Danıştay Kararı 13. Daire 2016/1986 E. 2020/1749 K. 02.07.2020 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2016/1986 E.  ,  2020/1749 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2016/1986
Karar No:2020/1749

TEMYİZ EDEN (DAVALI): Türkiye Elektrik İletim A.Ş. (TEİAŞ) Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI): … Elektrik Dağıtım A.Ş.
VEKİLLERİ : Av. …, Av. …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem : Davalı TEİAŞ Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen Mart 2010 dönemine ilişkin 29/04/2013 tarih ve 079060 sayılı sistem kullanım ceza faturasının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; 5326 sayılı Kanun’un idarî yaptırım uygulanan bu fiili tanımlayan bir maddesi bulunmadığı gibi, kanunda bu yönde bir fiile yaptırım uygulanması gerektiğine ilişkin idarece içi doldurulabilecek bir düzenleme de bulunmadığı; ayrıca, fiilin işlenmesi durumunda uygulanacak yaptırımın ancak kanunla belirlenmesi gerektiğine ilişkin 5326 sayılı Kanun’da yer alan kurala rağmen böyle bir kanun hükmü de bulunmadığı anlaşıldığından, davalı idare tarafından hukuken geçerli bir dayanağı olmadan davacı şirkete idarî para cezası uygulamasında hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle hukuka aykırı bulunan dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davalı idare tarafından, elektrik dağıtım şirketi olan davacının elektrik iletim sisteminin bir parçası olduğu, davacı ile akdedilmiş olan herhangi bir sistem kullanım anlaşması olmasa da elektrik iletim sisteminin bir parçası olarak zımnen bir sözleşme bulunduğu, bu nedenle uyuşmazlığın görüm ve çözümünde adlî yargının görevli olduğu, davacı ile sistem kullanım anlaşması imzalanana kadar aralarındaki ilişkiye İletim Sistemi Sistem Kullanım ve Sistem İşletim Tarifelerini Hesaplama Yöntem Bildiriminin (Yöntem Bildirimi) uygulanacağı, davacı tarafından elektrik dağıtım görevi yerine getirilirken Yöntem Bildirimi’nin 1.5. maddesinin ihlâl edildiği, tesis edilen dava konusu işlemin idarî yaptırım değil; cezaî şart olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davacı tarafından, sistem kullanım ceza faturasının yasal dayanağının bulunmadığı, davalı idarenin idarî para cezası verme yetkisine sahip olmadığı, idarî para cezası şeklinde uygulanan yaptırımın cezaî şart olarak nitelendirilemeyeceği belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile İdare Mahkemesi kararının Daire kararında belirtilen gerekçeyle onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
İletim Sistemi Sistem Kullanım ve Sistem İşletim Tarifelerini Hesaplama Yöntem Bildirimi’nin 1.5. maddesinde “iletim sistemine doğrudan bağlı tüketiciler ve dağıtım lisansına sahip tüzel kişilerin, iletim sisteminin her bir ölçüm noktasında çekecekleri endüktif reaktif enerjinin/verecekleri kapasitif reaktif enerjinin, aktif enerjiye oranının ilgili mevzuata uygun olmaması” kuralının cezaî şart uygulanması gereken ihlâl olarak tanımlandığı, söz konusu ihlâlin işlendiğinden bahisle Mart 2010 dönemine ilişkin 104.438,36-TL tutarındaki sistem kullanım ceza faturasının düzenlendiği ve bu işlemin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
İLGİLİ MEVZUAT:
22/01/2003 tarih ve 25001 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan mülga Elektrik Piyasası Şebeke Yönetmeliği’nin 8. maddesinde, “Ek-5 Bölüm 1’de yer alan standart planlama verileri ile iletim sistemine bağlanacak tesis ve/veya teçhizata ilişkin bilgilerin tüzel kişi tarafından TEİAŞ’a verildiği tarihten itibaren altmış gün içerisinde bağlantı ve/veya sistem kullanım anlaşması TEİAŞ tarafından tüzel kişiye önerilir. TEİAŞ’ın bağlantı ve/veya sistem kullanım anlaşması önerisini yapabilmesi için ek bilgiye ihtiyaç duyması hâlinde, Ek-5 Bölüm 2’de yer alan ayrıntılı planlama verileri de tüzel kişiden talep edilebilir. Bu hâllerde TEİAŞ tarafından bağlantı ve/veya sistem kullanım anlaşmasının önerilmesine ilişkin süre doksan gün olarak uygulanır. Tüzel kişi TEİAŞ’ın anlaşma önerisine otuz gün içerisinde yazılı yanıt verir.
Tarafların mutabakatı hâlinde bağlantı ve/veya sistem kullanımına ilişkin hüküm ve şartları içeren bağlantı ve/veya sistem kullanım anlaşması imzalanır. TEİAŞ ve lisans sahibi tüzel kişinin, bağlantı ve/veya sistem kullanımına ilişkin anlaşmanın hükümleri üzerinde mutabakata varamamaları hâlinde, ihtilaflar Kanunun ve tarafların ilgili lisanslarının hükümlerine göre Kurum tarafından çözüme kavuşturulur ve konu hakkında alınan Kurul kararları bağlayıcıdır.
