Danıştay Kararı 13. Daire 2017/2893 E. 2018/2119 K. 26.06.2018 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2017/2893 E.  ,  2018/2119 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2017/2893
Karar No : 2018/2119

Davacı : … Ltd. Şti.
Vekilleri: …
Davalılar: 1- …
2- … (…)
Vekilleri : …

Davanın Özeti: … (…) Genel Müdürlüğü’nün 27.10.2017 tarih ve 63705446 – 100.14-750 sayılı yazısıyla bildirilen, … ili, … ilçesi, … Mahallesi, … ada, … nolu parseldeki (eski … ada, … nolu parsel) taşınmazın özelleştirilmesine yönelik satış ihalesinin iptaline ilişkin işlemin; anılan taşınmazın özelleştirilmesine ilişkin İhale Şartnamesi’nin 18.3.5. maddesine göre davalı idarenin ihaleye konu taşınmazı, üzerinde yer alan tüm işletmeler tahliye edildikten sonra devir ve teslim edeceği, ancak taşınmaz üzerinde TCDD’nin … Projesi kapsamında çalışmalar yapan yüklenici firma ile taşeron firmalara ait şantiye, çalışma alanları, projeyi yürüten şirketlerin idari binaları ile binalarda yer alan personelin araçlarını park etmek için kullandığı otoparkın yer aldığı, taşınmazın işgal edildiği, davalı idarenin ek süreler vererek sözleşmenin imzalanmasını geciktirdiği, Özelleştirme Uygulamalarında Değer Tespiti ve İhale Yönetmeliği’nin 19. maddesi kapsamında verilecek ek sürelerin ne kadar zaman yahut kaç defa verileceğine ilişkin bir sınırlama getirilmediği, sözleşme sürecinin uzamasının davalı idareden kaynaklandığı, davalı idarece ihaleyi iptal etmek yerine yeni bir ek süre verilerek işgalcilerin taşınmazdan çıkartılması gerektiği, TCDD İşletmesi Genel Müdürlüğü’nün görüş yazısının birçok çelişki içerdiği, ihale bedelinin tamamının idare eline sözleşme tarihinden beş yıl sonra geçecek olduğu, kendileri ile sözleşme imzalanmış olsaydı dahi ancak 2020 yılında bedelin tamamının idare nezdine geçmiş olacağı, sözleşmeye davet edilmemeleri ve idarenin ihale bedelini teslim alamamasında davalı idarenin kusurlu olduğu, ihalesi tamamlanmış satışla ilgili yeniden bedel tespiti yaptırılmasının daha önce idare uygulamalarında yer almayan bir fiil olup öngörülebilir olmadığı, … Projesinin tamamlanması için öngörülen tarih 2020 olduğu hâlde taşınmazın ivedilikle satışa çıkarılması talebinin çelişki içerdiği, iki yıl sonra taşınmazın daha da değerleneceği göz önünde bulundurulursa ivedilikle yapılacak ihalenin iki yıl sonra yeniden değer tespiti yapılması sonucunda kendi aleyhlerine tesis edilen haksız işlemin aynı gerekçelerle vuku bulacağı, kamu yararının sağlanması adına ihale şartlarının revize edilmesi konusunda idarenin kendileriyle görüşme yapması gerektiği, TCDD’nin görüş yazısının hiçbir değerlendirme yapılmadan sanki emredici hukuk kuralıymış gibi derhâl işleme konularak ihalenin iptal edildiği, işlemin hukukî dayanaktan yoksun olduğu ileri sürülerek iptali istenilmektedir.

…’nın Savunmasının Özeti : Davanın süresi içinde açılmadığı, ihalenin davacının iddia ettiği gibi TCDD görüşüne istinaden değil, ihale şartnamesi kapsamında iptal edildiği, dava konusu işlemde madde numarasının sehven 19 olarak yazıldığı, ihalenin İhale Şartnamesi’nin “İhale Serbestisi” başlıklı 20. maddesine göre iptal edildiği, davacının ihaleye ilişkin tüm şartları bilerek, kabul ederek teklifini verdiği, şartnameyi imzalamak suretiyle şartnamedeki bütün hususları kabul ettiği, dava dilekçesinde idareyi kusurlandırmaya çalışan subjektif ifadelerin yer aldığı, davacının ilk süre uzatım talebinin tamamen şirketin finansal değerlendirmelerine dayandığı, taşınmaz ihalesinin üzerinden iki yılı aşkın bir sürenin geçmesi, bu zaman zarfında gayrimenkul fiyatlarının yükselmesi, taşınmazın üzerindeki şantiyenin tahliye edilmesinin ne kadar zaman alacağının kestirilememesi, alıcının taşınmazı mevcut hâli ile almaya zorlanamayacağı hususları dikkate alınarak söz konusu ihalenin iptal edildiği, TCDD’nin görüşünün alınacağının davacıya 31.07.2017 tarihli yazı ile bildirildiği, ayrıca ihalenin iptal edileceğini bildirme gibi bir yükümlülükleri olmadığı, taşınmaza ait yeniden bedel tespiti yaptırılmasının söz konusu olmadığı, yazıda belirtilen değerleme raporunun taşınmazın ihalesi ile ilgili bir işlem olmadığı, davacının ihalenin hiçbir aşamasında ihale bedelinin yatırılması ve sözleşmenin imzalanması suretiyle taşınmazı devir ve teslim almaya yanaşmadığı, ikinci ek süre verilebilmesi için ihale bedelinin ….-TL’lik kısmını ödeyeceğini taahhüt ettiği, ancak ödeme yapmadığı, davacının amacının mümkün olan en uzun zamanda enflasyon karşısında erimiş bir ihale bedeli üzerinden taşınmazı düşük bedel ile almak olduğu, iptal kararında kamu menfaatlerinin dikkate alındığı, kararın sağlıklı belirlenebilmesi için TCDD’nin sadece tahliyeye ilişkin görüşlerine ihtiyaç duyulduğu belirtilerek davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.

