Danıştay Kararı 13. Daire 2017/2443 E. 2019/4276 K. 12.12.2019 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2017/2443 E.  ,  2019/4276 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2017/2443
Karar No : 2019/4276

DAVACI: … Anonim Şirketi
VEKİLİ: …
DAVALI: Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu
VEKİLİ: …

DAVANIN KONUSU:
Davacı şirketin, depolama lisansı kapsamındaki tesisine akaryakıt taşıyan gemiden alınan numunelerin akredite laboratuvar analizinde teknik düzenlemelere aykırı olduğunun tespit edildiği ve bu fiilin 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu’nun 4. maddesinin dördüncü fıkrasının (ı) bendine aykırı olduğundan bahisle, anılan Kanun’un 19. maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinin (3) numaralı alt bendi ile aynı maddenin altıncı fıkrası uyarınca …-TL idarî para cezası verilmesine ilişkin 17/09/2009 tarih ve … sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (Kurul) kararının iptali istenilmektedir.

DAVACININ İDDİALARI :
Akaryakıtın lisanslarına kayıtlı gemi vasıtasıyla … Rafinerisi’nden alındığı, gemilerinin mühürlendiği ve mühürleri bozulmadan … limanındaki depolama tesisine teslim edildiği, burada yapılan ölçümde teknik düzenlemelere aykırı sonuç çıkmasının kendilerinden kaynaklanmadığı, … Rafinerisinin akaryakıtında sıkıntı olduğu, bu akaryakıtın iadesi için … ‘a başvurulduğu, işlemin iptali gerektiği ileri sürülmektedir.

DAVALININ SAVUNMASI :
Davacıya ait akaryakıt taşıyan gemiden alınan numuneler üzerinde yaptırılan analizde ürünlerin teknik düzenlemelere aykırı sonuç verdiği, işlemin yerinde olduğu, davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NIN DÜŞÜNCESİ :
Davanın reddi gerektiği düşünülmektedir.

DANIŞTAY SAVCISI BERRİN KARINCA’NIN DÜŞÜNCESİ :
Davacı şirketin, depolama lisansı kapsamındaki tesisine akaryakıt taşıyan gemiden alınan numunelerin akredite laboratuvar analizinde teknik düzenlemelere aykırı olduğu tespit edildiğinden, 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu’nun 4. maddesinin dördüncü fıkrasının (ı) bendinin ihlali nedeniyle anılan Kanun’un 19. maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinin (3)
numaralı alt bendi ve aynı maddenin altıncı fıkrası uyarınca idari para cezası verilmesine ilişkin 17/09/2009 günlü, … sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu kararının iptali istenilmektedir.
Dosyanın incelenmesinden, … Ulusal Metroloji Enstitüsü’nün 14/07/2009 tarihli, 1536 sayılı yazısında; … A.Ş rafinerisinden … gemisine yüklenen kırsal motorinden alınan numunelerin referans cihaz ile yapılan ölçümünde ulusal marker değerinin %100 olduğu ve geçerli çıktığının belirtildiği, bu tespitin … Sulh Ceza Mahkemesi’nin … tarihli, Değişik İş No: … sayılı kararıyla da ortaya konulduğu, ancak gemiye yüklenen akaryakıtın teknik düzenlemelere uygunluğu yönünden bir değerlendirme yapılmadığı, öte yandan, geminin hiç durmadan ve mühürler bozulmadan ulaştığı … Limanı tesislerinde gemiden 20/02/2009 ve 23/02/2009 tarihlerinde alınan akaryakıt numunelerinin, akredite laboratuvarda yapılan analizi sonucu ulusal marker seviyesi geçerli olmakla birlikte, teknik düzenlemelere uygun olmadığının saptandığı anlaşılmıştır.
Bu nedenle, davacı şirkete teknik düzenlemelere aykırılık nedeniyle idari para cezası verilmesine ilişkin Kurul kararının mevzuata uygun olduğu ve davanın reddine karar verilmesi gerektiği düşünülmüştür.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesince, Dairemizin dava konusu Kurul kararının iptali yolundaki 29/05/2012 tarih ve E:2009/7206, K:2012/1332 sayılı kararının Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun 11/06/2015 tarih ve E:2013/195, K:2015/2618 sayılı kararıyla bozulması üzerine işin gereği yeniden görüşüldü:

MADDİ OLAY VE HUKUKİ SÜREÇ:
28/06/2006 tarihli depolama lisansı sahibi davacı şirkete ait akaryakıtı taşıyan … adlı geminin 4 numaralı iskele ve sancak tanklarından 20/02/2009 ve 23/02/2009 tarihlerinde yapılan denetimde akaryakıt numuneleri alınmıştır.
Alınan numuneler 24/02/2009 ve 25/02/2009 tarihlerinde … Petrol Araştırma Merkezi ne teslim edilmiş, bu numunelerin 24/02/2009 tarihinde analizine başlanarak 26/02/2009 tarihinde bitirilmiştir.
Analiz sonucunda alınan numunelerin ulusal marker seviyesi geçerli olmakla birlikte, “su değerleri” ve “soğuk filtre tıkanma noktası” parametleri açısından teknik düzenlemelere aykırı olduğu rapora bağlanmıştır.
Bu raporlar esas alınarak ve 26/03/2008 tarihinde işlenen benzer fiil nedeniyle tekerrür hükümleri uygulanmak suretiyle dava konusu işlem tesis edilmiştir.
Bu işlemin iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır.

