Danıştay Kararı 13. Daire 2015/1906 E. 2017/626 K. 13.03.2017 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2015/1906 E.  ,  2017/626 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2015/1906
Karar No : 2017/626

Davacılar : 1- ..Ltd. Şti.
2- … Ltd. Şti.
3- …A.Ş.
Vekili :
Davalı :
Vekili :
Davanın Özeti : …. Mahallesi, … ada, … numaralı parselde bulunan …. m² yüzölçümlü Karayolları Genel Müdürlüğü adına kayıtlı taşınmazın üzerinde bulunan binalar ile birlikte satış yöntemiyle özelleştirilmesi ihalesi için verilen geçici teminat mektubunun irat kaydedilmesi üzerine teminatın iadesi istemiyle yapılan 22.12.2014 tarihli başvurunun idarece cevap verilmemek suretiyle zımnen reddedildiği, sözleşmenin imzalanacağı 23.07.2014 tarihinden önce açılan imar planının iptaline yönelik davada Danıştay Altıncı Dairesi’nin 21.01.2014 tarih ve E:2013/8289 sayılı kararıyla yürütmenin durdurulmasına karar verildiği, davalı idare tarafından yürütmenin durdurulması kararına yapılan itiraz sonucunda Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun, uyuşmazlığın çözümü için oluşturulacak bilirkişi heyeti ile yerinde yapılacak inceleme suretiyle kentsel servis alanının şehircilik ve planlama esaslarına uygun olup olmadığının tespitinin gerektiği belirtilerek itirazın kabulüne karar verildiği, ancak kararda davanın esasına teşkil edecek bir gerekçeye yer verilmediği, sözleşmenin yüksek bedelli olduğu ve sürecin devam ettirilmesinin makûl olmadığı iddialarıyla irat kaydedilen geçici teminat bedeli olan ….-TL’nin yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Davacıların oluşturduğu ortak girişim grubunun sözleşmeyi imzalamaktan vazgeçme hakkını kullanabilmesi için İhale Şartnamesi’nin 20. maddesi uyarınca imar planlarına karşı açılan davalarda yürütmenin durdurulması veya iptal kararı verilmesi ve bu kararın sözleşmenin imzalanmasından önce idareye tebliğ edilmesi gerektiği, Danıştay Altıncı Dairesi’nce verilen yürütmeyi durdurma kararına itiraz edildiği, itiraz sonucunda İdari Dava Daireleri Kurulu tarafından, yürütmenin durdurulması kararının kaldırıldığı, yürütmeyi durdurma kararı veya iptal yönünde mahkeme kararı olmadığından sözleşmeyi imzalama konusunda idareden kaynaklanan nedenler gerekçe gösterilerek ek süre verilemeyeceği ve geçici teminatın iade edilemeyeceği, ihaleye rızalarıyla katıldıkları, davacıların kendilerine tanınan haklar dışında sözleşmeyi imzalamaktan imtina etmeleri hâlinde geçici teminatın irat kaydedileceğini bilmeleri gerektiği, yürütmenin durdurulmasının verildiği dönemde değil, yürütmenin durdurulması kararına itirazın kabul edildiği dönemde sözleşmeyi imzalamaktan imtina ettikleri belirtilerek davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hâkimi …’nın Düşüncesi : Davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı …’ın Düşüncesi : Dava, …. Mahallesi, …. nolu parsel üzerinde bulunan …. m² yüz ölçümlü Karayolları Genel Müdürlüğü adına kayıtlı taşınmazın satış yöntemiyle özelleştirilmesine ilişkin ihale üzerinde kalan Ortak Girişim Grubu Şirketlerinin (Davacı) davalı idarece belirtilen 31.10.2014 gün ve saat 17:00’e kadar satış sözleşmesini imzalamaması üzerine, 7.11.2014 tarih ve 7676 sayılı işlemiyle davalı İdare lehine irat kaydedilen geçici teminatın iadesi istemiyle, davacı tarafından davalı İdareye yapılan 22.12.2014 tarihli başvurunun zimnen reddine dair işlemin iptali ile irat kaydedilen geçici teminatın yasal faiziyle birlikte iadesi istemiyle açılmıştır.