…’nin Savunmasının Özeti: 22.08.2016 tarihli yazıda, … Projesi inşaatı çalışmalarında kullanılmak üzere … yüklenicisine teslim edilen alan üzerinde yüklenicinin şantiye ofisinin bulunduğu ve bu ofisin kaldırılmasının ek maliyet ve süre bakımından projeyi olumsuz etkileyeceği gerekçesiyle tahliyenin mümkün olmadığından sözleşmenin imzalanması ve taşınmazın davacıya iki yıl sonra boş bir şekilde devir teslim işleminin yapılmasının mümkün olacağının, taşınmazın bu şekilde kabulünün mümkün olmaması hâlinde ihalenin iptal edileceğinin davacıya bildirilerek 30.09.2016 tarihinde sözleşme yapılması için davacıya teklifte bulunulduğu; davacı tarafından söz konusu alanda … Projesi doğrultusunda çalışmalar yapıldığının ihale tarihinden önce de bilindiği, İhale Şartnamesi’nin 4. maddesi doğrultusunda şartnamedeki hükümleri aynen kabul ederek ihaleye katılmış olmasına rağmen sözleşme yapmaktan kaçınması ve ek süre taleplerinde bulunmasının iyi niyet kapsamına girmediği, ek süre talebiyle ödemesi gereken teminatın yatırılmadığı, bu durumun İhale Şartnamesi’nin 13. maddesine göre ihalenin iptali sebebi olduğu, doğrudan ihalenin iptaline karar verebilecekken iyi niyetle ve kamu menfaati gözetilerek ve kendilerine verilen özelleştirme süresinin de henüz dolmamış olmasından dolayı, …’nın görüşü alınarak davacıya ek süre verildiği, davacıdan sözleşmenin imzalanması için kesin bir dönüş yapması istenmişken davacının net bir cevap vermekten kaçınarak süre talep ettiği, verilen ek sürelerin iyi niyetle verildiği, ihalenin iptalinin son çare olarak görüldüğü, sözleşmenin imzalanmasını geciktirenin tarafın davacı taraf olduğu, Yönetmelik hükmüne göre ek süre verilmesinin emredici bir kural olmadığı, takdir yetkisine atıf yapıldığı, davacının devamlı ek süre talep ederek sözleşmenin imzalanmasını geciktirdiği, TCDD görüş yazısının kendilerine gönderilmediği, dolayısıyla ihalenin görüş yazısı doğrultusunda değil, ihale şartnamesi ve belirtilen hususlar sebebiyle iptal edildiği, taşınmazın bedeline ilişkin yeniden bir değerleme yapılmadığı ve bu yönde de bir talepte bulunulmadığı, ihalenin iptaline karşı davacının herhangi bir talepte bulunma hakkının mevcut olmadığı, 22.08.2016 tarihli yazıda davacıya sözleşmenin imzalanmasından imtina etmesi hâlinde ihalenin iptal edileceğinin bildirildiği belirtilerek davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hâkimi …’nın Düşüncesi: Davanın reddine karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı …’nın Düşüncesi: Davacı şirket tarafından Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları Genel Müdürlüğü adına kayıtlı … ili, … ilçesi, … Mahallesi, … ada, … nolu parseldeki (eski … ada, … parsel) taşınmazın özelleştirilmesine yönelik satış ihalesinin iptaline ilişkin işlemin iptali istenilmektedir. 6.11.2017 tarihinde tebliğ edilen işleme karşı, 1.12.2017 havale tarihli dilekçe ile dava açıldığından, davalı yanın süre aşımına yönelik itirazı yerinde görülmemiş, işin esası incelenmiştir.
Özelleştirme Uygulamalarında Değer Tespiti ve İhale Yönetmeliğinin “Sözleşmeye Davet” başlıklı 19. maddesinde, “İhale sonuçlarının onaylanmasından sonra İdare tarafından süre belirtilmek suretiyle sözleşme imzalanması hususunda ihale üzerinde kalan teklif sahibine yazılı bildirimde bulunulur. İdarece uygun görülmesi halinde bir defaya mahsus olmak üzere ek süre verilebilir. İdareden kaynaklanan sebeplerle, verilen süre içerisinde sözleşmenin imzalanamaması durumunda, birden fazla ek süre verilebilir.” hükmü bulunmaktadır.
