Danıştay Kararı 13. Daire 2015/4096 E. 2020/3355 K. 25.11.2020 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2015/4096 E.  ,  2020/3355 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2015/4096
Karar No:2020/3355

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Taşımacılık Otomotiv İnşaat Gıda Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı / ANKARA
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri …

İSTEMİN_KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirketin, 1 (bir) yıl süreyle bütün kamu kurum ve kuruluşlarının ihalelerine katılmaktan yasaklanmasına ilişkin 31/12/2013 tarih ve 28868 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; uyuşmazlıkta, işlemin sebep unsurunu oluşturan davacı şirketin 2012 yılı kısa vadeli banka borçlarını gerçekte olduğundan farklı gösterdiği hususunun sabit olduğu, bu fiil ile davacı şirketin, idari şartnamede istenilen kısa vadeli banka borçlarının öz kaynaklara oranını sağladığı ve bu suretle ihalenin davacı şirket üzerinde kaldığı, davacı tarafından, bu eylemin serbest muhasebeci mali müşavirin hatasından kaynaklandığı ve fark edilince idareye kendiliğinden bildirildiği, kasten yapılan bir eylem bulunmadığı, serbest muhasebeci mali müşavirin hatasından dolayı kendilerinin cezalandırılamayacağı ileri sürülmüşse de, davacı şirketin verdiği tekliften mevzuat gereği ve basiretli bir tacir olarak doğrudan sorumluluğu bulunduğu, serbest muhasebeci mali müşavirin mesleki sorumluluğunun dava konusu olaydan bağımsız olduğu ve bu sorumluluğunun teklif sahibi davacı şirketi sorumluluktan kurtarmasının söz konusu olamayacağı, bu itibarla, davacı şirketin iddialarının yerinde görülmediği, dava konusu yasaklama işleminde hukuka aykırılık bulunmadığı, öte yandan, dava dilekçesinde yasaklama işleminin yetkili makam olan Bakanlık tarafından tesis edilmediği ileri sürülmüşse de, dava konusu yasaklama işleminin İçişleri Bakanı’nın 24/12/2013 tarihli oluruyla alındığı görüldüğünden, bu iddianın da yerinde görülmediği sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, yasaklama kararının gerekçesinin hukuka aykırı olduğu, eylemleri ile sonuç arasında nasıl bir illiyet bağı kurulduğu ispat edilmeksizin yasaklama kararı verildiği, teklif dosyasında yer alan bilançodaki hatanın bilançoyu tanzim ve tasdik eden serbest muhasebeci mali müşavir tarafından sehven yapıldığı, durumun fark edilmesi üzerine derhal idareye bildirildiği, davacının iyi niyetli ve basiretli tacir gibi hareket ettiği, idarece bilançodaki kayıtların doğruluğunun araştırılması için vergi dairesine yazı dahi yazılmadığı, 3568 sayılı Kanun’un 2/a maddesi uyarınca bilançoyu düzenleme sorumluluğunun serbest muhasebeci mali müşavirde olduğu, serbest muhasebeci mali müşavirin eylemi nedeniyle kendilerine kusur isnad edilemeyeceği ve yasaklama kararı verilemeyeceği, söz konusu hatanın Kamu İhale Genel Tebliği uyarınca giderilebilecek bir eksiklik niteliğinde olduğu, eksiklik giderilemediği takdirde istekli hakkında yasaklama değil, teklifin değerlendirme dışı bırakılmasına kararı verileceği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, dava konusu yasaklama kararında mevzuata aykırılık bulunmadığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 25/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.