Danıştay Kararı 13. Daire 2016/2780 E. 2020/1735 K. 02.07.2020 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2016/2780 E.  ,  2020/1735 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2016/2780
Karar No:2020/1735

TEMYİZ EDEN (DAVALI): (TEİAŞ) Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : …

KARŞI TARAF (DAVACI): …
VEKİLLERİ : …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davalı TEİAŞ Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen Mart 2013 dönemine ilişkin … tarih ve … sayılı sistem kullanım ceza faturasının iptali istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; 5326 sayılı Kanun’un idarî yaptırım uygulanan bu fiili tanımlayan bir maddesi bulunmadığı gibi, kanunda bu yönde bir fiile yaptırım uygulanması gerektiğine ilişkin idarece içi doldurulabilecek bir düzenleme de bulunmadığı; ayrıca, fiilin işlenmesi durumunda uygulanacak yaptırımın ancak kanunla belirlenmesi gerektiğine ilişkin 5326 sayılı Kanun’da yer alan kurala rağmen böyle bir kanun hükmü de bulunmadığı anlaşıldığından, davalı idare tarafından hukuken geçerli bir dayanağı olmadan davacı şirkete idarî para cezası uygulamasında hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle hukuka aykırı bulunan dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davalı idare tarafından, dava konusu ceza faturasının idarî yaptırım değil; sistem kullanım anlaşmasından kaynaklanan cezaî şartın ihlâli karşılığında verilen bir ceza olduğu, ceza faturasının düzenlenmesinden önce herhangi bir uyarı yükümlülüklerinin bulunmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davacı tarafından, sistem kullanım ceza faturasının yasal dayanağının bulunmadığı, davalı idarenin idarî para cezası verme yetkisine sahip olmadığı, idarî para cezası şeklinde uygulanan yaptırımın cezaî şart olarak nitelendirilemeyeceği belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
ESAS YÖNÜNDEN:
MADDİ OLAY :
Sistem Kullanım Anlaşması’nın 9. maddesinde, “iletim sistemine doğrudan bağlı tüketiciler ve dağıtım lisansına sahip tüzel kişilerin, iletim sisteminin her bir ölçüm noktasında çekecekleri endüktif reaktif enerjinin/verecekleri kapasitif reaktif enerjinin, aktif enerjiye oranının ilgili mevzuata uygun olmaması” kuralının cezaî şart uygulanması gereken ihlâl olarak tanımlandığı, söz konusu ihlâlin işlendiğinden bahisle Mart 2013 dönemine ilişkin …-TL tutarındaki sistem kullanım ceza faturasının düzenlendiği ve bu işlemin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