Dava konusu taşınmazın satış yöntemiyle özelleştirilmesine ilişkin İhale Şartnamesinin, metinde geçen kısaltmalar bölümünde Sözleşme; ÖYK ve/veya İdare kararına istinaden taşınmazın alıcıya satış ve devrine ilişkin olarak imzalanacak olan sözleşmeyi ifade ettiği belirtilmiştir. 17. maddesinde, taşınmazın alıcıya mevcut durumuyla sözleşmenin imzalanmasını müteakip devir ve teslim edileceği kurala bağlanmış, 18. maddesinde de devir ve teslim işleminin nasıl yapılacağı düzenlenmiştir. 18.3.5 maddesinde de, taşınmazın alıcıya devrinin, sözleşmenin imzalanmasını müteakip başlanacağı, şirket veya kurum tarafından Alıcıya “Olduğu şekli ile bulunduğu yerde” prensibi çerçevesinde konulmuş veya konulacak takyidatlarla birlikte üzerinde faaliyet gösteren tüm işletmeler tahliye edildikten sonra devir ve teslim edileceği, devir-teslim tutanaklarının Sözleşmenin ayrılmaz bir parçası olduğu, devir teslim işlemi gerçekleştikten sonra sözleşmenin eki addolunacağı belirtilmiş olup, taşınmazın devri satış sözleşmesinin imzalanmasından bağımsız bir işlem değildir.
Görüleceği üzere, devir-teslim sözleşmenin ayrılmaz bir parçası olup, satış sözleşmesi de satışın yanı sıra devir işlemine ilişkin olarak imzalanacak sözleşmeyi ifade ettiğinden, devir-teslim sözleşmenin imzalanmasını müteakiben gerçekleştirilecektir. Bu bağlamda taşınmazın üzerinde faaliyet gösteren işletmeler tahliye edildikten sonra devir teslim yapılacağı dikkate alındığında, satış sözleşmesinin de devir teslimin yapılabilmesini teminen üzerinde faaliyet gösteren işletmeler tahliye edildikten sonra imzalanması mümkün hale gelecektir.
Dosyadaki mevcut belge ve bilgilerden; Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları Genel Müdürlüğü adına kayıtlı davaya konu taşınmazın 12.6.2012 tarih ve … sayılı Özelleştirme Yüksek Kurulu Kararı ile satış yöntemi ile özelleştirilmesine ve özelleştirme işlemlerinin iki yıl içinde tamamlanmasına karar verildiği, tarafından özelleştirme işlemlerinin 4046 sayılı Kanun çerçevesinde 2 yıl içinde yapılmasının …’nden istendiği, bu doğrultuda adı geçen şirket tarafından 20.5.2015 tarihinde yapılan özelleştirme ihalesinin en yüksek teklifi veren davacı şirket üzerinde kaldığı, 8.6.2015 tarih ve … sayılı ihale komisyonu kararının alındığı, taşınmazın satışına ilişkin ihale komisyonu kararını onaylayan 3.11.2015 tarihli ve … sayılı Özelleştirme Yüksek Kurulu Kararının 14.11.2015 tarih ve 29532 sayılı Resmi Gazetede yayımlandığı anlaşılmıştır.
Olayda, tarafından davacı şirkete hitaben gönderilen 20.4.2016 tarih ve 242 sayılı yazıda; davacı şirket ile sözleşme yapılması ve ihale edilen taşınmazın devrini teminen taşınmaz üzerinde … Projesi kapsamında kullanılan şantiyenin tahliyesine ilişkin olarak TCDD nezdinde başvurulması için …’na hitaben 16.11.2015 tarih ve 742 sayılı yazının gönderildiği, işletmelerin tahliyesine ilişkin olarak TCDD nezdinde başvurulmasının talep edildiği, ‘nın 15.4.2016 tarih ve 2817 sayılı yazısı ekinde yer alan TCDD’nin 17.3.2016 tarih ve 162927 sayılı yazısında da, bu alanda yürütülen çalışmaların tamamlanması sonucunda görüş bildireceklerinin beyan edildiği belirtilmiş ve davacının ihaleye verdiği geçici teminat mektubu süresinin 20.5.2016 tarihinde sona ereceği, TCDD’nin konuya ilişkin olarak vereceği görüş süresinin uzayacağı dikkate alınarak teminat mektubunun geçerlilik süresi dolmadan satış sözleşmesini imzalamak için başvurması veya teminat mektubu süresinin İhale Şartnamesinin 13.1.3 maddesi gereğince uzatılması gerektiği bildirilmiştir.
…’nin davacı şirkete hitaben gönderdiği 22.8.2016 tarih ve 554 sayılı işleminde de; …’nın 18.8.2016 tarih ve 5812 sayılı yazısında, TCDD tarafından tesis edilen 12.7.2016 tarih ve 358057 sayılı işlem ile … Projesi inşaatında kullanılmak üzere yüklenicisine teslim edilen dava konusu taşınmaz üzerinde yüklenicinin şantiye ofisinin bulunduğu, bu ofisin kaldırılmasının projeye ilave maliyet ve süre getireceğinden tahliye işleminin uygun görülmediği ve taşınmazın iki yıl sonra devir işleminin yapılmasının uygun olacağının bildirildiği belirtilmiş ve bu kapsamda davacının ihale edilen taşınmazı TCDD’nin talebine uygun olarak teslim almayı kabul etmesi halinde satış sözleşmesinin imzalanacağı, aksi halde ihalenin iptal edileceğinin beyan edildiği ve ödeme planı ile birlikte taşınmaz satış sözleşmesini imzalamak için en geç 30.9.2016 tarihine kadar davacıya süre verildiği görülmüştür. Bunun üzerine davacı şirketin 23.9.2016 tarihli dilekçesi ile (birinci süre uzatım talebidir) değerlendirme ve finans çalışmaları devam ettiğinden, 30.9.2016 tarihine kadar satış sözleşmesinin imzalanması için verilen sürenin 2017 yılı, Ocak ayının sonuna kadar uzatılması istenmiş ve …’nın 26.9.2016 tarih ve 634 sayılı işlemi ile satış sözleşmesini imzalaması için verilen süre 31.1.2017 tarihine kadar uzatılmıştır. Daha sonra davacı tarafından 13.1.2017 tarihinde, taşınmaz üzerindeki projenin iki yıl daha devam edeceği bildirildiğinden ve bu süre zarfında taşınmazın tarafına teslimi mümkün olmadığından (22.8.2016 tarih ve 554 sayılı yazıda) ikinci kez ek süre talep edildiği ve ihale bedelinin 2 milyon … TL’lık kısmının Ocak ayı sonuna kadar ödeneceğinin bildirildiği, bunun üzerine Özelleştirme Uygulamalarında Değer Tespiti ve İhale Yönetmeliğinin 19. maddesi uyarınca …’ın 31.1.2017 tarih ve 14-81 sayılı işlemi ile davacı şirkete satış sözleşmesini imzalamak üzere 30.6.2017 tarihine kadar ikinci kez süre verildiği, adı geçen şirketin 7.7.2017 tarih ve 438 sayılı yazısında ise, taşınmazın devir ve teslimine ilişkin koşulların devam etmesinden dolayı davacıya 30.6.20017 tarihine kadar ikinci kez verilen sürenin 31.7.2017 tarihine kadar davacının herhangi bir talebi olmaksızın kendiliğinden uzatıldığı ve aksi halde ihalenin iptal edileceğinin bildirildiği görülmüştür.
