Danıştay Kararı 13. Daire 2018/1525 E. 2019/142 K. 17.01.2019 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2018/1525 E.  ,  2019/142 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2018/1525
Karar No : 2019/142

DAVACI: … Sendikası (…)
VEKİLİ: …
DAVALI: …
VEKİLİ: …

DAVANIN KONUSU: … A.Ş.’ye ait … Şeker Fabrikası’nın 4046 sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanun hükümleri çerçevesinde “Satış” yöntemi ile özelleştirilmesini teminen yapılan ihale sonucunda alınan ihale komisyonu kararının onaylanmasına ilişkin Özelleştirme Yüksek Kurulu’nun 04/05/2018 tarih ve … sayılı kararının iptali istenilmektedir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’UN DÜŞÜNCESİ: Dava konusu Özelleştirme Yüksek Kurulu’nun 04/05/2018 tarih ve … sayılı kararının, T.C Cumhurbaşkanlığı’nın 25/12/2018 tarih ve … sayılı kararı ile iptaline karar verildiği anlaşıldığından, konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

DANIŞTAY SAVCISI …’UN DÜŞÜNCESİ: Dava; … A.Ş.’ye ait … Şeker Fabrikası’nın 4046 sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanun hükümleri çerçevesinde “Satış” yöntemi ile özelleştirilmesini teminen yapılan ihale sonucunda alınan ihale komisyonu kararının onaylanmasına ilişkin Özelleştirme Yüksek Kurulu’nun 04/05/2018 tarih ve … sayılı kararının iptali istemi ile açılmıştır.
4046 sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanun’un “Amaç ve Kapsam” başlıklı 1. maddesinin (A) fıkrasında, bu Kanunun amacının, bu maddede “kuruluş” adı ile anılacak olan; “a) İktisadî devlet teşekküllerinin, bunların müessese, bağlı ortaklık, işletme, işletme birimleri ile varlıklarının ve iştiraklerindeki kamu paylarının, … ekonomide verimlilik artışı ve kamu giderlerinde azalma sağlamak için özelleştirmelerine ilişkin esasları düzenlemek” olduğu; 2. maddesinde, özelleştirme uygulamalarında esas alınacak ilkeler düzenlenerek, birinci fıkrasının (b) bendinde, “Kuruluşların özelliklerine ve içinde bulundukları şartlara göre özelleştirme yöntemlerinin belirlenmesi” ilkesinin esas alınacağı; son fıkrasında ise, belirtilen amaç ve ilkeler doğrultusunda alınacak kararlardaki önceliklerin ve bunların tâbi olacağı özelleştirme uygulamalarına ilişkin esas ve usullerin, kuruluşların nitelikleri ve ülke ekonomisinin gerektirdiği şartlar da dikkate alınarak Özelleştirme Yüksek Kurulu’nca belirleneceği kurala bağlanmıştır.