İletim sistemine hâlihazırda bağlı olan üretim tesisleri ile bağlantı ve/veya sistem kullanımına ilişkin olarak üretim tesisleri dışında gerçek ve tüzel kişiler tarafından TEİAŞ’a yapılan diğer başvurularda da aynı süreç uygulanır” kuralına; Geçici 6. maddesinde ise, “Bu Yönetmeliğin yayımı tarihi itibarıyla iletim sistemini kullanmakta olan ya da iletim sistemine bağlantısı olan kullanıcılar ile TEİAŞ arasında Bağlantı ve/veya Sistem Kullanım Anlaşması, 01 Kasım 2003 tarihine kadar imzalanır.” kuralına yer verilmiştir.
Mülga Elektrik Piyasasında İletim ve Dağıtım Sistemlerine Bağlantı ve Sistem Kullanımı Hakkında Tebliğ’in “İletim sistemine bağlantı ve/veya sistem kullanım anlaşmaları ile enterkonneksiyon kullanım anlaşmaları” başlıklı 4. maddesinin birinci fıkrasında, iletim sistemi ve/veya enterkonneksiyon kullanıcılarının, TEİAŞ ile Ek-1’de yer alan anlaşmaları yapacağı, iletim sistemine bağlantı ve/veya sistem kullanım anlaşmalarına ilişkin başvuruların, Elektrik Piyasası Şebeke Yönetmeliği’nde belirlenen usul ve esaslara göre yapılacağı, bağlantı anlaşması ve sistem kullanım anlaşması başvurularının eşzamanlı olarak ve üretim faaliyetinde bulunacak tüzel kişiler açısından lisansa dercedilen inşaat öncesi süre bitmeden önce yapılacağı, iletim sistemini kullanarak, elektrik enerjisi ithalatı ve/veya ihracatı faaliyetinde bulunmak isteyen toptan satış lisansı sahibi tüzel kişilerin başvurularının, Elektrik Piyasası İthalat ve İhracat Yönetmeliği’nde belirlenen usul ve esaslara göre yapılacağı; ikinci fıkrasında, bağlantı, sistem kullanım ve/veya enterkonneksiyon kullanımına ilişkin olarak TEİAŞ ile iletim sistemi kullanıcısı ve/veya enterkonneksiyon kullanıcısı arasında, bu Tebliğ uyarınca TEİAŞ tarafından hazırlanan ve Kurul tarafından onaylanan standart anlaşmaların kullanılacağı, bu anlaşmaların genel hükümlerinde, Kurul onayı olmaksızın değişiklik yapılamayacağı, bağlantı anlaşmasında fiziki bağlantıya ilişkin termin programının, sistem kullanım anlaşmasında iletim sisteminin kullanılmaya başlanması için öngörülen tarihin yer alacağı kurala bağlanmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Elektrik dağıtım faaliyetinde bulunan şirketlerin TEİAŞ ile Bağlantı Anlaşması ve Sistem Kullanım Anlaşması olmak üzere iki anlaşma imzalaması gerekmektedir.
Ancak, davacı şirket ile TEİAŞ arasında Bağlantı Anlaşması imzalandığı, Sistem Kullanım Anlaşması’nın ise imzalanmadığı anlaşılmaktadır.
Sistem Kullanım Anlaşması’nın “Cezaî Şartlar” başlıklı 10. maddesinde, kullanıcının ilgili mevzuat, taraflar arasında imzalanan bağlantı anlaşması ve bu anlaşma hükümlerinin herhangi birini ihlâl etmesi, söz konusu ihlâli TEİAŞ’ın uyarısına rağmen uyarıda belirtilen süre içinde sona erdirmemesi durumunda TEİAŞ’ın maddede belirtilen cezaları uygulayacağı belirtilmiş; maddede, “iletim sistemine doğrudan bağlı tüketiciler ve dağıtım lisansına sahip tüzel kişilerin iletim sisteminin her bir ölçüm noktasında çekecekleri endüktif reaktif enerjinin/verecekleri kapasitif reaktif enerjinin, aktif enerjiye oranının ilgili mevzuata uygun olmaması” hükmü ihlâl olarak tanımlanarak, bu ihlâl için “kullanıcının o ayki sistem kullanım fiyatına göre hesaplanan bedelin %50’si oranında ceza uygulanır. Ceza 00:00-24:00 saatleri arasında bir defadan fazla uygulanmayacaktır.” cezaî şartı öngörülmüştür.
