Danıştay Kararı 13. Daire 2017/1842 E. 2020/409 K. 11.02.2020 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2017/1842 E.  ,  2020/409 K.Bilgi formu düzenleme yükümlülüğü, borsa, karar verilmesine yer olmadığına
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2017/1842
Karar No : 2020/409

DAVACI : …
VEKİLLERİ : …
DAVALI : …
VEKİLLERİ : …
DAVANIN KONUSU : (Kurul) tarafından çıkarılarak 22/06/2013 tarih ve 28865 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Pay Tebliği (VII-128.1)’nin “Payları borsada işlem gören ortaklıkların pay sahiplerine yönelik bilgi formu düzenleme yükümlülüğü” başlıklı 27. maddesinin iptali istenilmektedir.
DAVACININ İDDİALARI : Tebliğ ile yapılan düzenlemenin 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’nun amacına aykırı olduğu, piyasanın düzenlenmesinden çok haksız ve hukuka aykırı olarak şirketlerin hakim hissedarlarının hareketlerinin kısıtlanmasının amaçlandığı, yönetim hakimiyetini elinde bulunduran pay sahiplerinin diğer borsa yatırımcılarından farklı olarak dilediği anda dilediği kadar hisseyi satamayacağı, bu durumun adalet ilkesini sarsacak mahiyette olduğu, yönetim kontrolüne sahip ortağın ancak Tebliğ’de belirtilen izin formunun Kurul tarafından onaylanmasıyla arzu ettiği satışı gerçekleştirebileceği, geri dönüşü olmayacak şekilde sürekli olarak değişiklik arz eden borsa piyasasında bu kadar zaman beklenilmesinin kabul edilemeyeceği ve bu durumun etkinlik ilkesine aykırılık arz edeceği, Tebliğ ile yapılan engellemenin serbest piyasa teamüllerine açıkça aykırı olduğu, Kurul’a herhangi bir süre sınırı konulmamasının da ayrı bir hukuka aykırılık oluşturduğu ileri sürülmektedir.
DAVALININ SAVUNMASI : Öncelikle usule ilişkin olarak, davanın süresinde açılmadığı ileri sürülmüş; esasa ilişkin olarak ise, küçük yatırımcıların hak ve menfaatlerinin, yatırım kararlarını etkileyebilecek hususlarda tam, doğru ve zamanında bilgilendirilmeleri suretiyle korunmasının prensipleri olduğu, yatırımcıların yatırım yapacakları şirketin mali durumu, faaliyet konuları, amaçları, hedefleri, projeleri, hakim ortakları, yöneticileri, kapasiteleri gibi pek çok hususta bilgilendirilerek korunmaya çalışıldığı, bilgilendirme sonucunda yatırım kararının iyiliği, riskli olup olmaması yahut kârlılığı hususlarındaki son kararın tam ve eksiksiz bir şekilde bilgilendirilmiş yatırımcıda olmasının sağlanmış olacağı, satış işleminin yasaklanmadığı, satış işlemi hakkında yatırımcıların bilgilendirilmesinin amaçlandığı, bu düzenlemenin amacının yatırımcıların da hakim ortak ya da yönetici ile benzer bir karar verebilmeleri için gerekli zamanı onlara tanınmak olduğu, düzenlemenin piyasanın işleyiş mantığına ve hukuka uygun olduğu savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … DÜŞÜNCESİ : Konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
DANIŞTAY SAVCISI … DÜŞÜNCESİ : Dava; 22/06/2013 tarih ve 28685 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan VII-128.1 No’lu Pay Tebliği’nin “Payları borsada işlem gören ortaklıkların pay sahiplerine yönelik bilgi formu düzenleme yükümlülüğü” başlıklı 27. maddesinin iptali istemiyle açılmıştır.
22/06/2013 tarih ve 28685 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan VII-128.1 No’lu Pay Tebliği’nin “Payları borsada işlem gören ortaklıkların pay sahiplerine yönelik bilgi formu düzenleme yükümlülüğü” başlıklı 27. maddesi, 13/02/2018 tarih ve 30331 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Pay Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ’in 2. maddesiyle yürürlükten kaldırıldığından ve söz konusu düzenlemeye ilişkin herhangi bir bireysel işlem de dava konusu edilmediğinden, davanın konusuz kaldığı açıktır.
