Danıştay Kararı 13. Daire 2017/874 E. 2019/224 K. 05.02.2019 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2017/874 E.  ,  2019/224 K.

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2017/874
Karar No : 2019/224

DAVACI : … Petrol Ürünleri Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu
VEKİLİ : Av….
DAVANIN KONUSU :
Bayilik lisansı sahibi olan davacı şirketin, dağıtıcı lisansı bulunmamasına rağmen dağıtım ağı kurarak farklı bayilere yüksek tutarda akaryakıt satışı yaptığının tespit edildiği ve bu fiilin 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu’nun 3. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendine aykırı olduğundan bahisle, anılan Kanun’un 19. maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendinin (1) numaralı alt bendi uyarınca ….-TL idarî para cezası verilmesine ilişkin Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’nun 21/04/2010 tarih ve … sayılı kararının iptali istenilmektedir.
DAVACININ İDDİALARI :
Ön araştırma ve soruşturma yapılmadan ve savunma alınmaksızın idarî para cezası verilemeyeceği, dağıtım faaliyetinde bulunulduğuna ilişkin somut bir tespit, bilgi ve belgenin bulunmadığı, 5015 sayılı Kanun’da bayilik lisansı sahiplerine böyle bir cezanın verilebileceğine ilişkin bir düzenlemenin yer almadığı ileri sürülmektedir.
DAVALININ SAVUNMASI :
5015 sayılı Kanun’un 14. maddesinin verdiği yetki çerçevesinde yapılan denetimlerde, bayilik lisansı bulunan davacı şirketin dağıtıcı lisansı bulunmamasına rağmen dağıtım ağı kurarak farklı bayilere yüksek tutarlarda akaryakıt satışı yaptığının tespit edilmesi üzerine, 5015 sayılı Kanun’un 3. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendine aykırılık nedeniyle anılan Kanun’un 19. maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendinin (1) numaralı alt bendi uyarınca idari para cezası verilmesine ilişkin işlemin usul ve yasaya uygun olduğu savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ : Davanın reddine karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

DANIŞTAY SAVCISI …’UN DÜŞÜNCESİ : Dava; bayilik lisansı sahibi olan davacı şirketin, dağıtıcı lisansı bulunmamasına rağmen dağıtım ağı kurarak farklı bayilere yüksek tutarda akaryakıt satışı yaptığının tespit edildiği ve bu fiilin 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu’nun 3. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendine aykırı olduğundan bahisle, anılan Kanun’un 19. maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendinin (1) numaralı alt bendi uyarınca …-TL idarî para cezası verilmesine ilişkin Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’nun 21/04/2010 günlü, … sayılı kararının iptali istemiyle açılmıştır.
Danıştay Onüçüncü Dairesi’nin 09/04/2013 günlü, E:2010/2864, K:2013/984 sayılı, dava konusu işlemin iptali yolundaki kararı, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun 15/04/2015 günlü, E:2013/3146, K:2015/1414 sayılı kararı ile bozulmuş, karar düzeltme talebi de reddedilmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca, Danıştay’ın ilk derece mahkemesi olarak baktığı davaların temyizen incelenmesi sonucunda Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nca verilen bozma kararlarına Danıştay dava dairelerince ısrar etme olanağı tanınmamış olması nedeniyle, bozma kararında yer alan gerekçelerle davanın reddi yolunda karar verilmesinin uygun olacağı düşünülmüştür.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, dava konusu işlemin iptali yolundaki Dairemizin 09/04/2013 tarih ve E:2010/2864, K:2013/984 kararının, Danıştay İdarî Dava Daireleri Kurulu’nun 15/04/2015 tarih ve E:2013/3146, K:2015/1414 sayılı kararıyla bozulması üzerine işin gereği yeniden görüşüldü:

