Danıştay Kararı 13. Daire 2015/1959 E. 2018/868 K. 06.03.2018 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2015/1959 E.  ,  2018/868 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2015/1959
Karar No:2018/868

Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı) : …
Vekilleri : …

Karşı Taraf (Davacı) : … İnşaat Turizm Nakliyat Gıda Sanayi A.Ş.
Vekili : …

İstemin Özeti : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının; ihalede yaklaşık maliyetin altında fakat sınır değer bedelinin üstünde teklifler getirildiği, teklif edilen bedellerin tamamının yaklaşık maliyete göre birbirlerine yakın ve sınır değer bedelinin çok üstünde olduğu, bu nedenlerle rekabet koşullarının oluşmadığı sonucuna varılarak ihalenin iptal edilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

Savunmanın Özeti : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Mahkeme kararının onanması gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hâkimi …’in Düşüncesi : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava, Rektörlüğü’nce yapılan “Fen Edebiyat Fakültesi 2. Etap İnşaatı Yapımı İşi” ihalesinin iptal edilmesine yönelik işlemin iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesi’nce; yaklaşık maliyeti …-TL olarak tespit edilen, ihaleye en düşük ….-TL, en yüksek ise ….-TL teklif verildiği, sınır değerin ….-TL olduğu, isteklilerce verilen teklifler incelendiğinde; “Yaklaşık maliyeti ….-TL olan işin yaklaşık maliyetinin altında fakat sonradan hesaplanan sınır değer bedelinin üstünde olması, ayrıca birçok teklifin de birbirine yakın olması” gerekçesiyle ihalenin iptal edildiği, bunun üzerine bakılan davanın açıldığı; açık ihale usulü ile yapılan ihaleye 8 şirket tarafından geçerli teklif verilmek suretiyle 4734 sayılı Kanun’un aradığı anlamda ve amaçladığı şekilde rekabet ortamının sağlandığı, ihale üzerinde kalan davacı şirketin teklifinin yaklaşık maliyetin altında olduğu ve davalı idarece aşırı düşük teklif sorgulaması yapılarak davacı şirketin teklifinin aşırı düşük olduğu hususunda bir tespit de yapılmadığının anlaşılması karşısında, ihale şartnamesinde belirtilen koşulların sağlanması sonrasında hesaplanan sınır değer bedelinin üstünde teklif getirildiği gerekçesiyle ve bu gerekçeye ilave olarak teklif edilen bedellerin birbirine çok yakın olması nedeniyle ihalede gerekli rekabet ortamı oluşmadığı gerekçeleriyle ihalenin iptal edilmesinde takdir hakkının kamu yararı ve hizmet gereklerine uygun olarak kullanılmadığı görüldüğünden, dava konusu ihalenin iptali kararında hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle işlemin iptaline karar verilmiş, bu karar davalı idare tarafından temyiz edilmiştir.
4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun “Temel ilkeler” başlıklı 5. maddesinde, idarelerin, bu Kanun’a göre yapılacak ihalelerde; saydamlığı, rekabeti, eşit muameleyi, güvenirliği, gizliliği, kamuoyu denetimini, ihtiyaçların uygun şartlarla ve zamanında karşılanmasını ve kaynakların verimli kullanılmasını sağlamakla sorumlu oldukları; 39. maddesinde, ihale komisyonu kararı üzerine idarenin, verilmiş olan bütün teklifleri reddederek ihaleyi iptal etmekte serbest olduğu, ihalenin iptal edilmesi hâlinde bu durumun bütün isteklilere derhâl bildirileceği, idarenin bütün tekliflerin reddedilmesi nedeniyle herhangi bir yükümlülük altına girmeyeceği; ancak, idarenin isteklilerin talepte bulunması hâlinde, ihalenin iptal edilme gerekçelerini talep eden isteklilere bildireceği; 40. maddesinde, 37. ve 38. maddelere göre yapılan değerlendirme sonucunda ihalenin, ekonomik açıdan en avantajlı teklifi veren isteklinin üzerinde bırakılacağı, ihale komisyonunun gerekçeli kararını belirleyerek, ihale yetkilisinin onayına sunacağı, kararlarda isteklilerin adları veya ticaret unvanlarının, teklif edilen bedellerin, ihalenin tarihi ve hangi istekli üzerine hangi gerekçelerle yapıldığının, ihale yapılmamış ise nedenlerinin belirtileceği, ihale yetkilisinin, karar tarihini izleyen en geç beş iş günü içinde ihale kararını onaylayacağı veya gerekçesini açıkça belirtmek suretiyle iptal edeceği kurala bağlanmıştır.
