Danıştay Kararı 13. Daire 2016/4499 E. 2019/692 K. 07.03.2019 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2016/4499 E.  ,  2019/692 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2016/4499
Karar No:2019/692

TEMYİZ EDENLER : 1. (DAVALI)
VEKİLİ : …
Orman İşletme Müdürlüğü
2. (DAVACI)
VEKİLİ : …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: … İli, … İlçesi, .. Havzası üzerinde hidroelektrik santrali yoluyla elektrik üretiminde bulunan davacı şirket tarafından, … İlçesi sınırları dahilinde kullanmakta olduğu orman arazisine yönelik hesaplanan ve şirketlerince ödenen 74.630,34-TL tutarındaki 2008 yılı kullanım bedelinin 66.546,61-TL’lik kısmının ödeme gününden itibaren yasal faiziyle birlikte iadesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce Dairemizin 26/10/2015 tarih ve E:2015/5320, K:2015/3614 sayılı bozma kararına uyularak verilen kararda; davacı şirketin işletmeye açtığı tesislerin yenilenebilir elektrik enerjisi ürettiği, bu çerçevede 5346 sayılı Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Elektrik Enerjisi Üretimi Amaçlı Kullanımına İlişkin Kanun’un 8. maddesinde öngörülen elektrik üretim tesisinin işletim ve/veya yatırımı kapsamında araziden yararlanıldığı, 2006 ve 2007 yılı taahhüt senetlerinde belirtilen şartlar dahilinde tahsis bedeli alınmasının eşitlik ilkesine aykırı olacağı gibi yasal düzenlemede 2008 yılından önce orman arazisi tahsis edilen şirketlerin %85 bedel indiriminden yararlanmayacağına ilişkin bir kuralın bulunmadığı, davacının 8. madde kapsamındaki indirim ve muafiyetlerden yararlandırılması ve 74.630,34-TL’lik tahsis bedelinin yüzde seksenbeşi olan 66.546,61-TL’nin yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçeyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, öncelikle davanın süre aşımı nedeniyle reddi gerektiği, esas yönünden ise davacıya verilen kullanım izninin, kanunun yürürlük tarihinden önce olması nedeniyle somut olaya uygulanmasının mümkün olmadığı, Davacı tarafından, davanın kabulüne karar verilmesine rağmen, tamamlattırılmasına hükmolunan eksik nispi harcın, yargılama giderleri toplamına dahil edilmeyerek üzerlerinde bırakılmasının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 326. maddesine aykırı olduğu ileri sürülmektedir.
TARAFLARIN SAVUNMALARI : Davacı tarafından, Dairemizin bozma kararına uyularak yeni bir karar verildiği belirtilerek davalının temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur. Davalı tarafından, savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … ‘NİN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçelerde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Kararın, hükmedilen miktar üzerinden …-TL tutarındaki nispi karar harcından peşin yatırılan …TL’ nin mahsubu ile kalan …-TL’ nin davacıya tamamlatılması için müzekkere yazılmasına ve bu miktarın yargılama giderlerine dahil edilmemesine ilişkin kısmına gelince:
2577 sayılı Kanun’un 49. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde, kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa, kararın düzeltilerek onanacağı; aynı Kanun’un 31. maddesinin atıf yaptığı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 326. maddesinde, yargılama giderlerinin, davayı kaybeden tarafa yükleneceği kurala bağlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, İdare Mahkemesince davanın kabulüne karar verildiği hâlde, nispi karar harcından peşin yatırılan …-TL’nin mahsubu ile kalan …-TL’nin davacıya tamamlatılmasına karar verildiği, fakat bu miktarın ilk derece yargılama giderlerine dahil edilmeyerek hüküm tesis edildiği görülmüştür.
Bu durumda, davanın kabulüne karar verilmiş olması nedeniyle, nispi karar harcından peşin yatırılan kısmın mahsubu ile kalan ….-TL’nin, …-TL ilk derece yargılama giderlerine ilave edilerek, toplam …-TL tutarındaki ilk derece yargılama giderlerinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine hükmedilmesi suretiyle Mahkeme kararının düzeltilmesi gerekmektedir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Tarafların temyiz istemlerinin reddine,
2. Davanın kabulü yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, Anılan mahkeme kararının, toplam ….-TL ilk derece yargılama giderlerinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine hükmedilmesi suretiyle, DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 07/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.