Danıştay Kararı 13. Daire 2015/5616 E. 2018/3586 K. 04.12.2018 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2015/5616 E.  ,  2018/3586 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2015/5616
Karar No:2018/3586

TEMYİZ EDEN (DAVACI): … İnşaat Sanayi Tarım ve Hayvancılık Ticaret A.Ş.
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI): Boru Hatları ile Petrol Taşıma A.Ş. (BOTAŞ)
VEKİLLERİ : Av. … – Av. …
İSTEMİN KONUSU : …. İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E: …, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem : Davacı şirketin, “… … DGBH Deplasesi Yapım İşi Projesi” kapsamında İKY 531-A3 kaleminde yer alan “Kayalık Toprak Zeminde Kanal Açılması” pozunda “blasting” olarak belirtilen metrajın 1.717 metre olduğu ancak mevcut saha çalışmaları sırasında bu metrajın 17.000 metre olarak gerçekleşmesi üzerine aktivitenin tamamlanmasının 4 ay gecikmeli olarak neticelendiği, ayrıca bu aktivitede yaşanan gecikmenin daha sonraki faaliyetleri de etkileyeceğinden bahisle ek süre talebi başvurularının reddine ilişkin Boru Hatları ile Petrol Taşıma A.Ş.’nin 27/01/2015 tarih ve 3182 sayılı ve 16/02/2015 tarih ve 6023 sayılı işlemlerinin iptali istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: …. İdare Mahkemesi’nce; dava konusu uyuşmazlığın idarenin üstün gücü kullanılmadan taraflar arasında eşit kamu şartların mevcut olduğu sözleşmeden kaynaklandığı, idarenin kamu gücü kullanmadan yürüttüğü ve tamamıyla özel bir hukuk kişisi gibi hareket ederek, herhangi bir kamu gücü ayrıcalığına başvurmadan yaptığı eylem ve işlemlere özel hukuk hükümleri uygulanacağından uyuşmazlığın görüm ve çözümünün idari yargının görev alanında bulunmayıp adli yargının görevine girdiği sonucuna varılmış ve davanın görev yönünden reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı tarafından, idare ile aralarında yapılmış olan sözleşmenin idari sözleşme niteliğinde olduğu, idari sözleşmelerin özel hukuk hükümlerine tabi tutulamayacağı ve idari sözleşmelerin uygulanması sürecinde idare tarafından yapılan tek yanlı işlemlerin iptali için idari yargıda iptal davası açılması yolunun açık olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davalı idare tarafından, dava konusu uyuşmazlığın dayanağının tarafların eşitliği ve sözleşme serbestisi ilkelerine dayanan bir özel hukuk sözleşmesi olduğu, söz konusu sözleşmeden doğan uyuşmazlıkların adli yargıda çözülmesi gerekitği, davacının davalı idareye tanındığını iddia ettiği üstün ayrıcalık ve yetkilerin sözleşmeden kaynaklandığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle görev yönünden reddi yolundaki …. İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 04/12/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.