Açıklanan nedenlerle, konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesince duruşma için taraflara önceden bildirilen 11/02/2020 tarihinde, davacı vekili ‘… in ve davalı idare vekili … geldikleri, Danıştay Savcısının hazır olduğu görülmekle, açık duruşmaya başlandı. Taraflara usulüne uygun olarak söz verilerek dinlendikten ve Danıştay Savcısının düşüncesi alındıktan sonra taraflara son kez söz verilip, duruşma tamamlandı. Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
USUL YÖNÜNDEN:
Davalı idarenin, davanın süresinde açılmadığı yönündeki itirazının incelenmesi:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 7. maddesinin birinci fıkrasında, dava açma süresinin, özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hâllerde Danıştay’da altmış gün olduğu; dördüncü fıkrasında, ilanı gereken düzenleyici işlemlerde dava açma süresinin, ilan tarihini izleyen günden itibaren başlayacağı, ancak bu işlemlerin uygulanması üzerine ilgililerin düzenleyici işlem veya uygulanan işlem yahut her ikisi aleyhine birden dava açabilecekleri; 8. maddesinin 3. fıkrasında, bu Kanun’da yazılı sürelerin bitmesi çalışmaya ara verme zamanına rastlarsa bu sürelerin, ara vermenin sona erdiği günü izleyen tarihten itibaren yedi gün uzamış sayılacağı kurala bağlanmıştır.
09/05/2017 tarih ve 20/701 sayılı Kurul kararıyla; 31/01/2017 tarihinde, … yönetim kontrolüne sahip ortağı davacı şirket tarafından anılan şirketin sermayesinin %10’unu aşan pay satışlarının borsada gerçekleştirilmesi öncesinde Pay Tebliği’nin 27. maddesi uyarınca, Kurulca esasları belirlenen pay satış bilgi formunun düzenlemesi ve bu formun satış öncesinde Kurulca onaylanması zorunlu iken, söz konusu yükümlülüğün yerine getirilmemesi ve bu ihlâlin Piyasa Bozucu Eylemler Tebliği’nin 7. maddesinin 3. fıkrasında piyasa bozucu eylem olarak belirlenmesi nedeniyle 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’nun 104. ve 105. maddeleri uyarınca davacı şirkete …TL idari para cezası uygulanmasına karar verilmiş; söz konusu idari para cezası davacıya 22/05/2017 tarihinde tebliğ edilmiş ve davacı tarafından Kurulca söz konusu idari para cezasına dayanak olarak gösterilen Pay Tebliği’nin 27. maddesinin iptali istemiyle 01/08/2017 tarihinde bakılan dava açılmıştır.
Bu durumda, idari para cezasının tebliği (22/05/2017) tarihinden itibaren 60 gün içinde açılması gereken davanın en geç 21/07/2017 tarihine kadar açılması gerektiği, ancak bu tarihin ara verme zamanına rastlaması nedeniyle dava açma süresinin ara vermenin sona erdiği günü izleyen tarihten itibaren yedi gün uzamış sayılacağı, davanın ara verme zamanı içinde 01/08/2017 tarihinde açıldığı anlaşıldığından, davada süre aşımı bulunmamaktadır.
Bu itibarla, davalı idarenin süre aşımı itirazı geçerli görülmemiştir.
Pay Tebliği (VII-128.1)’nin “Payları borsada işlem gören ortaklıkların pay sahiplerine yönelik bilgi formu düzenleme yükümlülüğü” başlıklı 27. maddesinin incelenmesi:
Dosyanın incelenmesinden, dava konusu Pay Tebliği (VII-128.1)’nin “Payları borsada işlem gören ortaklıkların pay sahiplerine yönelik bilgi formu düzenleme yükümlülüğü” başlıklı 27. maddesinin, 13/02/2018 tarih ve 30331 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Pay Tebliği (VII-128.1)’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (VII-128.1.ç.)’in 2. maddesiyle yürürlükten kaldırıldığı, dolayısıyla davanın konusunun kalmadığı anlaşıldığından, uyuşmazlığın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmamaktadır.
Dava konusu Pay Tebliği’nin 27. maddesiyle, payları borsada işlem gören ortaklıkların herhangi bir on iki aylık dönemde sermayesinin yüzde onunu veya fiili dolaşımdaki paylarının nominal değerinin yüzde ellisini aşan pay satışlarının yönetim kontrolüne sahip ortaklar tarafından borsada gerçekleştirilmesinin planlanması durumunda, ilgili ortaklar tarafından Kurulca esasları belirlenen bilgi formunun düzenlenmesi ve bu formun satış öncesinde Kurulca onaylanmasının zorunlu olduğu yönünde yönetim kontrolüne sahip ortaklara yükümlülük getirildiği, bu düzenlemenin yürürlükten kaldırılmasıyla söz konusu yükümlülüğün tamamen ortadan kalkmış olduğu anlaşıldığından yargılama giderlerinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesi gerekmektedir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. KONUSU KALMAYAN DAVA HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA;
2. Ayrıntısı aşağıda gösterilen …-TL yargılama gideri ile Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen …-TL vekâlet ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine,
3. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
4. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’na temyiz yolu açık olmak üzere, 11/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.