Danıştay Kararı 13. Daire 2016/562 E. 2019/471 K. 20.02.2019 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2016/562 E.  ,  2019/471 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2016/562
Karar No:2019/471

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : …
VEKİLİ : …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : …
İSTEMİN_KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: … ili, … ilçesi, … Köyü, … mevkiinde bulunan … kaynak suyunun 5 lt/sn’lik kısmının kiralanmasına ilişkin … İl Encümeni’nin 17/04/2008 tarih ve 388 sayılı işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda, Dairemizin 03/04/2014 tarih ve E:2011/4196, K:2014/1291 sayılı bozma kararına uyularak; davacının alabalık tesisi işletilmesi için ihtiyacı olan suya ilişkin olarak … İdare Mahkemesi’nin E:… sayılı dava dosyasında yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporda özetle; DSİ’den temin edilmiş olan verilere göre alandaki … ve … su kaynaklarının birleştiği 1. nolu ortak ölçüm yerindeki 22 yıllık en düşük aylık debi ölçüm değerinin 628 lt/sn olduğu, bunun 20 lt/sn’lik kısmının … Belediyesi’ne verildiği ve geriye yaklaşık 608 lt/sn’lik bir su kaldığı, toplamda 653 lt/sn’lik su kullanımına dayalı olarak projesi onanmış olan davacı şirkete ait tesisin su ihtiyacı için 05/05/1993 tarihli sözleşme ile 400 lt/sn ve 14/07/2006 tarihli sözleşme ile kiralanan 250lt/sn su olmak üzere toplam 650 lt/sn’lik su miktarının … ve … su kaynakları kullanılarak karşılanması hâlinde davacı işletmenin halihazırda 608-650 = – 42 lt/sn’lik bir su eksiğinin bulunduğu, bu nedenle, … kaynak suyunun 5 lt/sn’lik kısmının … adlı kişiye kiralanmasının, davacının anılan kaynaklardan kiraladığı miktarda suyun kullanımını engeller nitelikte olduğu anlaşıldığından dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka aykırı bulunarak işlemin iptaline karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davacı ile aralarında … kaynağından su teminine ilişkin herhangi bir sözleşmenin bulunmadığı, 14/07/2006 tarihli sözleşmeye sehven … ifadesinin yazıldığı, davacının kaynak suyu kullanımına ilişkin sözleşmelerinin … ve … kaynaklarına ilişkin olduğu, anılan sözleşmedeki yanlışlığın düzeltilmesinin noter ihtarıyla davacıya bildirilmesine rağmen gereğinin yerine getirilmediği, bu nedenle 14/07/2006 tarihli sözleşmenin 12/10/2009 tarih ve 17576 sayılı davalı idare işlemiyle feshedildiği, sözleşmeyi tek taraflı fesih haklarının bulunduğu, tesis edilen işlemin hukuka uygun olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, alabalık üretim tesisi ve su ürünleri yetiştiriciliği faaliyeti için projesinde 653 lt/sn su ihtiyacının olduğu, su ihtiyacını kaşılamak amacıyla davalı idareyle sözleşme yapıldığı ve dava konusu edilen … kaynağının tamamının kiralandığı, buna rağmen davalı idarece üçüncü bir şahsa 10 yıllığına mükerrer kiralama yapılmasının hukuka aykırı olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NİN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Dosyanın incelenmesinden, davacı şirket tarafından … ili, … Köyü, … mevkiinde 1994 yılında Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’ndan onaylı projeye dayanılarak alabalık üretim tesisi kurulduğu, anılan tesisin su ihtiyacının … deresinden karşılanması amacıyla davacı ile davalı arasında süresi 05/05/1993 tarihinden başlamak üzere 15 yıllık 400 lt/sn kapasiteli su kullanım anlaşmasının imzalandığı, daha sonrasında anlaşmanın devamı niteliğinde 14/07/2006 tarihli ve 5 yıl süreli 250 lt/sn’lik … kaynağından su kiralama sözleşmesinin imzalandığı, … kaynak suyunun 5 lt/sn’lik kısmının üçüncü bir şahsa kiralanmasına ilişkin olarak … İl Encümeni’nce 17/04/2008 tarih ve 388 sayılı işlemin tesis edilmesi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
İLGİLİ MEVZUAT:
5302 sayılı İl Özel İdaresi Kanunu’nun 10. maddesinin (f) bendinde, taşınmaz mal alımına, satımına, trampa edilmesine, tahsisine, tahsis şeklinin değiştirilmesine veya tahsisli bir taşınmazın akar hâline getirilmesine izin; üç yıldan fazla kiralanmasına ve süresi yirmibeş yılı geçmemek kaydıyla bunlar üzerinde sınırlı aynî hak tesisine karar vermenin il genel meclisinin görev ve yetkileri arasında olduğu belirtilmiş; 26. maddesinin (g) bendinde ise, taşınmaz mal satımına, trampa edilmesine ve tahsisine ilişkin kararları uygulamak, süresi üç yılı geçmemek üzere kiralanmasına karar vermek encümenin görev ve yetkileri arasında sayılmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Uyuşmazlıkta, davalı idare tarafından, davacı ile aralarında … kaynağından su teminine ilişkin herhangi bir sözleşmenin bulunmadığı, 14/07/2006 tarihli sözleşmeye sehven … ifadesinin yazıldığı, davacının kaynak suyu kullanımına ilişkin sözleşmelerin … ve … kaynaklarına ilişkin olduğunun ileri sürüldüğü, anılan sözleşmedeki yanlışlığın düzeltilmesinin noter ihtarıyla davacıya bildirilmesine rağmen gereğinin yerine getirilmediğinden 14/07/2006 tarihli sözleşmenin 12/10/2009 tarih ve 17576 sayılı davalı idare işlemiyle feshedildiği, sözleşmenin feshine ilişkin işleme karşı açılan davada … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla uyuşmazlığı çözümlemek görevinin adlî yargı yerlerine ait olduğu gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine karar verildiği ve bu kararın Dairemizin 28/03/2011 tarih ve E:2010/3402, K:2011/1174 sayılı kararıyla onandığı görülmektedir.
Mahkeme’nin E…. sayılı dosyasında yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporda yer alan, anılan su kaynağının üçüncü kişilere kiralanması halinde davacının ihtiyacının dahi karşılanamayacağı yolundaki tespit, 14/07/2006 tarihli sözleşmede yer alan ifade nedeniyle, davacının … kaynağında hak sahibi olduğuna ilişkin kabulden hareketle yapıldığından, 14/07/2006 tarihli sözleşmenin geçerli olup olmadığının belirlenmesi gerekmektedir.
Bu nedenle, öncelikle davacı tarafından sözleşmenin feshine ilişkin adlî yargı yerinde bir dava açılıp açılmadığının, açıldı ise sonucunun ne olduğunun araştırılması, idare ile davacı arasında geçerli ve yürürlükte olan feshedilmemiş bir sözleşmenin varlığının tespit edilmesi gerekmektedir. Ancak bu aşamadan sonra yapılacak araştırma ile söz konusu kaynaktaki su miktarının üçüncü kişilere kiralama yapabilmek için yeterli olup olmadığının tespiti gerekmektedir.
Bu husus, Dairemizin 03/04/2014 tarih ve 2011/4196, K:2014/1291 sayılı bozma kararında da hüküm altına alınmıştır.
Bu itibarla, dava konusu işlemin iptali yönündeki İdare Mahkemesi kararında hukukî isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin kabulüne;
2. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
4. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 20/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.