Ancak tarafından davacıya gönderilen 31.7.2017 tarih ve 475 sayılı yazıda yer aldığı gibi TCDD tarafından taşınmazın üzerinde bulunan işletmenin tahliyesinin belli bir süreye bağlandığı, belirlenen bu süre içinde de davacıya devir ve teslimine izin verilmediğinden bahisle 31.7.2017 tarihine kadar ek süre verildiği belirtildikten sonra ihalenin iptaline ilişkin TCDD’nin görüşü beklendiği ve görüşün gelmesini müteakip bilgi verileceği bildirilmiştir. Her ne kadar …’ın 7.7.2017 tarih ve 438 sayılı yazısında, 31.7.2017 tarihine kadar verilen süre içinde sözleşme imzalanmadığı takdirde ihalenin iptal edileceği davacıya bildirilmiş olmakla birlikte, 31.7.2017 tarihine kadar verilen süre de geçtiği halde ihale iptal edilmemiş olup, TCDD tarafından gönderilecek görüşün sonucuna da bağlandığı, ayrıca taşınmazın mevcut hali ile devir-tesliminin yapılamayacağı, ancak üzerinde faaliyet gösteren tüm işletmeler tahliye edildikten sonra devri mümkün hale geleceği için taraflar arasında satış sözleşmesi imzalanabileceğinden, davacı şirket yönünden haklı beklenti olacağı sonucuna varılmıştır.
Nitekim, …’nın …’a hitaben gönderdiği 1.2.2017 tarih ve 661 sayılı yazısında yer aldığı üzere, İhale Şartnamesi ile taşınmazın üzerinde faaliyet gösteren tüm işletmelerin tahliyesinden sonra devir teslim edileceğine yönelik olarak …’a yükümlülük getirildiği, TCDD tarafından da taşınmaz üzerinde faaliyet gösteren mevcut işletmenin tahliyesi suretiyle taşınmazın devir teslimine izin verilmediği, dolayısıyla devir ve teslime şartlı izin verilmesi karşısında, şirketin yükümlülüğünü taşınmazı boş teslim etmek suretiyle yerine getirmesi gerektiği bildirilmiş ve satış sözleşmesinin imzalanabilmesi için gerekli olan bu devir şartının oluşmasını teminen alıcıya, idareden kaynaklanan sebeplerle İhale Şartnamesinin 13.2 maddesi uygulanmamak suretiyle (ek süre için yatırılması gereken teminat tutarı da istenmeksizin) ikinci kez ek süre verilmesi gerektiği yolunda görüş verilmiştir.
Özetle, İhale Şartnamesinin 18.3.5 maddesinin aradığı şekilde üzerinde faaliyet gösteren tüm işletmeler tahliye edilmediği için taraflar arasında sözleşme imzalamak suretiyle devir ve teslimi yapılamayan taşınmazın özelleştirme işlemlerinin 12.6.2012 tarih ve 2012/80 sayılı ÖYK kararı gereğince iki yıl içinde tamamlanacağı, dolayısıyla bu süre içinde davacı şirket ile sözleşme imzalanmak suretiyle devir ve teslimi yapılabilecek duruma davalı idare tarafından getirilmesi gerektiği ve özelleştirme ihalesi yapılan taşınmaz üzerindeki işgalin tahliyesinin, İhale Şartnamesinin 18.3.5 maddesi gereğince bizzat davalının sorumluluğunda olduğu açıktır.
Bu aşamada, ihale edilen taşınmazın devir ve tesliminin, idareden kaynaklanan nedenlerle gerek davacının talepleri üzerine ve gerekse idarenin kendiliğinden verdiği bütün ek sürelere rağmen gerçekleştirilemediği görülmektedir. Davacıya ihale suretiyle satılmış taşınmazın işgalden arındırılıp devir-teslimi gerekirken, taşınmazın mevcut hali ile devir-teslimi mümkün olmadığı için sözleşme imzalanabilmesi için gerekli koşulların da yerine getirilmediği gözetilmeksizin davacının kusuru olmadığı halde üzerindeki işgalin kaldırılmayacağından bahisle ihalenin iptaline karar verilmesi, haksız ve hukuka aykırıdır.