İNCELEME VE GEREKÇE:
ESAS YÖNÜNDEN:
Dairemizin dava konusu Kurul kararının iptali yolundaki 29/05/2012 tarih ve E:2009/7206, K:2012/1332 sayılı kararına karşı davalı idare tarafından temyiz isteminde bulunulması üzerine, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun 11/06/2015 tarih ve E:2013/195, K:2015/2618 sayılı kararı ile;
“5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu’nun “Lisans Sahiplerinin Temel Hak ve Yükümlülükleri” başlıklı 4. maddesinin dördüncü fıkrasının (ı) bendinde, bu Kanuna göre faaliyette bulunanların; piyasa faaliyetlerinde, Kurul’un belirleyeceği teknik düzenlemelere uygun akaryakıt sağlamakla yükümlü oldukları vurgulanmış; “Ulusal Marker” başlıklı 18. maddesinin dördüncü fıkrasında, numunelerde yapılacak testlerde ulusal markerin gerektiği şart ve seviyede bulunmadığı ve alınan numunelerin laboratuvar analizi ile teknik düzenlenmelere uymadığı tespit edildiğinde 19. madde hükümlerinin uygulanacağı düzenlenmiş; 19. maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendinin (4) numaralı alt bendinde, 18. madde hükümlerinin ihlâli halinde, sorumlularına altıyüzbin Türk Lirası idarî para cezası verileceği kurala bağlanmıştır.
Öte yandan, petrol piyasasına ilişkin faaliyetler kapsamındaki tesislerin ve piyasaya sunulan petrol ve madenî yağın teknik düzenlemelere ve standartlara uygunluğu ile ilgili usul ve esasların belirlenmesi amacıyla çıkarılan ve 10/09/2004 günlü, 25579 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Petrol Piyasasında Uygulanacak Teknik Kriterler Hakkında Yönetmeliğin 5. maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendinde, akaryakıtın teknik düzenlemelere uygun olmasının zorunlu olduğu, (b) bendinde, ürünlerin öncelik sırasıyla TS veya EN standartlarına veya bu standartlar da yoksa, TSE tarafından kabul gören diğer standartlara uygun olmasının esas olduğu belirtilmiş; 7. maddesinin (d) bendinde, lisans sahiplerinin akaryakıtı teknik düzenlemelere uygun olarak arz etmekle yükümlü oldukları, (f) bendinde ise, numunelerde yapılacak testlerde, ulusal markerin Kurumca belirlenen şart ve seviyede bulunmadığı ve alınan numunelerin laboratuvar analizi ile teknik düzenlemelere uymadığı tespit edildiğinde ilgili mevzuat hükümlerinin uygulanacağı ifade edilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, … Ulusal Metroloji Enstitüsü’nün 14/07/2009 tarihli, 1536 sayılı yazısında 15/02/2009 tarihinde … A. Ş. rafinerisinden … gemisine yüklenen kırsal motorinden alınan numuneler sonucunda referans cihaz ile yapılan ölçümde ulusal marker değerinin %100 olduğu ve geçerli çıktığının belirtildiği, aynı hususun … Sulh Ceza Mahkemesi’nin … tarihli, Değişik İş No: … sayılı kararıyla da ortaya konulduğu anlaşılmakta ise de, yükleme sırasında yalnızca ulusal marker yönünden bir değerlendirme yapılmakla yetinildiği, gemiye yüklenen akaryakıtın teknik düzenlemelere uygunluğu yönünden bir değerlendirme yapılmadığı, öte yandan, geminin hiç durmadan ve mühürler bozulmadan ulaştığı … Limanı tesislerinde gemiden 20/02/2009 ve 23/02/2009 tarihlerinde alınan akaryakıt numunelerinin, akredite laboratuvarda yapılan analizi sonucu ulusal marker seviyesi geçerli olmakla birlikte, teknik düzenlemelere uygun olmadığının saptanması karşısında, davacıya teknik düzenlemelere aykırılık nedeniyle idari para cezası verilmesine ilişkin Kurul kararında hukuka aykırılık bulunmamaktadır.” gerekçesiyle davalı idarenin temyiz istemi kabul edilerek Dairemizin anılan kararının bozulmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 46. maddesinin birinci fıkrasında, Danıştay dava dairelerinin nihaî kararlarının Danıştay’da temyiz edilebileceği; 2575 sayılı Danıştay Kanunu’nun 38. maddesinde, İdari Dava Daireleri Kurulu’nun, idari dava dairelerinden ilk derece mahkemesi olarak verilen kararları temyizen inceleyeceği; 2577 sayılı Kanun’un 49/4. ve 50. maddelerinde, Danıştay İdari ve Vergi Dava Daireleri Kurulu kararlarına uyulmasının zorunlu olduğu kurala bağlanmış, Danıştay dava dairelerine ısrar imkânı tanınmamıştır.
Aktarılan kanun hükümlerine göre, Danıştay dava dairelerince ilk derece mahkemesi olarak verilen kararların Danıştay İdari ve Vergi Dava Daireleri Kurullarınca bozulması hâlinde Danıştay dava dairelerine ısrar imkânı tanınmadığından, bozma kararına uyularak İdari Dava Daireleri Kurulu kararında belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi gerekmektedir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVANIN REDDİNE,
2. Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam …-TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca …-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra taraflara iadesine,
5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’na temyiz yolu açık olmak üzere, 12/12/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.