Danıştay Kararı 13. Daire 2015/1926 E. 2020/3808 K. 23.12.2020 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2015/1926 E.  ,  2020/3808 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2015/1926
Karar No:2020/3808

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Özel Güvenlik Eğitim Alarm ve Koruma Hizmetleri Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kurumu
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: … Üniversitesi Rektörlüğü İdari ve Mali İşler Daire Başkanlığı tarafından 02/11/2012 tarihinde açık ihale usulü ile yapılan “Özel Güvenlik Hizmeti” ihalesi ile ilgili olarak davacı şirket tarafından yapılan itirazen şikâyet başvurusunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı Kamu İhale Kurulu (Kurul) kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce; davacı şirketin güvenlik amirinin davacı şirkete ait başka bir şirket için personelden para toplaması davranışının iş ve meslek ahlâkına aykırı olduğu ve davacı şirketin dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte ihalelere katılmaktan yasaklı olduğu görüldüğünden, 4734 sayılı Kanun’un 10. maddesinin 4. fıkrasının (f) bendi uyarınca teklifinin değerlendirme dışı bırakılması üzerine davacı şirket tarafından yapılan itirazen şikâyet başvurusunun reddine ilişkin Kamu İhale Kurulu kararında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, şirket çalışanı güvenlik amirinin mesai arkadaşlarından karşılıklı rıza ile bir başka şirket için borç para toplama eyleminin ihale mevzuatına aykırı olduğu belirtilerek işlem tesis edilmiş ise de, söz konusu eylemle davacı şirket arasında illiyet bağının bulunmadığı, tarihsiz, isimsiz ve imzasız olan ihbar ve şikâyet mektuplarının ihale komisyonu kararına esas alınmaması gerektiği, Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma sonucunda kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, davacı şirket hakkında verilen yasaklama kararlarının iptal edildiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte davacı şirketin güvenlik amirinin davacı şirkete ait başka bir şirket için borç para toplama eyleminin sabit olduğu ve bu eylemin iş veya meslek ahlâkına aykırı olduğu, ayrıca davacı şirketin dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte ihalelere katılmaktan yasaklı olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
5. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
6. 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 23/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.