Öte yandan, …’nın, Devlet Demiryolları İşletmesi Genel Müdürlüğü’ne gönderdiği 28.7.2017 tarih ve 11197 sayılı yazıda, taşınmazın satış sözleşmesinin imzalanması için verilen sürenin 31.7.2017 tarihinde bittiği ve yeniden ek süre verilmesinin düşünüldüğü belirtilmiş ve alıcıya devrinin yaklaşık 2 yılı bulacağı, devir işlemine kadar geçecek süre zarfında taşınmazın değer kazanması nedeniyle satış gelirinin düşük kalacağı göz önünde bulundurularak özelleştirme ihalesinin iptal edilip edilmemesi konusundaki TCDD’nin değerlendirilmesi sorulmuştur.
Devlet Demiryolları İşletmesi Genel Müdürlüğü’nün …’na cevaben gönderdiği 11.10.2017 tarihli yazısında da; … Projesi kapsamında kullanılmak üzere yüklenicinin merkez şantiye ofisinin bulunduğu gerekçesiyle ihalesi yapılan dava konusu taşınmazın tahliyesinin uygun görülmemesi nedeniyle 2 yıl sonra teslim edilmek üzere davacıya devir işleminin yapılmasının uygun olacağının 12.7.2016 tarih ve 358057 sayılı yazı ile bildirildiği belirtilmiş ve taşınmazın değerinin tespiti amacıyla hazırlanmış ekspertiz raporuna göre … TL bedelle 20.5.2015 tarihinde ihale edilen taşınmazın arsa değerinin bugün itibariyle …TL olarak belirlendiği ve ihalenin iptal edilip ivedi şekilde yeniden ihaleye çıkılmasının uygun olacağı şeklinde görüş verilmiştir.
Olayda, taşınmazın ihalesi üzerinden iki yıl geçmesi, bu süre içinde fiyatların yükselmesi, üzerindeki şantiye tahliyesinin ne kadar zamanda yapılabileceğinin kestirilememesi ve alıcının taşınmazı mevcut hali ile almaya zorlanamayacağı nedeniyle ihale iptal edilmiştir. Ancak İhale Şartnamesinin 14.2 maddesinde görüleceği üzere, ihale bedelinin asgari % 20’sinin sözleşme tarihinde peşin olarak ödeneceği, vadeye bırakılan tutarın da en çok 48 ayda ve eşit taksitlerle vadeye bağlandığı ve vadeye bağlanan tutarına da sözleşmenin imza tarihinden itibaren yıllık % 10 oranında basit faiz uygulanacağı görülmekte olup, ihale bedeli idareye zaten sözleşme tarihinden itibaren 5 yıl içinde ödenecektir. Bu itibarla, taşınmazın süreç içinde değer kazanmış olmasının; üzerindeki kullanım devam ettiğinden dolayı davacı şirkete devri yapılamayan taşınmazın satış sözleşmesi imzalanmadığından bahisle ihalenin iptaline, hukuken haklı ve geçerli bir gerekçe olamayacağı sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, özelleştirme ihalesi yapılmış taşınmazın devir işlemi, İhale Şartnamesinin 18.3.5 maddesi gereğince sözleşmenin ayrılmaz bir parçası olup, satış sözleşmesinin, satışın yanı sıra taşınmazın alıcıya devrine de ilişkin olarak imzalanacak sözleşmeyi ifade ettiği ve üzerinde faaliyet gösteren tüm işletmeler tahliye edildikten sonra davacıya devrinin yapılabileceği dikkate alındığında, özelleştirme ihalesi davacı şirket adına yapılmış taşınmaz üzerindeki mevcut kullanımın; satış sözleşmesi yapılmasına engel nitelikte olduğu ve İhale Şartnamesi ile taşınmaz üzerinde faaliyet gösteren tüm işletmelerin tahliyesinden sonra devir-teslim edileceğine yönelik olarak …’a yükümlülük getirildiği anlaşıldığından, bu aşamada ihalenin iptali yolundaki dava konusu işlemin hukuka ve hakkaniyete aykırılığı nedeniyle iptaline karar verilmesi gerektiği düşünülmüştür.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, duruşma için taraflara önceden bildirilmiş bulunan 26.06.2018 tarihinde, davacı vekili … ve davalı vekili Av. …’nın geldikleri, davalı vekilinin gelmediği, Danıştay Savcısı’nın hazır olduğu görülmekle, açık duruşmaya başlandı. Taraflara usulüne uygun olarak söz verilerek dinlendikten ve Danıştay Savcısı’nın düşüncesi alındıktan sonra taraflara son kez söz verilip, duruşma tamamlandı. Dava dosyası incelenip, gereği görüşüldü:
Dava, … …) Genel Müdürlüğü’nün 27.10.2017 tarih ve 63705446-100.14-750 sayılı yazısıyla bildirilen, … ili, … ilçesi, … Mahallesi, … ada, … nolu parseldeki (eski … ada, … nolu parsel) taşınmazın özelleştirilmesine yönelik satış ihalesinin iptaline ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
Davalı …’nın davanın süresinde açılmadığına ilişkin itirazı geçerli görülmeyerek esasın incelenmesine geçildi:
4046 sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanun’un “Amaç ve Kapsam” başlıklı 1. maddesinin işlem tarihindeki (A) fıkrasında, bu Kanun’un amacının, bu maddede sayılan kuruluşların ekonomide verimlilik artışı ve kamu giderlerinde azalma sağlamak için özelleştirilmesine ilişkin esasları düzenlemek olduğu; 2. maddesinde, özelleştirme uygulamalarında esas alınacak ilkeler düzenlenerek, son fıkrasında, belirtilen amaç ve ilkeler doğrultusunda alınacak kararlardaki önceliklerin ve bunların tâbi olacağı özelleştirme uygulamalarına ilişkin esas ve usullerin, kuruluşların nitelikleri ve ülke ekonomisinin gerektirdiği şartlar da dikkate alınarak Özelleştirme Yüksek Kurulu’nca (ÖYK) belirleneceği; 3. maddesinde, kuruluşların, satış, kiralama, işletme hakkı devri, mülkiyetin gayri ayni hakların tesisi ve işin gereğine uygun sair hukukî tasarruflar ile devredilmelerine ilişkin özelleştirme yöntemlerinden hangisi ile özelleştirileceğini belirlemenin, özelleştirme programına alınan kuruluşların “satış, kiralama, işletme hakkı devri, mülkiyetin gayri ayni haklarının tesisi ve işin gereğine uygun sair hukuki tasarruflarla gerçek ve/veya özel hukuk tüzel kişilerine devredilmesi” yöntemleriyle yapılan ihaleler sonucunda ihale komisyonlarınca verilen nihai kararları onaylamanın ÖYK’nın görevleri arasında olduğu belirtilmiştir.