MADDİ OLAY VE HUKUKİ SÜREÇ :
Bayilik lisansı sahibi olan davacı şirketin, dağıtıcı lisansı bulunmamasına rağmen dağıtım ağı kurarak farklı bayilere yüksek tutarda akaryakıt satışı yaptığının tespit edildiği ve bu fiilin 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu’nun 3. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendine aykırı olduğundan bahisle, anılan Kanun’un 19. maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendinin (1) numaralı alt bendi uyarınca ….-TL idarî para cezası verilmesine ilişkin Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’nun 21/04/2010 tarih ve … sayılı kararının iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

İNCELEME VE GEREKÇE:
Dairemizin 09/04/2013 tarih ve E:2010/2864, K:2013/984 sayılı kararıyla dava konusu işlemin iptal edilmesi üzerine davalı idare tarafından yapılan temyiz başvurusu sonucunda, Danıştay İdarî Dava Daireleri Kurulu’nun 15/04/2015 tarih ve E:2013/3146, K:2015/1414 sayılı kararıyla “5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu’nun 2. maddesinin 10. bendinde, “bayilik”; karşılıklı yükümlülüklerin ekinde fizibilite olan bir sözleşmeye bağlanarak akaryakıt dağıtım şirketleri tarafından gerçek ve tüzel kişilere akaryakıtın kullanıcılara ikmali yetkisi verilmesi işlemi; 11. bendinde “dağıtıcı”, akaryakıt dağıtım yetkisi olan ve lisansına işlenmesi halinde depolama, taşıma, ihrakiye ve madeni yağ üretimi işlemleri yapabilen sermaye şirketi; 12. bendinde “dağıtım”, serbest kullanıcılara akaryakıt toptan satışı ve ikmali dahil bayilere akaryakıt satışı ve ikmal faaliyetlerinin bütünü; 25. bendinde, “kullanıcı”; petrol kullanımı yapan gerçek ve tüzel kişiler; 26. bendinde, “kullanım”; petrolün sadece kişisel ve işletme ihtiyaçları için tüketimi olarak tanımlanmıştır.
Aynı Kanun’un “Lisansların tâbi olacağı usul ve esaslar” başlığını taşıyan 3. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde; akaryakıt dağıtımı, taşıması ve bayilik faaliyetlerinin yapılması için lisans alınmasının zorunlu olduğu kurala bağlandıktan sonra, üçüncü fıkrasında; lisansların verilmesi, güncelleştirilmesi, geçici olarak durdurulması veya iptaline ilişkin işlemlerin Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunca yapılacağı, onuncu fıkrasının (ı) bendinde; lisans kapsamında olsun veya olmasın piyasa ile ilgili faaliyetlerin yönlendirilmesi, gözetimi, denetimi ve benzeri konulara ait usul ve esasların Kurumca çıkarılacak yönetmeliklerle düzenleneceği belirtilmiş; 4. maddesinin birinci fıkrasında, lisansın, sahibine lisansta yer alan faaliyetin yapılması ile bu konularda taahhütlere girişilmesi hakkını verdiği kurala bağlanmış; ikinci fıkrasında, lisans ile tanınan hakların, bu Kanunun, ilgili diğer mevzuatın ve lisansta yer alan kayıtlı hususların yerine getirilmesi koşulu ile kullanılacağı kuralına yer verilmiştir.
5015 sayılı Kanun’un verdiği yetkiye dayanılarak çıkarılan Petrol Piyasası Lisans Yönetmeliği’nin 38. maddesinin (b) bendinde, bayilik lisansı sahiplerinin, fabrika, şantiye, nakliye filosu işletmeleri ve benzeri kendi ihtiyaçları için depolama imkanı ve kendi araçlarına akaryakıt ikmal kapasitesi olan yerler hariç olmak üzere, akaryakıt istasyonları dışında akaryakıt ikmal ve satışının yapılmaması, (c) bendinde, faaliyetlerin, dağıtıcılar ile yapılacak tek elden satış sözleşmesine göre yürütülmesi, (d) bendinde, bayisi oldukları dağıtıcı haricinde akaryakıt temini yapılmaması ile yükümlü oldukları kural altına alınmıştır.
