Danıştay Kararı 13. Daire 2018/1581 E. 2023/2231 K. 08.05.2023 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2018/1581 E.  ,  2023/2231 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2018/1581
Karar No:2023/2231

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Fonu (Fon)
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin … tarih ve E:… K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının, … Grubu şirketlerinden … Makine Sanayi ve Ticaret A.Ş.’de (… Makine) kanunî temsilci olmasından dolayı düzenlenen 18.456.079,15-TL tutarlı, … tarih ve … sayılı ödeme emrinin iptali istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; Fon alacağının tahsili amacıyla Fon tarafından davacı adına … tarih ve … sayılı ödemeye çağrı mektubunun düzenlendiği, alacağın vadesinde ödenmemesi üzerine anılan borcun tahsili amacıyla dava konusu ödeme emrinin düzenlendiği, dava konusu edilen ödeme emri ile tahsili istenen alacağın konusu olan … tarih ve … sayılı ödemeye çağrı mektubunun ve dayanağı … tarih ve … sayılı Fon Kurulu kararının iptali istemiyle açılan davada Mahkemelerinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla davanın reddine karar verdiği, ödeme emrinin dayanağını oluşturan ödemeye çağrı mektubu ve Fon Kurulu kararına karşı açılan davada, mahkemelerince davanın reddine karar verilmiş olması nedeniyle, ödenmemiş Fon alacağının tahsili amacıyla davacı hakkında ödeme emri düzenlenmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nce; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davacI tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, 6183 sayılı Kanun’un Mükerrer 35. maddesinin 5. fıkrasının Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiği, iptal edilen bir kanun hükmüne göre takip yapılamayacağı, kamu alacağındaki sorumluluğunun ve yapılan hesaplamaların nasıl yapıldığının ortaya konmadığı, kamu alacağının tamamen ödendiği, kamu alacağının oluştuğu tarihte söz konusu şirkette yönetim kurulu üyesi olmadığı, görevden ayrıldığı tarihten 2 yıl sonra söz konusu borcun doğduğu, yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğunun kanuni temsilci sıfatıyla görevde oldukları süre içinde muaccel olan kamu borçlarını kapsadığı, yönetici olarak görev yaptığı şirket hakkında aciz belgesi alınmadan bir başka ifade ile asıl borçlu olan şirkete karşı tüm tahsil imkânları tüketilmeden kanuni temsilcilerin sorumluluğuna gidilecemeyeceği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, davacının kanunî temsilci olarak kusursuz sorumluluğunun bulunduğu, Fon’un takip edeceği kanunî temsilcileri 6183 sayılı Kanun’un mükerrer 35. maddesinin iptal edilen 5. fıkrasına göre değil, 5411 sayılı Kanun’un geçici 26. maddesine göre belirlediği, davacı ile ilgili ceza yargılamasında davanın zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine karar verildiği, Fon’un tüzel kişilerin mal varlığından tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacaklarının kanuni temsilcilerin şahsi mal varlıklarından 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre tahsil edebileceği, bu nedenle Fon’un aciz belgesi sunma zorunluluğunun bulunmadığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacının, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu kararı ile temettü hariç ortaklık hakları ile yönetim ve denetimi Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’na intikal eden … Bank A.Ş.’nin (… Bank) hakim ortaklarından … Makine’de 21/08/1997-03/05/1999 tarihleri arasında yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptığı, … Bank’ın Fon’a devredilmesiyle anılan şirketin … Bank’a olan borcunun kamu alacağı niteliği kazandığı, davacının yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptığı şirketin … Bank’a olan borcunun gecikme zammı ile birlikte toplam 18.456.079,15-TL’lik kısmından sorumlu tutulduğu, Fon alacağının tahsili amacıyla davacının kanuni temsilcisi olduğu şirkete 6183 sayılı Kanun’un 37., 55. ve 79. maddeleri uyarınca takibe başlanılmasına karşın alacağın tahsil edilememesi ve yapılan malvarlığı araştırmaları sonucunda tahsil edilemeyeceğinin anlaşılması sonucunda 6183 sayılı Kanunun Mükerrer 35. maddesi uyarınca borçlu şirketin kanuni temsilcisi olan davacı hakkında … tarih ve … sayılı Fon Kurulu kararı ile 18.456.079,15-TL tutardan sorumlu tutulmasına karar verildiği, bu kapsamda söz konusu kamu alacağının takip ve tahsili için … tarihli ve … sayılı ödemeye çağrı mektubunun ve akabinde … tarih ve … sayılı ödeme emrinin düzenlendiği, anılan ödeme emrinin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dosyanın incelenmesinden, dava konusu ödeme emrinin dayanağı olan 18.456.079,15-TL tutarlı … tarih ve … sayılı ödemeye çağrı mektubunun ve dayanağı … tarih ve … sayılı Fon Kurulu kararının (… Makine’den kaynaklanan borçlardan sorumlu tutulmasına ilişkin kısmının) iptali istemiyle açılan davanın reddine ilişkin … İdare Mahkemesi’nce verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının Dairemizin 08/05/2023 tarih ve E:2018/1542, K:2023/2230 sayılı kararıyla bozulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Bu itibarla, dava konusu işlemin yargısal denetiminin Dairemizin anılan kararı dikkate alınarak yeniden yapılması gerekmektedir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin kabulüne;
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
4. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’ne gönderilmesine, 08/05/2023 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.