Danıştay 13. Daire Başkanlığı 2016/3501 E. , 2017/364 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2016/3501
Karar No : 2017/364
Kararın Düzeltilmesini İsteyen (Davacı) :
Vekilleri :
Karşı Taraf (Davalı) :
Vekili :
İstemin Özeti : Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce verilen 19.04.2016 tarih ve E:2016/535, K:2016/1167 sayılı kararın; kolluk tarafından tanzim edilen tutanağın maddi gerçeği yansıtmadığı, tankların projeye ve vaziyet planına uygun olduğu, mali raporlara göre istasyondan alınan ve satılan yakıt miktarının farkının tutanakta tespit edilen miktarla aynı olduğu, kaçakçılık suçunun işlenmediği ileri sürülerek düzeltilmesi istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hâkimi ….’nın Düşüncesi : Kararın düzeltilmesi isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin, davacının karar düzeltme istemi kabul edilerek, Dairemizin 19.04.2016 tarih ve E:2016/535, K:20161167 sayılı kararı kaldırıldı, temyiz istemi yeniden incelenerek işin gereği görüşüldü:
Dava; .. İli, .. İlçesi, .. Mahallesi, D-x Karayolu üzerinde bulunan “xxx” isimli akaryakıt istasyonunda bulunan akaryakıt pompasının ve yeraltı tanklarının mühürlenmesine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesi’nce; yapılan denetimde, ulusal marker seviyesinin geçerli çıktığı, projede 3 adet tank olmasına rağmen sahada yapılan incelemede 2 adet tank ve 3 adet dolum ağzının bulunduğu, yapılan kazı çalışmasında 1 ve 2 nolu tankların topraktan ayırıldığı, 1 nolu tankın bölme ile kapatıldığı, pompa motorunun yer üstünde olması gerekirken yer altına konulduğu, istasyon sahasında bulunan tankların otomosyon sistemine veri aktarmadığı, tanklarda yaklaşık 18.000 lt motorin olmasına rağmen proje dışında tankın bulunduğu, otomasyon sistemi ekranında daha fazla yakıt olduğu hususlarının tespit edilmesi üzerine kaçakçılık fiilinin işlendiğinden bahisle 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu’nun 20. maddesinin 8. fıkrası uyarınca tesis edilen mühürleme işleminde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu’nun “İdari Yaptırımlar” başlıklı 20. maddesinin 8. fıkrasında, “5607 sayılı Kanun’da belirtilen kaçakçılık fiillerinin işlendiği tespit edilen rafineri hariç her türlü tesiste lisansa tabi tüm faaliyetler kovuşturmaya yer olmadığına dair karar veya mahkeme kararı kesinleşinceye kadar Kurum tarafından geçici olarak durdurulur ve bu süre içinde söz konusu tesis için başka bir gerçek veya tüzel kişiye de lisans verilmez. Kesinleşmiş mahkeme kararına göre lisans sahiplerinin lisansı iptal edililir. Lisans sahibine verilen idari para cezası ödenmeden lisansa konu tesis için lisans verilmez.” kuralı yer almaktadır.
5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun “Kaçakçılık suçları” başlıklı 3. maddesinin 14. fıkrasında, kaçak akaryakıt veya sahte ulusal marker elde etmeye, satmaya ya da herhangi bir piyasa faaliyetine konu etmeye yarayacak şekilde lisansa esas teşkil eden belgelerde belirlenenlere aykırı olarak sabit ya da seyyar tank, düzenek veya ekipman bulunduranların iki yıldan beş yıla kadar hapis ve yirmi bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılacağı kurala bağlanmıştır.
Aktarılan düzenleme uyarınca, kaçak akaryakıtı herhangi bir piyasa faaliyetine konu etmek için lisansa esas teşkil eden belgelerde belirlenenlere aykırı olarak sabit ya da seyyar tank, düzenek veya ekipman bulunduranların kaçakçılık suçları kapsamında değerlendirilmesi gerektiği açıktır.
Dosyanın incelenmesinden; İli, İlçesi, Mahallesi, D-x Caddesi’nde bulunan davacıya ait ”xxx” adlı akaryakıt istasyonunda Mersin Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Büro Amirliği, Maliye ve … Gümrük Müdürlüğü görevlileri tarafından yapılan denetimde, ulusal marker seviyesinin geçerli çıktığı, projede 3 adet tank olmasına rağmen sahada yapılan incelemede 2 adet tank ve 3 adet dolum ağzının bulunduğu, yapılan kazı çalışmasında 1 ve 2 nolu tankların topraktan ayırıldığı, 1 nolu tankın bölme ile kapatıldığı, pompa motorunun yer üstünde olması gerekirken yer altına konulduğu, istasyon sahasında bulunan tankların otomosyon sistemine veri aktarmadığı, tanklarda yaklaşık 18.000 lt motorin olmasına rağmen proje dışında tankın bulunduğu otomasyon sistemi ekranında daha fazla yakıt olduğu hususlarının tespit edilmesi üzerine işyerinde bulunan akaryakıt pompasının ve yeraltı tanklarının mühürlenmesine ilişkin işlemin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Davacı vekili tarafından Dairemize verilen 21.11.2016 tarihli dilekçe ekinde fotokopisi sunulan Denetim Dairesi Başkanlığının … Cumhuriyet Savcılığı’na muhatap 18.11.2016 tarih ve …. sayılı yazısında, istasyonda yapılan tespitlerin 5015 sayılı Kanun’un 4. maddesinin 4. fıkrasının (l) bendi kapsamında değerlendirilmediği gizli tank bulundurduğu kanaati oluşmadığı, bununla birlikte otomasyon sistemine kaydedilmeyen akaryakıt satışında bulunduğu gerekçesiyle Enerji Piyasası Düzeleme Kurulu’nun 17.11.2016 tarihli toplantısında davacı hakkında para cezası uygulanmasına karar verildiğinin belirtildiği görüldüğünden, davalı Kurumun böyle bir yazışmasının mevcut olup olmadığı araştırıldıktan sonra davacı şirketin gizli tank bulundurma fiilini işleyip işlemediği hususu irdelenerek dava konusu işlemin hukuka uygunluk denetiminin yapılması gerektiğinden, davanın reddine ilişkin olarak verilen temyize konu kararın bozulması gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulü ile 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca …İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine, kullanılmayan ….-TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davacıya iadesine, 14.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.