4734 sayılı Kanun’un 40. maddesi ile ihale yetkilisine ihale komisyonu kararını onaylama ya da onaylamayarak iptal etme konusunda tanınan yetki, ihale işlemlerinin sırf mevzuata uygunluğunu denetlemeye yönelik olmayıp, aynı zamanda ihale konusu işin özelliği, benzer işlere ilişkin diğer ihalelerin sonuçları, ihalede oluşan fiyatın piyasa şartlarına uygun olup olmadığı gibi hususları değerlendirmek suretiyle ihale yetkilisinin yerindelik denetimi yaparak idare menfaatini koruması amacıyla düzenlenmiştir.
Bu itibarla, hem hukuka uygunluk ve hem de yerindelik denetimi yapan ihale yetkilisi tarafından bu konuda alınan idari kararın yargısal denetiminin de özellik arz edeceği açıktır. Bir diğer ifade ile, 4734 sayılı Kanun’un 40. maddesi ile ihale yetkilisine ihale komisyonu kararlarını onaylama zorunluluğu getirilmemesi nedeniyle anılan madde ile ihale yetkilisine tanınan yetkinin onaylamama yönünde kullanılması hâlinde bu yetkinin kamu yararına kullanıldığının ispatı bakımından, ihale yetkilisince hukuken kesin delil niteliği taşıyan belgelere dayanılması gibi bir zorunluluk bulunmamaktadır. Bu nedenle, ihale iptali işleminin idari davaya konu edilmesi hâlinde, gerek davalı idarenin mahkemeye yapacağı açıklamalar ve sunduğu belgeler ve gerekse mahkemece re’sen yapılacak araştırma sonucunda elde edilen bulgular, işlemde kamu yararına aykırılık bulunmadığını ortaya koyar nitelikte ise işlemin sebep, konu ve amaç yönünden hukuka aykırılığından söz edilemeyeceği kuşkusuzdur.
Dosyanın incelenmesinden, Rektörlüğü tarafından “Fen Edebiyat Fakültesi 2. Etap İnşaatı Yapımı İşi” ihalesinin gerçekleştirildiği, 20.08.2014 tarihli ihale komisyonu kararı ile tekliflerin sınır değerin çok üstünde olduğundan bahisle kamu yararı gözetilerek iptalinin uygun görüldüğünün belirtilmesi üzerine ihalenin iptaline ilişkin işlemin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı; idarece dava dilekçesine verilen cevapta, dava konusu ihaleye benzer nitelikte kabul edilen ve sonuçlanan diğer ihalelerde kırım oranının %32 olarak hesaplandığının belirtildiği anlaşılmaktadır.
Aktarılan yasal düzenlemeler karşısında, ihale komisyonu ve yetkilisince ihalenin her aşamasında kamu yararı ve hizmet gerekleri doğrultusunda takdir yetkisinin kullanılması, bu yetki kullanılırken hukuken geçerli seçenekler arasından tercihte bulunulması ve işlemin yapılıp yapılmaması noktasında makûl ve meşru sebepler dikkate alınarak karar verilmesi gerektiği açık olup; dava konusu ihalede, tekliflerin sınır değerin çok üstünde olduğu, en avantajlı teklife göre kırım oranının %11 seviyesinde kaldığı, davalı idarece benzer işlerde yapılan ihalelerde kırım oranının ortalama %32 civarında olduğu göz önüne alındığında, ihalenin iptal edilmesine ilişkin işlemde hukuka aykırılık, dava konusu işlemin iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulü ile 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA, DAVANIN REDDİNE, ayrıntısı aşağıda gösterilen ….-TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, ….-TL temyiz yargılama gideri ile Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ….-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine, dava aşamasında kullanılmayan ….-TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davacıya, posta giderleri avansından artan tutarın taraflara iadesine, dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 06.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.