İLGİLİ MEVZUAT:
22/01/2003 tarih ve 25001 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan mülga Elektrik Piyasası Şebeke Yönetmeliği’nin 8. maddesinde, “Ek-5 Bölüm 1’de yer alan standart planlama verileri ile iletim sistemine bağlanacak tesis ve/veya teçhizata ilişkin bilgilerin tüzel kişi tarafından TEİAŞ’a verildiği tarihten itibaren altmış gün içerisinde bağlantı ve/veya sistem kullanım anlaşması TEİAŞ tarafından tüzel kişiye önerilir. TEİAŞ’ın bağlantı ve/veya sistem kullanım anlaşması önerisini yapabilmesi için ek bilgiye ihtiyaç duyması hâlinde, Ek-5 Bölüm 2’de yer alan ayrıntılı planlama verileri de tüzel kişiden talep edilebilir. Bu hâllerde TEİAŞ tarafından bağlantı ve/veya sistem kullanım anlaşmasının önerilmesine ilişkin süre doksan gün olarak uygulanır. Tüzel kişi TEİAŞ’ın anlaşma önerisine otuz gün içerisinde yazılı yanıt verir.
Tarafların mutabakatı hâlinde bağlantı ve/veya sistem kullanımına ilişkin hüküm ve şartları içeren bağlantı ve/veya sistem kullanım anlaşması imzalanır. TEİAŞ ve lisans sahibi tüzel kişinin, bağlantı ve/veya sistem kullanımına ilişkin anlaşmanın hükümleri üzerinde mutabakata varamamaları hâlinde, ihtilaflar Kanunun ve tarafların ilgili lisanslarının hükümlerine göre Kurum tarafından çözüme kavuşturulur ve konu hakkında alınan Kurul kararları bağlayıcıdır.
İletim sistemine hâlihazırda bağlı olan üretim tesisleri ile bağlantı ve/veya sistem kullanımına ilişkin olarak üretim tesisleri dışında gerçek ve tüzel kişiler tarafından TEİAŞ’a yapılan diğer başvurularda da aynı süreç uygulanır” kuralına; Geçici 6. maddesinde ise, “Bu Yönetmeliğin yayımı tarihi itibarıyla iletim sistemini kullanmakta olan ya da iletim sistemine bağlantısı olan kullanıcılar ile TEİAŞ arasında Bağlantı ve/veya Sistem Kullanım Anlaşması, 01 Kasım 2003 tarihine kadar imzalanır.” kuralına yer verilmiştir.
Mülga Elektrik Piyasasında İletim ve Dağıtım Sistemlerine Bağlantı ve Sistem Kullanımı Hakkında Tebliğ’in “İletim sistemine bağlantı ve/veya sistem kullanım anlaşmaları ile enterkonneksiyon kullanım anlaşmaları” başlıklı 4. maddesinin birinci fıkrasında, iletim sistemi ve/veya enterkonneksiyon kullanıcılarının, TEİAŞ ile Ek-1’de yer alan anlaşmaları yapacağı, iletim sistemine bağlantı ve/veya sistem kullanım anlaşmalarına ilişkin başvuruların, Elektrik Piyasası Şebeke Yönetmeliği’nde belirlenen usul ve esaslara göre yapılacağı, bağlantı anlaşması ve sistem kullanım anlaşması başvurularının eşzamanlı olarak ve üretim faaliyetinde bulunacak tüzel kişiler açısından lisansa dercedilen inşaat öncesi süre bitmeden önce yapılacağı, iletim sistemini kullanarak, elektrik enerjisi ithalatı ve/veya ihracatı faaliyetinde bulunmak isteyen toptan satış lisansı sahibi tüzel kişilerin başvurularının, Elektrik Piyasası İthalat ve İhracat Yönetmeliği’nde belirlenen usul ve esaslara göre yapılacağı; ikinci fıkrasında, bağlantı, sistem kullanım ve/veya enterkonneksiyon kullanımına ilişkin olarak TEİAŞ ile iletim sistemi kullanıcısı ve/veya enterkonneksiyon kullanıcısı arasında, bu Tebliğ uyarınca TEİAŞ tarafından hazırlanan ve Kurul tarafından onaylanan standart anlaşmaların kullanılacağı, bu anlaşmaların genel hükümlerinde, Kurul onayı olmaksızın değişiklik yapılamayacağı, bağlantı anlaşmasında fiziki bağlantıya ilişkin termin programının, sistem kullanım anlaşmasında iletim sisteminin kullanılmaya başlanması için öngörülen tarihin yer alacağı kurala bağlanmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Elektrik dağıtım faaliyetinde bulunan şirketlerin TEİAŞ ile Bağlantı Anlaşması ve Sistem Kullanım Anlaşması olmak üzere iki anlaşma imzalaması gerekmektedir. Davacı şirket ile TEİAŞ arasında 31/03/2010 tarihinden itibaren Sistem Kullanım Anlaşmaları’nın imzalandığı anlaşılmaktadır.
Dava konusu işlem tarihindeki Sistem Kullanım Anlaşması’nın “Cezaî Şartlar” başlıklı 9. maddesinde, kullanıcının ilgili mevzuat, taraflar arasında imzalanan bağlantı anlaşması ve bu anlaşma hükümlerinin herhangi birini ihlâl etmesi durumunda TEİAŞ’ın maddede belirtilen cezaları uygulayacağı belirtilmiş; maddede, “iletim sistemine doğrudan bağlı tüketiciler ve dağıtım lisansına sahip tüzel kişilerin, iletim sisteminin her bir ölçüm noktasında çekecekleri endüktif reaktif enerjinin/verecekleri kapasitif reaktif enerjinin, aktif enerjiye oranının ilgili mevzuata uygun olmaması” hükmü ihlâl olarak tanımlanarak, bu ihlâl için “kullanıcının o ayki sistem kullanım fiyatına göre hesaplanan bedelin %0,5’i oranında ceza uygulanır. Ceza, her uzlaştırma periyodu için yapılacak ölçümlerin sonucuna göre 00:00-24:00 saatleri arasında bir defadan fazla uygulanmaz. TEİAŞ tarafından sistem ihtiyacı için konulan kapasitör fider sayaç değerleri ölçümlere dâhil edilmez.” cezaî şartı öngörülmüştür.
Belirtilen hususların birlikte değerlendirilmesinden, davacı şirket ile TEİAŞ arasında iletim sisteminin kullanımı açısından kurulması gerekli akdî ilişkinin kurulduğu, dava konusu işlemin hukukî mahiyeti itibarıyla, sözleşmeden kaynaklanan bir cezaî şart niteliğinde olduğu, bu anlamda sistem kullanım anlaşmasını imzalamış ve bu anlaşmada yer alan hüküm ve şartları kabul etmiş taraflar hakkında uygulama alanı bulabileceği anlaşılmaktadır.
Bu itibarla, davacı şirket ile TEİAŞ arasında akdedilen Sistem Kullanım Anlaşması’nın “Cezaî Şartlar” başlıklı 9. maddesinin ihlâl edildiğinin sabit olduğu, idarî yaptırım niteliği bulunmayan anlaşmadan kaynaklanan cezaî şartın uygulandığı, dolayısıyla sistem kullanım ceza faturası düzenlenmesinin hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, dava konusu işlemin iptali yolundaki temyize konu Mahkeme kararında hukukî isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin kabulüne;
2. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
4. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 02/07/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.