4634 sayılı Şeker Kanunu’nun “Amaç” başlıklı 1. maddesinde, bu Kanunun amacının, yurt içi talebin, yurt içi üretimle karşılanmasına ve gerektiğinde, ihracata yönelik olarak Türkiye’de şeker rejimini, şeker üretimindeki usul ve esaslar ile fiyatlandırma, pazarlama şart ve yöntemlerini düzenlemek olduğu; “Kotalar ve kotaların tespiti” başlıklı 3. maddesinde, şeker üretimi ve arzında istikrarı sağlamak amacıyla pazarlanacak şeker miktarının, sakaroz kökenli ve diğer şekerler için ayrı ayrı olmak üzere şeker türlerine göre, gerektiğinde dönemsel olarak kotalar ile belirleneceği; şirketlerin A ve B kotalarının her yıl en geç 30 Haziran tarihine kadar, yurt içi şeker talebi, fabrikaların işleme ve şeker üretim kapasiteleri göz önünde bulundurularak müteakip beşer yıllık dönemler için tespit edileceği; “Hammadde ve şeker fiyatları” başlıklı 5. maddesinin ikinci fıkrasında, şirketlerin kendi ekim alanlarında yeterli hammadde bulamadığı takdirde münavebe esasları dâhilinde kendi ekim alanları dışından da Bakanlığın denetiminde üreticilerle sözleşme yaparak pancar temin edebileceği; 4634 sayılı Kanun’a 7103 sayılı Kanun’un 49. maddesiyle eklenen Geçici 11. maddesinin ikinci fıkrasında ise, …’e ait fabrikaların özelleştirilmesi hâlinde özelleştirme öncesinde … tarafından fabrikalara tahsis edilen kotaların da bu Kanun ve diğer mevzuat uyarınca herhangi bir izin ve onaya gerek kalmaksızın fabrikaların devir tarihi itibarıyla alıcıya aktarılmış olacağı, özelleştirme sözleşmelerinde yer alan üretim taahhüdünün başlangıç tarihinden itibaren alıcı şirketlerin beş yıl boyunca her pazarlama yılı için kendilerine tahsis edilen kotalardan %90’ın altında arz sağlamaları hâlinde, ilgili pazarlama yılı kotasının %90’ı ile arz arasındaki fark kadar kota haklarının …’e aktarılacağı, bu aktarım nedeniyle de herhangi bir hak ileri sürülemeyeceği ve talepte bulunulamayacağı ve bu Kanun’un 4. maddesinin birinci, ikinci ve dördüncü fıkralarının özelleştirilen fabrikalar için özelleştirme sözleşmelerinde belirtilen üretim taahhüdü boyunca uygulanmayacağı kurala bağlanmıştır.
28/06/2002 tarih ve 24799 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Hammadde ve Şeker Fiyatları Yönetmeliği’nin “Hammadde Temini” başlıklı 4. maddesinin birinci fıkrasında, “Kurul tarafından tespit edilerek şirketlere tahsis edilen şeker kotalarının garantisi için gerekli hammaddenin temini amacıyla, şeker fabrikası işleten gerçek ve tüzel kişiler ile üreticiler ve/veya temsilcileri arasında, sözleşme düzenlenir. Kurul tarafından tespit edilerek şirketlere veya fabrikalara tahsis edilen pancar şekeri kotalarının üretim/arz garantisi için gerekli olan şeker pancarı, yine Kurulca belirlenen pancar ekim alanlarından, üreticiler ve/veya temsilcileri ile şirketler veya fabrikalar arasında sözleşme düzenlenmesi suretiyle temin edilir…” kuralına yer verilmiştir.
4634 sayılı Kanun’un genel gerekçesinde görüleceği üzere, özelleştirmeye olanak sağlayacak hukukî altyapının hazırlanması ilke olarak benimsendiğinden, Kanunla düzenleme altına alınan şeker sektörünün bir unsuru olan şeker fabrikalarının özelleştirilmesine ilişkin kanunî bir engel bulunmadığı gibi, bilakis özelleştirmenin kanunkoyucu tarafından hedeflendiği açıktır.
Ülkemizde şeker üretiminin, kota sistemi ile düzenleme altına alındığı, özelleştirilen şeker fabrikalarına ilişkin olarak getirilen düzenlemelerle, özelleştirme sözleşmelerinde yer alan üretim taahhüdünden itibaren beş yıl boyunca her pazarlama yılına ilişkin olarak tahsis edilen kotaların %90’ının altında arz sağlamaları hâlinde ilgili pazarlama yılı kotasının %90’ı ile arz arasındaki fark kadar kota haklarının …’e aktarılacağı; şeker fabrikalarının her biri için pancar ekim alanları belirlendiğinden ve fabrikaların, pancarı belirlenen ekim alanlarından temin edecekleri de dikkate alındığında, şeker üretimine bağlı olarak pancar ekimi ve üretiminin de devam edeceği görülmektedir.