4046 sayılı Kanun’un “Özelleştirme Yöntemleri, Değer Tespiti, İhale Yöntemleri” başlıklı 18. maddesinde, özelleştirme programına alınan kuruluşların değer tespiti çalışmalarının bu Kanuna göre idarece oluşturulan değer tespit komisyonları tarafından ve ihale işlemlerinin de bu Kanuna göre oluşturulan ihale komisyonları tarafından yürütüleceği belirtilerek komisyonun oluşumu, çalışması ve görevleri düzenlenmiş; 37. maddesinde ise, bu Kanun hükümleri gereğince yapılacak uygulamalar ile ihale usullerine ilişkin esasların, idarece çıkarılacak yönetmelikle belirleneceği kurala bağlanmıştır.
Özelleştirme Uygulamalarında Değer Tespiti ve İhale Yönetmeliği’nin (Yönetmelik) 3. maddesinin (g) bendinde, ihale şartnamesinin, ihale konusu işin genel ve özel şartlarına ilişkin belge olduğu; 10. maddesinde, ihale şartnamesinin, ihale üzerinde kalan tarafından sözleşme imzalanmaması veya idarece belirlenecek miktarda kesin teminat verilmemesi veya diğer yükümlülüklerin yerine getirilmemesi hâlinde geçici teminatın irat kaydedileceği ve gerekli görülen diğer hususları içereceği; 19. maddesinde ise, ihale sonuçlarının onaylanmasından sonra idare tarafından süre belirtilmek suretiyle sözleşme imzalanması hususunda ihale üzerinde kalan teklif sahibine yazılı bildirimde bulunulacağı, idarece uygun görülmesi hâlinde bir defaya mahsus olmak üzere ek süre verilebileceği, idareden kaynaklanan sebeplerle, verilen süre içerisinde sözleşmenin imzalanamaması durumunda, birden fazla ek süre verilebileceği, idarece verilen süre içerisinde ihale üzerinde kalan tarafından istenilen teminatın verilmemesi, diğer yükümlülüklerin yerine getirilmemesi ve sözleşme imzalanmaması hâlinde alınan teminatların idare lehine irat kaydedileceği ve kararda yer alması hâlinde diğer teklif sahiplerine sırası ile aynı usulün uygulanacağı belirtilmiştir.