Öte yandan, 5015 sayılı Kanun’un 14. maddesinin dördüncü fıkrasında, Kurumun piyasa faaliyetlerini kendi personeli veya kamu kurum ve kuruluşları ile özel denetim kuruluşlarından hizmet alımı yoluyla denetime tabi tutacağı düzenlenmiş; 19. maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendinin (1) numaralı alt bendinde, lisans almaksızın lisansa tabi faaliyetlerin yapılması halinde sorumlularına altıyüzbin Türk Lirası idarî para cezası verileceği kurala bağlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden; 5015 sayılı Kanun’un 14. maddesinin verdiği yetki çerçevesinde yapılan denetimlerde, bayilik lisansı sahibi olan davacı şirketin farklı bayilere yüksek tutarlarda akaryakıt satışı yaptığının 21 adet fatura ile tespit edildiği, dağıtıcı lisansı bulunmamasına rağmen dağıtıcı gibi davranarak bayilere yüksek tutarda akaryakıt ikmal etmesinin 5015 sayılı Kanun’un 3. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendine aykırı olduğundan bahisle, aynı Kanun’un 19. maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendinin (1) numaralı alt bendi uyarınca … TL idari para cezası verildiği anlaşılmaktadır.
Petrol Piyasası Kanunu uyarınca, petrol piyasalarında her türlü faaliyette bulunmak lisans alma koşuluna bağlanmış ve bayilerin, Kanuna ve Kanunun verdiği yetkiye dayanılarak çıkarılan Yönetmeliklere uygun olarak, bayilik faaliyetleri kapsamında, akaryakıtı, kullanım esaslarına göre kullanıcılara iletmeleri öngörülmüştür. Dağıtım faaliyetinden söz edebilmek için ise, satış miktarı ve tutarına ilişkin mevzuatta herhangi bir kritere yer verilmemiş olup, serbest kullanıcılara akaryakıt toptan satışı ve ikmali dahil bayilere akaryakıt satışı ve ikmal faaliyetlerinin bütünü dağıtım faaliyeti olarak tanımlanmıştır.
Buna göre, bayilik lisansı sahibi olan davacı şirketin, tek seferde veya birden fazla kez bir başka bayiye yaptığı satış, Petrol Piyasası Kanununda tanımlanan “dağıtım” faaliyeti kapsamında yer almakta olup, anılan satışların süreklilik arz etmediğinden bahisle dava konusu Kurul kararının iptali yolunda verilen Daire kararında hukuki isabet görülmemiştir.” gerekçesine yer verilmek suretiyle Dairemiz kararı bozulmuştur.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 46. maddesinin birinci fıkrasında, Danıştay dava dairelerinin nihaî kararlarının Danıştay’da temyiz edilebileceği; 2575 sayılı Danıştay Kanunu’nun 38. maddesinde, İdarî Dava Daireleri Kurulu’nun, idarî dava dairelerinden ilk derece mahkemesi olarak verilen kararları temyizen inceleyeceği; 2577 sayılı Kanun’un 49/4 ve 50. maddelerinde, Danıştay dava dairelerine ısrar imkânı tanınmayıp, Danıştay İdarî ve Vergi Dava Daireleri Kurulları kararlarına uyulmasının zorunlu olduğu kurala bağlanmıştır.
Aktarılan kanun hükümlerine göre, Danıştay dava dairelerince ilk derece mahkemesi olarak verilen kararların Danıştay İdarî ve Vergi Dava Daireleri Kurullarınca bozulması hâlinde Danıştay dava dairelerine ısrar imkânı tanınmadığından, bozma kararına uyularak İdarî Dava Daireleri Kurulu kararında belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi gerekmektedir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Açıklanan nedenlerle DAVANIN REDDİNE,
2. Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam …-TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, davalı idare tarafından yapılan …-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine,
3. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca …-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine,
4 Posta gideri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara iadesine,
5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’na temyiz yolu açık olmak üzere, 05/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.