek nitelikte olan imalat, araç ve gereçlerin olup olmadığının; bu nitelikte imalat, araç ve gereç bulunması hâlinde bunların piyasa değerinin ne olduğunun saptanması suretiyle davacı şirketin tarafınızca fiilen yapıldığı tespit edilen harcama tutarından söz konusu imalat, araç ve gereçlerin tarafınızca tespit edilecek piyasa değerinin düşülmesi suretiyle uğradığı zararının açıkça belirtildiği ek bilirkişi raporu alınmasına” karar verilmiş; anılan karara istinaden düzenlenerek 18/05/2018 tarihinde kayda alınan bilirkişi raporunda özetle; “şirket tarafından yapılmış bulunan ve esas raporda arz ve izaha çalıştığı hususlarla ilgili olarak, söz konusu harcamaların fiilen yapılmış olduğu, kiralama, imalat, araç ve gereçlerin, davacı şirketin muhasebe kayıtlarında sabit kıymet (demirbaş) olarak kayıtlı olmadığı, davacı şirketin mal varlığında yer almaması nedeniyle, önceki raporundaki görüş, hesaplama ve düşüncelerinin değişmediği” görüş ve kanaati belirtilmiştir.
Bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen asıl ve ek bilirkişi raporuna yapılan itirazlar geçerli görülmeyerek, anılan raporlar hükme esas alınabilecek nitelikte bulunarak, davacı şirketin organizasyon için yapmış olduğu harcamalar nedeniyle talep ettiği …-TL’lık tazminat talebinin …-TL’lık kısmının kabulü, fazlaya ilişkin tazminat isteminin ise reddi gerektiği, öte yandan; bir idari işlem veya eylemden dolayı uğranılan zararın tazmini istemiyle açılan davalarda uygulanacak yasal faizin başlangıç tarihi olarak; idareye yapılmış başvuru varsa, bu başvuru tarihinin, idareye yapılmış bir başvuru yoksa davanın açıldığı tarihin esas alınması gerektiği sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle davacının tazminat isteminin kısmen kabulü ile, organizasyon için yapmış olduğu harcamalar nedeniyle talep ettiği …-TL’lık tazminat talebinin …-TL’lık kısmının idareye başvuru tarihi olan 12/08/2003 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalı idarece davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin tazminat isteminin ise reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, olayda ihale sürecinin henüz tamamlanmadığı, ihalenin kesinleşmesinin sözleşmenin vizesinin yapılmasıyla gerçekleşeceği, somut olayda henüz vizenin tamamlanmadığı ve sözleşmenin imzalanmadığı, aradan geçen yıllar göz önüne alındığında davacı tarafından dosyaya sunulan harcama belgelerinin gerçeği yansıtıp yansıtmadığının, hangilerinin organizasyon kapsamında yapıldığının tespit edilmesinin imkânsız olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ….’NIN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın tazminat isteminin kabule ilişkin kısmının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin reddine,
2. Tazminat isteminin kısmen reddi, kısmen kabulü yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararının kabule ilişkin kısmında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 07/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.