Danıştay Kararı 13. Daire 2016/361 E. 2018/3288 K. 21.11.2018 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2016/361 E.  ,  2018/3288 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2016/361
Karar No:2018/3288

TEMYİZ EDEN (DAVACI): … Yapı İnşaat Taahhüt Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.
VEKİLİ: …
KARŞI TARAF (DAVALI): …
VEKİLİ: …

İSTEMİN_KONUSU: … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirket tarafından, davalı idare ile imzalanan Acil Poliklinik Pratisyen Hekim Hizmet Alım Sözleşmesine konu yükümlülüklerinin yerine getirilmediğinden bahisle anılan sözleşmesinin idarece feshedilmesine ilişkin işlemin iptali ile gelir kaydedilen teminatın iadesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Mahkeme tarafından, kamu ihalelerinde, ihale kararının kesinleşmesine kadar olan dönem içinde idarelerce tesis olunacak işlemlerin idari yargının denetimine tabi olduğu, ihale kararının kesinleşmesinden sonra yüklenici ile idare arasında akdedilen sözleşme ve bu sözleşme hükümlerinin uygulanması ile ilgili işlemlerin özel hukuk alanını ilgilendirmesi nedeniyle adli yargının denetimine tabi olduğu, davaya konu uyuşmazlıkta ihale sonrasında taraflar arasında sözleşme imzalandığı, sözleşmede öngörülen koşulların yerine getirilmediği gerekçesiyle davalı idarece sözleşmenin feshedildiği, davanın anılan fesih işleminin iptali ve gelir kaydedilen teminatın iadesi istemiyle açıldığı, kesinleşen ihale sonrasında taraflar arasında imzalanan sözleşmenin uygulanması aşamasında ortaya çıkan uyuşmazlıklardan kaynaklanan ve sözleşme hükümlerine uyulmadığı gerekçesine dayalı işleminin iptali ve gelir kaydedilmiş teminatın iadesi istemiyle açılan davanın görüm ve çözümünde adlî yargının görevli olduğu gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı tarafından, davalı idare ile imzalanan 29/05/2015 tarihli sözleşmenin Türk Borçlar Kanunu’nun 27. maddesine göre kanuna aykırılık dolayısıyla kesin olarak hükümsüz olduğu, fesih kararı ve teminatın irat kaydedilmesinin kesin hükümsüzlük yaptırımına tabi sözleşmeye dayanan bir idari işlem olduğu için iptal davasına konu edilebileceği ve davanın idari yargının görev alanına girdiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davalı idare tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NUN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle görev yönünden reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E: …, K: … sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
5. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
6. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 21/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.