Dava dosyasının incelenmesinden; Özelleştirme Yüksek Kurulu’nun 06.02.2012 tarih ve 2012/16 sayılı kararı ile özelleştirme kapsam ve programına alınan dava konusu taşınmazın “satış” yöntemiyle özelleştirilmesi için davalı idarece yapılan ihalenin (…-TL) en yüksek teklifi veren davacı üzerinde kaldığı, İdare tarafından davacıya bildirimde bulunularak varlık satış sözleşmesinin imzalanabilmesini teminen gerekli belgelerle birlikte 20.06.2014 günü, saat 17:00 ‘de idarede hazır bulunulmasının istendiği; davacının talebi üzerine bu sürenin 04.08.2014 günü saat 17:00’e kadar uzatıldığı, daha sonra, davacı tarafından, anılan taşınmazın İmar Planı Değişikliğinin onaylanmasına yönelik …. ‘nun 18.07.2013 tarih ve 2013/112 sayılı kararının yürütülmesinin durdurulmasına ve iptali istemiyle davalı İdare aleyhine dava açıldığının öğrenildiği belirtilerek ,Danıştay 6. Dairesi’nin E:2013/8289 sayılı dava sonuçlanıncaya kadar sözleşmenin imza tarihinin uzatılması isteminde bulunulduğu, davalı idarece 04.09.2014 günü, saat 17:00’e kadar ek süre verildiği, Danıştay 6.Dairesi’nin 21.01.2014 tarihli “Yürütmenin Durdurulması” kararına karşı davalı İdarenin yaptığı itiraz sonuçlanıncaya kadar tekrar ek süre isteminde bulunduğu, sürenin davalı İdarenin 27.10.2014 tarih ve 7423 sayılı işlemi ile 31.10.2014 günü saat 17:00’e kadar uzatıldığı, davacı tarafından bu kez 30.10.2014 tarih ve 11696 sayılı yazı ile Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun, Danıştay 6. Dairesi’nin vermiş olduğu “Yürütmenin Durdurulması” kararını”…bilirkişi heyeti ile, yerinde yapılacak inceleme suretiyle…” kaldırdığı,dava sürecinin devam ettiği, esas hakkında karar verilmediği, bu nedenle sözleşme imzalamaktan imtina ettikleri ve ihale şartnamesinin 20. maddesi uyarınca geçici teminat mektubunun iadesi isteminde bulunulduğu, davalı idare tarafından da, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun 05.06.2014 tarih ve YD İtiraz No:2014/190 sayılı kararı ile itirazın kabulüne karar verildiği belirtilerek sözleşme imzalanması için en geç 31.10.2014 tarih saat 17:00 kadar davalı İdarede hazır bulunulması, belirtilen gün ve saatte varlık satış sözleşmesini imzalamaktan imtina edilmesi hâlinde geçici teminatın idare lehine irat kaydedileceği 07.11.2014 günlü ve 7676 sayılı işlem ile davacıya bildirdiği anlaşılmaktadır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 11. maddesinde, “1. İlgililer tarafından idari dava açılmadan önce, idari işlemin kaldırılması, geri alınması, değiştirilmesi veya yeni bir işlem yapılması üst makamdan, üst makam yoksa işlemi yapmış olan makamdan, idari dava açma süresi içinde istenebilir. Bu başvurma, işlemeye başlamış olan idari dava açma süresini durdurur. 2. Altmış gün içinde bir cevap verilmezse istek reddedilmiş sayılır. 3. İsteğin reddedilmesi veya reddedilmiş sayılması halinde dava açma süresi yeniden işlemeye başlar ve başvurma tarihine kadar geçmiş süre de hesaba katılır.” kuralına; anılan Kanun’un 12. maddesinde de, “İlgililer haklarını ihlal eden bir idari işlem dolayısıyla Danıştaya ve idare ve vergi mahkemelerine doğrudan doğruya tam yargı davası veya iptal ve tam yargı davalarını birlikte açabilecekleri gibi ilk önce iptal davası açarak bu davanın karara bağlanması üzerine, bu husustaki kararın veya kanun yollarına başvurulması halinde verilecek kararın tebliği veya bir işlemin icrası sebebiyle doğan zararlardan dolayı icra tarihinden itibaren dava süresi içinde tam yargı davası açabilirler. Bu halde de ilgililerin 11 inci madde uyarınca idareye başvurma hakları saklıdır.” kuralına yer verilmiştir.
