Danıştay Kararı 13. Daire 2018/2982 E. 2018/4346 K. 24.12.2018 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2018/2982 E.  ,  2018/4346 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2018/2982
Karar No:2018/4346

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : …
KARŞI TARAF (DAVALI) : …
VEKİLİ : …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: … ili, … ilçesi hudutlarında bulunan ve 27/11/2017 tarihinde ihalesi yapılarak davacı üzerinde bırakılan ER:… sayılı II. Grup maden sahasına ilişkin ihalenin, İhale Şartnamesi’nin 3. maddesinin sekizinci fıkrası ve Maden Sahaları İhale Yönetmeliği’nin 23. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca iptaline ilişkin Maden İşleri Genel Müdürlüğü’nün 21/01/2018 tarih ve E:… sayılı işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce; ihalesi yapılan ruhsat sahalarının “Doğal Sit Alanları Koruma ve Kullanma Koşulları İlke Kararları” kapsamında sit alanında kalıp kalmadığı yönünde sağlıklı bir değerlendirme yapılabilmesi amacıyla ihalenin iptal edildiği, Maden Sahaları İhale Yönetmeliği’nin 23. maddesinin ikinci fıkrasında ise Maden İşleri Genel Müdürlüğü’ne gerekli görülen hâllerde ihalenin iptal edilmesi hususunda takdir yetkisi tanındığı, takdir yetkisi çerçevesinde kamu yararı ve hizmet gerekleri gözetilerek tesis edildiği anlaşılan dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, ihaleyi en uygun bedel ile kazandığı, yatırması gereken ihale bedelini ve tüm yükümlülüklerini yerine getirdiği, başka bir firma tarafından ihalenin iptalinin istenildiği, ancak bu firmanın ihaleye katılan bir firma olmadığı, ihalenin keyfi bir şekilde ve somut gerekçelere dayanılmadan iptal edildiği, salt ihtimallere dayanılarak işlem tesis edilemeyeceği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı, davacı firma tarafından ihale bedeli yatırıldıktan sonra müdürlüğe verilen bir dilekçe ile ihale edilen sahaların sit alanında kaldığının belirtildiği, bunun üzerine iddianın doğruluğunun araştırılması amacı ile ihalenin iptal edildiği belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NİN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler ile Dairemizin 17.10.2018 tarih ve E:2018/2982 sayılı ara karar cevabı incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
5. Kullanılmayan …-TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davacıya iadesine,
6. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
7. 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 24/12/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.