“… İli … İlçesi … Mahallesi … Ada … Parselde Kayıtlı Taşınmazın Satış Yöntemiyle Özelleştirilmesine İlişkin İhale Şartnamesi”nin 4. maddesinde, teklif sahibince, son teklif verme tarihinden önce taşınmazın yerinde incelenmesinin esas olduğu, teklif sahibinin ihalenin her aşamasında ve sözleşmenin imza tarihi itibarıyla taşınmaz hakkında tam bilgi sahibi olduğunun kabul edildiği, teklif sahibi/alıcının ihale ilanı ve şartnamedeki hükümleri aynen kabul etmiş sayıldığı; 16.1. maddesinde, taşınmazın yüzölçümünün tapu kaydında belirtilen miktardan eksik olduğu veya taşınmazın tecavüzlü bulunduğu veya başka bir gerekçeyle idareden, şirketten ve/veya Kurum’dan herhangi bir talepte bulunulmayacağının, 16.3. maddesinde, ihaleye teklif verilen ve sözleşme imzalanan tarihler itibarıyla taşınmazın mevcut fiziki durumunun önceden görülüp, ilgili mercilerden her türlü bilgi ve belgeyi alarak, tapu kayıtları, imar durumları, muhdesatlar vb. incelenerek, her türlü bilgi ve belgeyi bilerek teklif verilmiş olunduğunun ve sözleşmenin imzalanacağının teklif sahibi ve/veya alıcı tarafından kabul, beyan ve taahhüt edildiği; 18. maddesinde, taşınmaz devrinin idare veya ÖYK kararına istinaden gerçekleştirileceği, söz konusu kararın çıkmaması, gecikerek çıkması veya başka bir nedenle taşınmazın alıcıya devrinin gecikmesi veya yapılamaması sebebiyle alıcının idare, şirket veya Kurum’dan hiçbir zarar, ziyan talebinde bulunamayacağı, 18.1. maddesinde, sözleşme imzalanmak suretiyle devir ve teslimin gerçekleştirileceği; 18.3.5. maddesinde, talebin şirket tarafından onaylanmasının şart olduğu, taşınmazın alıcıya devir işlemine, ihale bedelinin tamamının veya peşin kısımının ödenerek, bakiyesi için gerekli teminatın verilmesi ve sözleşmenin imzalanmasını müteakip başlanacağı, taşınmazın şirket veya Kurum tarafından alıcıya “olduğu şekli ile bulunduğu yerde” prensibi çerçevesinde, konulmuş ve konulacak tüm takyidatlarla birlikte üzerinde faaliyet gösteren tüm işletmeler tahliye edildikten sonra devir ve teslim edileceği; 20. maddesinde, şirketin (…) ihale işlemlerini 4046 sayılı Kanun çerçevesinde yürüttüğü, ihalenin 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’na tâbi olmadığı, şirketin ihaleyi yapıp yapmamakta veya dilediğine yapmakta serbest olduğu belirtilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, 12.06.2012 tarih ve … sayılı ÖYK kararı ile … ili, … ilçesi, … Mahallesi, … ada, … nolu parseldeki (eski … ada, … nolu parsel) 11.121,00 m2 yüzölçümlü taşınmazın özelleştirme kapsam ve programına alınmasına, taşınmazın satış yöntemiyle özelleştirilmesine, satışın “varlık satışı” suretiyle gerçekleştirilmesine, özelleştirme işlemleri tamamlanıncaya kadar taşınmazın her türlü bakım, onarım ve işletilmesi ile bu taşınmazdan doğan her türlü yükümlülüğün ve işletilmesinden elde edilecek gelirin TCDD Genel Müdürlüğü’ne bırakılmasına karar verildiği; 05.06.2012 tarih ve 605 sayılı Başkanlık Makamı Oluru ile, söz konusu taşınmazın …’a bedelsiz olarak devredilmesine, devirle ilgili her türlü işlemin ilgili mevzuat çerçevesinde … tarafından yerine getirilmesine, taşınmazın değerinin tespit edilmesi amacıyla değer tespit komisyonu ve ihale işlemlerini yürütmek üzere ihale komisyonu oluşturulması ve ihalenin tamamlanarak sonuçlarının sunulması kaydıyla … Yönetim Kurulu’na yetki verilmesine karar verildiği; söz konusu taşınmazın satış için pazarlık usulü ile ve ihale komisyonunca gerekli görülmesi hâlinde açık artırma suretiyle sonuçlandırılabilecek şekilde ihaleye çıkarıldığı, 08.06.2015 tarih ve … sayılı ihale komisyonu kararıyla, taşınmazın …-TL bedel ile en yüksek teklifi veren davacı şirket üzerinde bırakılmasına, şirketin satış sözleşmesini imzalamaktan imtina etmesi veya diğer yükümlülüklerini yerine getirmemesi hâlinde geçici teminatının irat kaydedilerek ihalenin iptal edilmesine karar verildiği, 03.11.2015 tarih ve 2015/84 sayılı ÖYK kararı ile ihale komisyonu kararının onaylanarak bu karar çerçevesinde satış sözleşmesinin imzalanması ve karar gereklerinin yerine getirilmesi hususunda …’ın yetkili kılınmasına karar verildiği, bunun üzerine davalı … Genel Müdürlüğü’nün 22.08.2016 tarih ve 63705446-100.14-554 sayılı yazısıyla; davacı şirketle sözleşme yapılması ve anılan taşınmazın devredilebilmesini teminen, İhale Şartnamesi’nin 18. maddesi kapsamında taşınmaz üzerinde bulunan işletmelerin tahliyesine ilişkin olarak (ÖİB)’na TCDD nezdinde başvurulmasının talep edildiğinin, ÖİB tarafından verilen cevapta, TCDD’nin 12.07.2016 tarih ve 358057 sayılı yazısıyla, … Projesi inşaatı çalışmalarında kullanılmak üzere … yüklenicisine teslim edilen alan üzerinde yüklenicinin merkez şantiye ofisinin bulunduğu ve bu ofisin kaldırılmasının … Projesi’ne ilave maliyet ve süre getireceğinden tahliye işleminin uygun görülmediği ve alanın 2 yıl sonra teslim edilmek üzere devir işlemlerinin yapılmasının uygun olacağının bildirildiğinin belirtildiği, bu kapsamda anılan taşınmazın TCDD’nin talebine uygun olarak teslim