Danıştay Kararı 13. Daire 2017/336 E. 2018/4187 K. 20.12.2018 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2017/336 E.  ,  2018/4187 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2017/336
Karar No:2018/4187

TEMYİZ EDEN (DAVACI): …
VEKİLİ : …

KARŞI TARAF (DAVALI): İzmir Defterdarlığı (Milli Emlak Dairesi Başkanlığı)
VEKİLİ : …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: … ili, … ilçesi, … Mahallesi, … ada, … parsel numarasına kayıtlı taşınmaza 49 yıllığına irtifak hakkı tesis edilmesi amacıyla 18/10/2016 tarihinde yapılan ihalenin iptali istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce; irtifak hakkı tesis edilmesi amacıyla davalı idare tarafından, 19/08/2016 tarihli ihale ilanı üzerine 18/10/2016 tarihinde yapılacak ihale için davacı tarafından (ihale ilanının 31/08/2016 tarihinde haricen öğrenilmesi üzerine) 02/09/2016 tarihinde davalı idareye başvurularak ihalenin iptalinin istendiği, bu başvurunun 12/10/2016 tarihli işlemle reddi üzerine 27/10/2016 tarihinde görülmekte olan davanın açıldığı, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 20/A maddesi uyarınca ivedi yargılama usulüne tabi olan davada, dava açma süresinin otuz gün olduğu, 2577 sayılı Kanunun 11. maddesi hükümlerinin uygulanamayacağı, davacının en geç başvuru tarihi olan 02/09/2016 tarihinde dava konusu ihaleden haberdar olduğu, 02/09/2016 tarihinden itibaren özel dava açma süresi olan 30 gün içinde (03/10/2016 tarihine kadar) dava açması gerekirken, davalı idareye yapmış olduğu başvurunun reddi üzerine 27/10/2016 tarihinde davasını açtığı, yapılan başvurunun dava açma süresini durdurmayacağı, davanın süreaşımı nedeniyle esasının incelenmesine olanak bulunmadığı gerekçesiyle davanın süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, ihale ilanında ve idarenin 12/10/2016 tarihli yazısında başvuru yollarının ve sürelerin gösterilmesinin gerektiği, idarenin kasten geç cevap vererek hak arama özgürlüğünü ihlâl ettiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle süre aşımı nedeniyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
5. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
6. 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 20/12/2018 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 7. maddesinde, idarî yargı mercilerinde idari işlemlere karşı dava açma süresinin kural olarak “altmış gün” olduğu, 20/A maddesinde ivedi yargılama usulünde dava açma süresinin otuz gün olduğu kurala bağlanmıştır.
Olayda 19/08/2016 tarihli ihale ilanı üzerine 18/10/2016 tarihinde yapılacak ihale için davacı tarafından, ihale ilanının 31/08/2016 tarihinde haricen öğrenilmesi üzerine 02/09/2016 tarihinde davalı idareye başvurularak ihalenin iptalinin istendiği, bu başvurunun 12/10/2016 tarihli işlemle reddi üzerine 27/10/2016 tarihinde davanın açıldığı görülmektedir.
Davacının iptalini istediği ihalenin 18/10/2016 tarihinde yapıldığı ve iş bu davanın 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinde öngörülen otuz günlük süre içerisinde 27/10/2016 tarihinde açıldığı görüldüğünden davanın süre aşımı nedeniyle reddine ilişkin mahkeme kararında hukukî isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenle, davanın otuz gün içinde açılmadığı gerekçesiyle süre aşımı nedeniyle reddine ilişkin Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesi gerektiği oyu ile çoğunluk kararına katılmıyorum.