Davalı TEİAŞ tarafından tek taraflı olarak hazırlanan ve Kurul tarafından onaylanarak yürürlüğe giren 01/01/2007, 01/01/2008 ve 01/01/2009 tarihli İletim Sistemi Sistem Kullanım ve Sistem İşletim Tarifelerini Hesaplama Yöntem Bildirimlerinin 1.5. maddesinde, bir kullanıcının, TEİAŞ ile Sistem Kullanım Anlaşması imzalamamış olmasına rağmen iletim sistemine bağlı olarak faaliyet göstermesi, dolayısıyla iletim sistemini kullanması hâlinde, Elektrik Piyasasında İletim ve Dağıtım Sistemlerine Bağlantı ve Sistem Kullanımı Hakkında Tebliğ’in Geçici 3. maddesi uyarınca kullanıcıların lisans almamış olmaları ve/veya sistem kullanım anlaşmalarının yapılmamış olması hâlinde dâhi bu kullanıcıların Elektrik Piyasası Tarifeler Yönetmeliği doğrultusunda onaylanan sistem kullanım bedelini ve/veya sistem işletim bedelini ödeme yükümlülüklerinin bulunduğu, sistem kullanım anlaşması bulunmaksızın iletim sistemini kullanmakta olan kullanıcıların, iletim sisteminde arz güvenilirliği ve kalitesinin sağlanması amacıyla maddede yer alan ihlâllerle karşılaşılması hâlinde ilgili cezaî işleme tâbi olacağı belirtilmiş; yukarıda belirtilen ihlâl ve cezası bu hâller arasında sayılmıştır.
Davacı şirket ile davalı idare arasında imzalanan bağlantı anlaşmasında ise, bu durumun ihlâl olarak kabul edildiğine ve bu ihlâl nedeniyle cezaî şart uygulanacağına ilişkin herhangi bir kurala yer verilmemiş, bu yönde yaptırım içeren sistem kullanım anlaşması davacı şirket tarafından imzalanmamıştır.
Belirtilen hususların birlikte değerlendirilmesinden, davacı şirket ile TEİAŞ arasında iletim sisteminin kullanımı açısından kurulması gerekli akdî ilişkinin kurulmadığı, dava konusu işlemin hukukî mahiyeti itibarıyla, sözleşmeden kaynaklanan bir cezaî şart niteliğinde olduğu, bu anlamda yalnızca sistem kullanım anlaşmasını imzalamış ve bu anlaşmada yer alan hüküm ve şartları kabul etmiş taraflar hakkında uygulama alanı bulabileceği anlaşılmaktadır.
Bu çerçevede, ceza faturasına konu ihlâlin Mart 2010 dönemine ilişkin olduğu, akdî ilişkinin zorunlu tarafı TEİAŞ tarafından hazırlanan ve Kurul tarafından onaylanarak yürürlüğe giren Yöntem Bildirimine, tip sözleşmedeki hükümler nakledilmek suretiyle bu sözleşmenin hüküm ve sonuçlarının anılan dönem itibarıyla sözleşme dışı davacı şirkete uygulanması yönündeki ilgili düzenleyici işlemlerin dayanağı kanunlarda herhangi bir hüküm bulunmadığı, bu ilişkinin salt idarelerin ikincil nitelikteki düzenlemeleriyle kurulmasına ise hukuken imkân bulunmadığı görüldüğünden, Yöntem Bildiriminde yer alan cezaî şart hükümleri ihmâl edilmek suretiyle uyuşmazlığın çözümlenmesi gerektiği sonucuna ulaşılmaktadır.
Diğer taraftan, dava konusu işlemin, iletim sistemini fiilen kullanması ve arz güvenliği nedenleriyle, davacı şirket açısından sözleşme hükümleri olmaksızın uygulanması gerektiği iddia edilebilirse de, işlemin, mahiyeti itibarıyla kullanıcılar tarafından sisteme verilen zararın karşılığı, başka bir anlatımla tazmini niteliğinde olmadığı, salt sözleşme hükümlerinin bu anlamda arz güvenliğinin ihlâli karşılığında öngörülen cezaî nitelikteki işlem olduğu, kullanıcı tarafından sisteme verilen zararın ayrıca tazmin edileceği de açıktır.
Bununla birlikte, Dairemizin 22/10/2019 tarih ve E:2016/2178, K:2019/3198 sayılı kararıyla; 01/01/2007, 01/01/2008 ve 01/01/2009 tarihli İletim Sistemi Sistem Kullanım ve Sistem İşletim Tarifelerini Hesaplama Yöntem Bildirimlerinin 1.5. maddesinin iptaline karar verilmiştir.
Bu itibarla, davacı şirket ile TEİAŞ arasında ceza faturasına konu ihlâl döneminde sistem kullanım anlaşması imzalanmadığından, bu anlaşmanın hükümleri, olması gereken akdî ilişkinin tarafı olan davalı idarece tek taraflı olarak hazırlanan İletim Sistemi Sistem Kullanım ve Sistem İşletim Tarifelerini Hesaplama Yöntem Bildirimi uyarınca, akit dışı davacıya, TEİAŞ tarafından hukuken geçerli bir dayanağı olmadan cezaî şart uygulandığı sonucuna ulaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka uygunluk, dava konusu işlemin iptali yolundaki Mahkeme kararında sonucu itibarıyla hukukî isabetsizlik bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin iptali yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının yukarıda belirtilen GEREKÇEYLE ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın taraflara iadesine,
5. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
6. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 02/07/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.