alınmasının kabul edilmesi hâlinde satış sözleşmesinin imzalanacağı, aksi hâlde ihalenin iptal edilerek ihaleye katılabilmek için verilen …-TL tutarındaki teminatın iade edileceğinin, bu nedenle taşınmazın TCDD’nin talebine uygun olarak teslim alınıp alınmayacağının bildirilmesi, alınmak istenmesi hâlinde sözleşme imzalanarak taşınmazın devir tesliminin yapılabilmesi için fiyat teklifi olarak taahhüt edilen bedelin, ödeme planı yazılı olarak en geç 23.09.2016 saat 18:00’a kadar belirtilen adreslerine gönderilmesi, ödemeye ilişkin banka dekontu, vadeli ödeme hâlinde taksit ödemelerine ilişkin kesin teminat mektubu/mektupları ile birlikte sözleşme imzalamak üzere en geç 30.09.2016 tarihi saat 18:00’a kadar adreslerinde bulunulmasının davacı şirkete bildirildiği; davacı şirketin 23.09.2016 tarihli yazısıyla değerlendirme ve finansal çalışmalarının devam ettiği gerekçesiyle sözleşme imzalanması için verilen sürenin 2017 yılının Ocak ayı sonuna kadar uzatılmasının davalı idareden talep edildiği, 26.09.2016 tarih ve 634 sayılı yazıyla verilen cevabî yazıda İhale Şartnamesi’nin 13. maddesi kapsamında, …-TL tutarındaki ek geçici teminatın 30.09.2016 mesai bitimine kadar sunulması hâlinde Özelleştirme Uygulamaları İhale Yönetmeliği’nin 19. maddesi kapsamında bir defaya mahsus olmak üzere ek süre verilmesinin uygun görüldüğünün bildirildiği, davacı şirketin 13.01.2017 tarihli yazısıyla taşınmaz üzerinde yapılan … Projesi’nin inşasının 2 yıl daha devam edeceğinin bildirildiği ve bu süre zarfında taşınmazın kendilerine teslim edilmesi mümkün olmadığından sözleşme imzalamak için verilen sürenin 2017 Mayıs ayı sonuna kadar uzatılmasının davalı idareden talep edilerek, ihale bedelinin …-TL’lik kısmının ise 2017 yılının Ocak ayı sonuna kadar ödeneceğinin belirtilmesi üzerine, … tarafından verilen 31.01.2017 tarih ve 81 sayılı cevabi yazıyla ikinci kez ek süre verilmesinin uygun bulunarak sözleşme imzalamak için en geç 30.06.2017 tarihi saat:18:00’a kadar hazır bulunulması gerektiğinin davacı şirkete bildirildiği, sözleşmenin imzalanması için davacıya verilen ek sürenin bitmesinden sonra …’ın 07.07.2018 tarih ve 438 sayılı yazısıyla ikinci kez verilen ek sürenin 31.07.2017 tarihi saat:18:00’a kadar uzatıldığı, bu tarihe kadar sözleşmeyi imzalamak için hazır bulunulması, aksi takdirde ihalenin iptal edileceğinin davacı şirkete bildirildiği, 31.07.2017 tarihli ve 475 sayılı … yazısıyla da 31.07.2017 tarihine kadar ek süre verildiği, ancak ihalenin iptaline ilişkin TCDD’nin görüşünün beklendiği, görüşün gelmesi durumunda davacıya bilgi verileceğinin bildirildiği, dava konusu 27.10.2017 tarih ve 750 sayılı … yazısıyla taşınmaz ihalesinin, iptal edildiği, geçici ve ek geçici teminatlarının iade edildiğinin davacı şirkete bildirilmesi üzerine işbu işlemin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Bu bağlamda, davalı … tarafından davacıya gönderilen 22.08.2016 tarih ve 554 sayılı yazı ile ihaleye konu taşınmazın iki yıl sonra devir ve teslim edilmesinin kabul edilmemesi hâlinde ihalenin iptal edilerek teminatların iade edileceğinin, kabul edilmesi hâlinde ise satış sözleşmesinin 30.09.2016 tarihine kadar imzalanmasının bildirildiği; öte yandan, ihale şartnamesi hükümleri de dikkate alındığında, teklif sahibince, son teklif verme tarihinden önce taşınmazın yerinde incelenmesinin esas olduğu, teklif sahibinin ihalenin her aşamasında ve sözleşmenin imza tarihi itibarıyla taşınmaz hakkında tam bilgi sahibi olduğunun kabul edildiği, alıcının ihale ilanı ve şartnamedeki hükümleri aynen kabul etmiş sayıldığı, sözleşme imzalandıktan sonra devir ve teslim işlemlerinin gerçekleştirileceği, başka bir ifadeyle devir ve teslimin sözleşmenin imzalanması aşamasından ayrı ve sonra gerçekleşecek bir aşama olduğu, devir ve teslimin gerçekleştirilememesinin sözleşmenin imzalanmasına engel bir durum oluşturmayacağı açıktır.
Bu itibarla, davalı …’ın 22.08.2016 tarihli yazısı ile davacının sözleşme imzalamaya davet edildiği, ancak davacı tarafından ek süre talepleriyle sözleşme imzalama tarihinin ertelenmesinin talep edildiği, anılan yazıda taşınmazın iki yıl sonra devir ve tesliminin yapılmasının kabul edilmemesi hâlinde ihalenin iptal edileceğinin de davacıya bildirildiği görüldüğünden, davacı tarafından sözleşmeye davet yazısı uyarınca en geç 30.09.2016 tarihinde imzalanması gereken sözleşmenin 31.07.2017 tarihine kadar olan süreçte imzalanmadığı da dikkate alındığında, ihalenin iptaline ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, DAVANIN REDDİNE, ayrıntısı aşağıda gösterilen ve davacı tarafından yapılan toplam …-TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca toplam …-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak …-TL’sinin davalı …’ye, …-TL’sinin ise davalı ‘na verilmesine, posta giderleri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine, kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’na temyiz yolu açık olmak üzere, 26.06.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.