Danıştay Kararı 13. Daire 2016/1788 E. 2017/50 K. 06.01.2017 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2016/1788 E.  ,  2017/50 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2016/1788
Karar No:2017/50

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı) :
Vekili :
Karşı Taraf (Davalı) :
Vekili :
İstemin Özeti :…. İdare Mahkemesi’nin …. tarih ve E:…., K:…. sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hâkimi ….’nın Düşüncesi : Kanuni süresi içinde temyiz isteminde bulunulmadığından, istemin süre yönünden reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 14. maddesi uyarınca Tetkik Hâkiminin raporu ve sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava, davacı şirkete ..Regülatörü ve HES projesi için verilen 07.05.2009 tarih ve EÜ/.. numaralı üretim lisansının iptaline ve söz konusu lisans kapsamında kuruma sunulan 884.000-TL tutarlı teminat mektubunun irat kaydedilmesine ilişkin 23.07.2014 tarih ve 5141-28 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesi’nce;… ili, … ilçesi, … köyü sınırları içerisinde yapılması planlanan 22,618 MWm/22,052 MWe gücündeki .. Regülatörü ve Hidroelektrik Santrali projesi için davacı şirkete 07.05.2009 tarihinde inşaat öncesi dönem için 16 ay, inşaat sonrası dönem için 32 ay olmak üzere toplam 48 aylık inşaat tamamlama süresi olan 49 yıl süreli üretim lisansının verildiği, sonradan 18.01.2012 tarihli Kurul kararı ile lisans tadili yapılarak inşaat tamamlama süreci için bir yıl süre uzatımı verildiği, buna göre inşaat öncesi dönemin 22 ay, inşaat sonrası dönemin 38 ay olarak belirlendiği, sonuç olarak tesis tamamlama tarihinin yapılan tadilatla birlikte 07.05.2014 olarak belirlendiği, Ocak 2014 ilerleme raporuna göre fiili ilerleme oranının idarece % 10,266, Temmuz 2014 ilerleme raporuna göre ise fiili ilerleme oranın %13,103 olarak belirlendiği, davacı şirketin ilgili mevzuat uyarınca yükümlülüklerini yerine getirdiğine dair belgeleri tesis tamamlama süresi içinde sunmadığı gerekçesiyle 23.07.2014 tarih ve … sayılı Kurul kararı ile davacı şirketin 07.05.2009 tarih ve EÜ/… numaralı üretim lisansının iptaline ve söz konusu lisans kapsamında kuruma sunulan 884.000-TL tutarlı teminat mektubunun irat kaydedilmesine karar verildiği, davacı şirket tarafından yükümlülüklerinin yerine getirilmemesine gerekçe olarak mücbir sebebin varlığı ileri sürülmekte ise de, davacı tarafından tesis tamamlama süresinin dolduğu 07.05.2014 tarihine kadar söz konusu mücbir sebep ortaya konulmak suretiyle herhangi bir başvuruda bulunulmadığı, inşaatın tamamlanması için verilen sürenin dolmasına kısa bir zaman kala mücbir sebep olarak Rize İdare Mahkemesince verilen proje alanına giden yoldaki inşaatın durdurulmasına ilişkin kararın sunulduğu, idarece bu kararın 12.12.2013 tarihinde uygulandığı, Ocak 2014 tarihli ilerleme raporuna göre tesisin fiili ilerleme oranının % 10,266 olarak belirlendiği, yaklaşık 4,5 yıl sonunda gelinen noktada tesisin son 6 ay içinde tamamlanmasının da mevcut ilerlemeye göre mümkün görünmediği, kaldı ki söz konusu Mahkeme kararının davacının mevcut bir kısım yükümlülüklerini ortadan kaldırmayacağı, davacının idareye bu konuda bir bilgilendirmede de bulunmadığı, dolayısıyla tek başına söz konusu Mahkeme kararının davacı şirket açısından mücbir sebep olarak nitelendirilemeyeceği, mevzuat hükümleri kapsamında yükümlülüklerini yerine getirmediği açık olan davacı şirketin üretim lisansının sonlandırılmasına ve geçici teminatının irat kaydedilmesine dair dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karar davacı şirket tarafından temyiz edilmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 46. maddesinin 2. fıkrasında; özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hâllerde, Danıştay dava daireleri ile idare ve vergi mahkemelerinin nihaî kararlarına karşı tebliğ tarihini izleyen otuz gün içinde Danıştay’da temyiz yoluna başvurulabileceği, 48. maddesinin 6. fıkrasında; temyizin kanuni süre geçtikten sonra yapılması hâlinde kararı veren mahkeme, ilk derece mahkemesi olarak davaya bakan Danıştay dairesinin temyiz isteminin reddine karar vereceği; aynı maddenin 7. fıkrasında ise, temyizin kanuni süre geçtikten sonra yapıldığının dosyanın gönderildiği Danıştay’ın ilgili dairesi ve kurulunca saptanması hâlinde 6. fıkrada sözü edilen kararın daire ve kurulca verileceği kurala bağlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden; temyizen incelenerek bozulması istenen Mahkeme kararının davacıya 26.02.2016 tarihinde tebliğ edildiği, bu karara karşı en geç 28.03.2016 tarihine kadar temyiz isteminde bulunulması gerekirken, 29.03.2016 tarihinde …. İdare Mahkemesi kayıtlarına giren dilekçe ile temyiz isteminde bulunulduğu anlaşıldığından, süre aşımı nedeniyle temyiz isteminin incelenmesine yasal olanak bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenle; TEMYİZ İSTEMİNİN SÜRE AŞIMI NEDENİYLE REDDİNE, dosyanın … İdare Mahkemesi’ne gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 06.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.