Danıştay Kararı 13. Daire 2017/2762 E. 2020/767 K. 05.03.2020 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2017/2762 E.  ,  2020/767 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2017/2762
Karar No:2020/767

TEMYİZ EDENLER : 1. (DAVALI) …
VEKİLLERİ : Av. …
2. (DAVACI) …
VEKİLLERİ : Av. …
KARŞI TARAF
(DAVACI YANINDA MÜDAHİL : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN_KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı Banka tarafından ödenen ve davalı idarece ihtirazi kayıtla tazmin edilen …-TL’lik tutarın, Fon’un söz konusu meblağdan sorumlu tutulmasının yerinde olmadığı gerekçesiyle ödenen tutarın iadesinin sağlanmasına yönelik olarak alınan … tarihli … sayılı Fon Kurulu kararı ile, bu karara dayanılarak tesis edilen ve … tarihi itibariyle ödenen … TL’nin (7) gün içinde ödenmesi gerektiğine ilişkin 06/02/2013 günlü 0461 sayılı işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; Dairemizin 21/10/2014 tarih ve E:2014/1377, K:2014/3182 sayılı bozma kararına uyularak, uyuşmazlık konusu hisse devir sözleşmesinin özel hukuk sözleşmesi niteliğinde olduğu, Fon Kurulu tarafından alınan … tarih ve … sayılı kararın ve bu kararın uygulanması bakımından tesis edilen … tarih ve … sayılı işlemin anılan özel hukuk sözleşmesinin uygulanması bağlamında tesis edildiği, dava konusu işlemlerin tesis edilmesinden sonra davacı hakkında 6183 sayılı Kanun’un uygulanmasına ilişkin herhangi bir cebri takip işlemi yapılmadığı, buna karşın bu işlemlerden sonra davacı hakkında 2004 sayılı Kanun uyarınca icra dairesi aracılığıyla ilamsız takip yolu işletilmek suretiyle ödeme emri gönderildiği hususları dikkate alındığında, özel hukuk sözleşmesinin uygulanması bağlamında tarafların eşitliği ilkesi çerçevesinde tesis edilen ve tek taraflı bir kamusal üstünlük ve ayrıcalık taşımayan dava konusu işlemlerin iptali istemiyle açılan davanın görüm ve çözümünde adli yargı yerleri görevli olduğundan, davanın görev yönünden reddi gerektiği kanaatine varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, davanın görev yönünden reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu ve davanın esastan reddedilmesi gerektiği, davacı tarafından, davanın idari yargının görev alanına girdiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının ve davalının temyiz istemlerinin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 05/03/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.