Dava dosyasının incelenmesinden, Özelleştirme Yüksek Kurulu’nun 20/12/2000 tarih ve … sayılı kararı ile, … A.Ş.’nin özelleştirme kapsamına alınarak hazırlık işlemlerine tâbi tutulmasına; 27/06/2003 tarih ve … sayılı Özelleştirme Yüksek Kurulu kararı ile, 31 Ekim 2003 tarihine kadar, İdare ve … tarafından yapılacak çalışmalar neticesinde, … A.Ş’ne ait fabrikalardan portföy grupları oluşturulmasına, bu portföylerin gerekirse anonim şirket hâline dönüştürülmesine, bu şirketlerin/portföylerin özelleştirme programına alınmasına ilişkin takvimin belirlenmesine, özelleştirme programına alınan şirketlerin/portföylerin satış yöntemiyle özelleştirilmesine; 31/01/2005 tarih ve … sayılı Özelleştirme Yüksek Kurulu kararıyla, daha önce alınan 27/06/2003 tarih ve … sayılı karar gereğince idare ile danışman firma arasında imzalanan Danışmanlık Hizmet Sözleşmesi gereği oluşturulacak stratejiler çerçevesinde … A.Ş.’nin muhtelif yapılanmalar sağlayarak (fabrikalar belli portföyler hâlinde tek ve/veya şirketleştirilmek üzere) programa alınmasına karar verildiği; Özelleştirme Yüksek Kurulu’nun 08/10/2007 tarih ve … sayılı kararıyla, … A.Ş’deki kamu hisselerinin özelleştirme programına alınmasının kararlaştırıldığı; 12/08/2008 tarih ve … sayılı Özelleştirme Yüksek Kurulu kararının (a) bendinde, 08/10/2007 tarih ve … sayılı, 14/07/2008 tarih ve … sayılı kararların iptaline; (b) bendinde, … A.Ş’deki Hazine’ye ait hisselerin özelleştirme programına alınmasına; (c) bendinde ise, … A.Ş’e ait fabrikaların coğrafi bazlı portföy grupları hâlinde özelleştirilmesine karar verildiği; 17/01/2018 tarih ve … sayılı Özelleştirme Yüksek Kurulu kararıyla da, 12/08/2008 tarih ve … sayılı kararının (c) bendinin “…’e ait fabrikaların ve diğer taşınmazlar ile varlıkların ‘satış’ yöntemi ile özelleştirilmesine” şeklinde değiştirilmesine karar verildiği ve dava konusu 19/02/2018 tarih ve 46140 sayılı Başkanlık Olur’u ile, … A.Ş.’ye ait …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … ve … Şeker Fabrikalarının 4046 sayılı Kanun hükümleri çerçevesinde “satış” yöntemiyle ayrı ayrı özelleştirilmesini teminen ihaleye çıkarılmasına karar verildiği, bunun üzerine 03/04/2018 günlü ve 38 sayılı olur ile oluşturulan komisyon tarafından … AŞ. ne ait … Şeker Fabrikası’nın özelleştirilmesi amacıyla açılan ihalede alınan teklifler ile 1. tur pazarlık görüşmesinde alınan revize teklifler ve nihai pazarlık görüşmeleri neticesi alınan nihai teklifler neticesinde, … AŞ. ne ait … Şeker Fabrikası’nın özelleştirilmesi ihalesinde … TL bedelle en yüksek teklifi veren 1. sıradaki şirkete satılmasına, bu şirketin, sözleşmeyi imzalamaktan imtina etmesi veya diğer yükümlülükleri yerine getirmemesi halinde teminatın idare lehine irat kaydedilmesine, …TL bedelle teklif veren 2. sıradaki ortak girişim gurubuna ihale şartnamesi çerçevesinde satılmasına, 2. sıradaki ortak girişim gurubunun, sözleşmeyi imzalamaktan imtina etmesi veya diğer yükümlülükleri yerine getirmemesi halinde teminatın idare lehine irat kaydedilmesine ve ihalenin iptaline dair verilen nihai kararın onaylanmasına ilişkin, Özelleştirme Yüksek Kurulu’nun 04/05/2018 tarih ve … sayılı kararının iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
