Danıştay 13. Daire Başkanlığı 2016/1952 E. , 2019/362 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2016/1952
Karar No:2019/362
TEMYİZ EDEN (DAVACILAR): 1- …
2- – …
VEKİLLERİ : …
KARŞI TARAF (DAVALI): …
VEKİLİ : …
İSTEMİN_KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacılar tarafından, 23/12/2013 tarihinde imzalanan “Yol Yapım Sözleşmesinin” feshedilmesine ilişkin 10/09/2015 tarih ve … sayılı 2. Bölge Müdürlüğü işleminin kaldırılması talebinin zımnen reddine dair işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; … tarihinde ve … ihale kayıt numarası ile ihalesi yapılan “… – … – … Hududu (Km:… ve Km:…) arası toprak tesviye, sanat yapıları, köprü ve üst yapı ikmal inşaatı” işinin davacılar üzerinde kaldığı, davacılar ile davalı idare arasında 23/12/2013 tarihinde yol yapım sözleşmesi (istisna/eser sözleşmesi) imzalandığı, taahhüdün ihale dökümanı ve sözleşmeye uygun olarak yerine getirilmediği ve işin süresinde bitirilmediği iddialarıyla 19., 23., 25. ve 26. maddeleri gerekçe gösterilerek sözleşmenin feshedildiği, uyuşmazlığın ihale sonrasına ve taraflar arasında imzalanan sözleşmenin uygulanmasına yönelik olduğu, uyuşmazlığın esasının özel hukuk hükümleri çerçevesinde ortaya konulması ve sözleşmenin uygulanmasından kaynaklanan uyuşmazlığın adli yargıda çözümlenmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle davanın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 15/1-a maddesi hükmü uyarınca davanın görev yönünden reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacılar tarafından, dava konusu uyuşmazlığın idarenin sözleşmeyi tek yanlı olarak feshetmesinden kaynaklandığı, bahse konu fesih kararının geri alınması için yapılan başvurunun reddine ilişkin idari işlemin dava konusu edildiği ve yargısal denetimin idari yargıda gerçekleştirilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, sözleşmenin feshinin tamamen sözleşmeye aykırılıktan kaynaklandığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … ‘NUN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacıların temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle görev yönünden reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 12/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.