Danıştay Kararı 13. Daire 2017/1499 E. 2017/2278 K. 11.07.2017 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2017/1499 E.  ,  2017/2278 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2017/1499
Karar No : 2017/2278

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı) :
Vekili :
Karşı Taraf (Davalı) :
Vekilleri :
İstemin Özeti : … Bölge İdare Mahkemesi …İdari Dava Dairesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hâkimi ….’nın Düşüncesi : Temyiz isteminin incelenmeksizin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 14. maddesi uyarınca Tetkik Hakimi’nin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
2577 sayılı Kanun’un 6545 sayılı Kanun’un 19. maddesiyle değiştirilen “İstinaf” başlıklı 45. maddesinin birinci fıkrasında, idare ve vergi mahkemelerinin kararlarına karşı, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi, mahkemenin bulunduğu yargı çevresindeki bölge idare mahkemesine, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde istinaf yoluna başvurulabileceği; altıncı fıkrasında, bölge idare mahkemelerinin 46. maddeye göre temyize açık olmayan kararlarının kesin olduğu belirtilmiştir.
2577 sayılı Kanun’un 6545 sayılı Kanun’un 20. maddesiyle değiştirilen “Temyiz” başlıklı 46. maddesinde, “Danıştay dava dairelerinin nihai kararları ile bölge idare mahkemelerinin aşağıda sayılan davalar hakkında verdikleri kararlar, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi Danıştayda, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebilir:
a) Düzenleyici işlemlere karşı açılan iptal davaları.
b) Konusu yüz bin Türk lirasını aşan vergi davaları, tam yargı davaları ve idari işlemler hakkında açılan davalar.
c) Belli bir meslekten, kamu görevinden veya öğrencilik statüsünden çıkarılma sonucunu doğuran işlemlere karşı açılan iptal davaları.
d) Belli bir ticari faaliyetin icrasını süresiz veya otuz gün yahut daha uzun süreyle engelleyen işlemlere karşı açılan iptal davaları.
e) Müşterek kararnameyle yapılan atama, naklen atama ve görevden alma işlemleri ile daire başkanı ve daha üst düzey kamu görevlilerinin atama, naklen atama ve görevden alma işlemleri hakkında açılan iptal davaları.
f) İmar planları, parselasyon işlemlerinden kaynaklanan davalar.
g) Tabiat Varlıklarını Koruma Merkez Komisyonu ve Kültür Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulunca itiraz üzerine verilen kararlar ile 18/11/1983 tarihli ve 2960 sayılı Boğaziçi Kanununun uygulanmasından doğan davalar.
h) Maden, taşocakları, orman, jeotermal kaynaklar ve doğal mineralli sular ile ilgili mevzuatın uygulanmasına ilişkin işlemlere karşı açılan davalar.
ı) Ülke çapında uygulanan öğrenim ya da bir meslek veya sanatın icrası veyahut kamu hizmetine giriş amacıyla yapılan sınavlar hakkında açılan davalar.
i) Liman, kruvaziyer limanı, yat limanı, marina, iskele, rıhtım, akaryakıt ve sıvılaştırılmış petrol gazı boru hattı gibi kıyı tesislerine işletme izni verilmesine ilişkin mevzuatın uygulanmasından doğan davalar.
j) 8/6/1994 tarihli ve 3996 sayılı Bazı Yatırım ve Hizmetlerin Yap-İşlet-Devret Modeli Çerçevesinde Yaptırılması Hakkında Kanunun uygulanmasından ve 16/7/1997 tarihli ve 4283 sayılı Yap-İşlet Modeli ile Elektrik Enerjisi Üretim Tesislerinin Kurulması ve İşletilmesi ile Enerji Satışının Düzenlenmesi Hakkında Kanunun uygulanmasından doğan davalar.
k) 6/6/1985 tarihli ve 3218 sayılı Serbest Bölgeler Kanununun uygulanmasından doğan davalar.
l) 3/7/2005 tarihli ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununun uygulanmasından doğan davalar.
m) Düzenleyici ve denetleyici kurullar tarafından görevli oldukları piyasa veya sektörle ilgili olarak alınan kararlara karşı açılan davalar.” kuralına yer verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, Alaköprü Barajı ve Hidroelektrik Enerji Üretim Tesisi Projesi kapsamında davacı şirket ile, Ankara 58. Noteri’nin 27.05.2013 tarih ve 13397 yevmiye numarası ile onaylı Alaköprü Barajı ve Hidroelektrik Enerji Üretim Tesisinin Su Kullanım Hakkı ve İşletme Esaslarına İlişkin Anlaşma’nın imzalandığı, davacı şirket tarafından 26.05.2015 tarihinde davalı idareye başvurularak, % 87’lik enerji hisse oranı ve sulama hissesi oranlarının (Anamur-Kıbrıs) uzman raporu esas alınarak yeniden tespiti talebinde bulunulduğu, konu ile ilgili değerlendirmelerin devam etmekte olduğuna ilişkin 19.08.2015 tarih ve 546963 sayılı DSİ Genel Müdürlüğü Etüt, Planlama ve Tahsisler Dairesi Başkanlığı işleminin davacıya tebliği üzerine bakılan davanın açıldığı, anılan işlemin iptali istemiyle açılan dava sonucunda … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:.., K:.. sayılı kararı ile Ankara Bölge İdare Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere, davanın reddine karar verildiği; davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine de .. Bölge İdare Mahkemesi .. İdari Dava Dairesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile, Danıştay nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere istinaf başvurusunun reddine karar verildiği; bu kez davacı tarafından .. Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesi kararının bozulması talebi ile temyiz başvurusunda bulunulduğu anlaşılmaktadır.
İstinaf incelemesinden geçtikten sonra temyiz incelemesine tabi tutulacak olan davalar hakkında verilen kararların 2577 sayılı Kanun’un 46. maddesinde tahdidi olarak sayıldığı hususu gözetildiğinde, uyuşmazlık konusu ile imzalanan 27.05.2013 tarih ve 13397 sayılı Alaköprü Barajı ve Hidroelektrik Enerji Üretim Tesisinin Su Kullanım Hakkı ve İşletme Esaslarına İlişkin Anlaşma uyarınca belirlenen %87’lik enerji hisse oranı ve sulama hissesi oranlarının (Anamur-Kıbrıs) uzman raporu esas alınarak yeniden tespiti talebiyle yapılan 26.05.2015 tarihli başvurunun reddine ilişkin 19.08.2015 tarih ve 546963 sayılı işlemin bu kapsamda değerlendirilemeyeceği, başka bir ifadeyle, anılan işlemin iptali talebiyle açılan davanın, 2577 sayılı Kanun’un 46. maddesinde sayılan davalar arasında yer almadığı ve istinaf aşamasının geçmesinden sonra kesinleşeceği açıktır.
Bu durumda, istinaf incelemesi üzerine kesinleşen kararlar aleyhine temyiz isteminde bulunulması hukuken mümkün olmadığından, … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin .. tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenemeyeceği kuşkusuzdur.
Açıklanan nedenlerle, TEMYİZ İSTEMİNİN İNCELENMEKSİZİN REDDİNE, dava dosyasının .. Bölge İdare Mahkemesi.. İdari Dava Dairesi’ne gönderilmesine, 11.07.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.