İhaleye konu şeker fabrikasına ait ihale şartnamesinde, Kanun’un amacına uygun olarak üretimi garanti altına alacak kota miktarına ilişkin düzenlemeye yer verildiği, hem üretim taahhüdünün eksik veya hiç yerine getirilmemesine ilişkin olarak …-TL; teminat alınmasının öngörüldüğü, hem de fabrikanın, tahsis edilen kota miktarının %90’ından daha düşük miktarda üretim yapması hâlinde kota miktarının …’e devrine yönelik şeker üretimini koruyucu düzenlemelere yer verildiği; öte yandan, pancar üreticilerinin korunmasına yönelik olarak üreticilerin talebi hâlinde alıcıların pancar üretim sözleşmelerini yenileyeceği, bu yükümlülüğe ilişkin olarak yine …-TL teminat alınmasına ilişkin düzenlemelere yer verildiği, bunlara ilişkin olarak yapılan ihalede de herhangi bir usuli eksiklik veya bağlı olunan yasal düzenlemelere aykırılık görülmediğinden, … A.Ş.’ye ait … Şeker Fabrikası’nın 4046 sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanun hükümleri çerçevesinde “Satış” yöntemi ile özelleştirilmesini teminen yapılan ihale sonucunda alınan ihale komisyonu kararının onaylanmasına ilişkin Özelleştirme Yüksek Kurulu’nun 04/05/2018 tarih ve … sayılı kararında hukuka aykırılık bulunmadığı açıktır.
Açıklanan nedenlerle davanın reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
… A.Ş.’ye ait … Şeker Fabrikası’nın 4046 sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanun hükümleri çerçevesinde “Satış” yöntemi ile özelleştirilmesini teminen yapılan ihale sonucunda alınan ihale komisyonu kararının onaylanmasına ilişkin Özelleştirme Yüksek Kurulu’nun 04/05/2018 tarih ve … sayılı kararıyla, “… Şeker Fabrikası’nın özelleştirme ihalesinde … (…) Türk Lirası bedelle en yüksek teklifi veren … Yiyecek ve İçecek Üretim San. Tic. A.Ş.’ye ihale şartnamesi çerçevesinde satılmasına…” karar verilmesi üzerine, işbu Özelleştirme Yüksek Kurulu kararının iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Dairemizin E:2018/3686, E:2018/3687 ve E:2018/3688 sayılı dosyalarına davalı idare vekili tarafından verilen ve 07/01/2019 tarihinde Danıştay Genel Yazı İşleri Müdürlüğü kaydına giren “İhale İptaline İlişkin Ek Beyan” konulu dilekçelerde, “T.C. Cumhurbaşkanlığı’nın 25/12/2018 tarih ve … sayılı kararı ile, özelleştirme kapsam ve programında bulunan … A.Ş.’ye ait; … Şeker Fabrikasının nihai devrine yönelik 04/05/2018 tarih ve … sayılı, … Şeker Fabrikasının nihai devrine yönelik 09/05/2018 tarih ve … sayılı, … Şeker Fabrikasının nihai devrine yönelik 31/05/2018 tarih ve … sayılı Özelleştirme Yüksek Kurulu kararlarının ve bu fabrikalara ilişkin ihalelerin iptaline, bahse konu kararlarda yer alan teklif sahiplerinin teminat mektuplarının iadelerine, 4046 sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanun’un 3. ve Geçici 29. maddeleri gereğince karar verilmiştir.” şeklinde bildirimde bulunulmuştur.
Bu itibarla, dava konusu Özelleştirme Yüksek Kurulu’nun 04/05/2018 tarih ve … sayılı kararının iptaline karar verildiği, dolayısıyla davanın konusunun kalmadığı anlaşıldığından, uyuşmazlığın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. KONUSU KALMAYAN DAVA HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA;
2. Yargılama giderlerinin taraflar (ayrıntısı aşağıda gösterilen …-TL davacı yargılama giderlerinin davacı) üzerinde bırakılmasına,
3. Vekâlet ücretine hükmedilmemesine,
4. Posta gideri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine,
5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’na temyiz yolu açık olmak üzere, 17/01/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.