Bu itibarla, davalı İdarenin 7.11.2014 tarih ve 7676 sayılı işlemine karşı davacı tarafından dava açılmadığı anlaşıldığından, dava açma süresi geçirildikten sonra yapılan başvuruların dava açma süresini yeniden başlatmayacağı da dikkate alınarak, 7.11.2014 tarih ve 7676 sayılı işlemin hangi tarihte tebliğ edildiği araştırılarak, 22.04.2015 tarihinde açılan davanın yukarıda belirtilen Kanun hükmü uyarınca süresinde olup olmadığı tespit edilerek bir karar verilmesi gerekmektedir.
Öte yandan; davanın süresinde açıldığının tespit edilmesi halinde işin esası hakkında verilecek kararda,
Özelleştirme amacıyla yapılacak ihalelerin 4046 sayılı Kanun hükümleri ile belirlenen yetki ve ihale usulü çerçevesinde özelleştirilecek kuruluşun en yüksek bedel ile satışını sağlamak amacıyla kamu yararı ve ülke çıkarını gözeterek gerçekleştirilmesinin gerektiği kuşkusuzdur.
29.11.2003 tarih ve 25301 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Özelleştirme Uygulamalarında Değer Tespiti ve İhale Yönetmeliği’nin 19. maddesinde; ihale sonuçlarının onaylanmasından sonra idare tarafından süre belirtilmek suretiyle sözleşme imzalanması hususunda ihale üzerinde kalan teklif sahibine yazılı bildirimde bulunulacağı, idarece verilen süre içerisinde ihale üzerinde kalan tarafından istenilen teminatın verilmemesi, diğer yükümlülüklerin yerine getirilmemesi ve sözleşme imzalanmaması hâlinde alınan teminatların idare lehine irat kaydedileceği ve kararda yer alması hâlinde diğer teklif sahiplerine sırası ile aynı usulün uygulanacağı kuralı yer almıştır.
Dava konusu taşınmazın satışına ilişkin ihale şartnamesinin 11. maddesinde öngörülen geçici teminat uygulamasının, ihalenin sonuçlanması ile sözleşmenin imzalanması aşamaları arasında teklif sahibinin yükümlülüklerini yerine getirmeye zorlayıcı mahiyette bir hüküm olduğu, teklif sahibinin söz konusu süreç içerisinde yükümlülüklerini yerine getirmemesi veya sözleşme imzalamaktan imtina etmesi hâlinde geçici teminatın irat kaydedilebileceği açıktır.
İhale şartnamesinin “teklif sahibi ve/veya alıcının yükümlülükleri” başlıklı 15. maddesinin ( c) bendinde, teklif sahibi veya alıcının taşınmazın mevcut fiziki durumunu son teklif verme tarihi ve sözleşmenin imzalandığı tarih itibarıyla yerinde görerek, ilgili merciler nezdinde (belediyeler, tapu- kadastro müdürlükleri, kültür ve tabiat varlıklarını koruma kurulları, vakıflar bölge müdürlükleri vb.) tapu kayıtları, imar durumları, muhdesatları vb. hakkında her türlü incelemeyi yaptığını ve tüm bilgi ve belgeleri bilerek teklif verdiğini, taşınmazı olduğu şekliyle satın aldığını ve bunlarla ilgili olarak daha sonra açık veya gizli ayıp iddiasıyla ayıba ve zapta karşı tekeffül hükümlerine dayanarak idare ve/veya Kuruluştan herhangi bir maddi talepte bulunmayacağını ve bedel indirimi talep etmeyeceğini kabul, beyan ve taahhüt etmiş sayıldığı, “Diğer Husular” başlıklı 20. maddesinin (5) fıkrasında da, ihale konusu gayrimenkulun İdare tarafından yapılan imar planına karşı dava açılması ve bu davada yürütmeyi durdurma veya iptal kararı verilmesi ve bu kararın Sözleşme imza tarihinden önce İdareye tebliğ edilmesi durumunda, alıcının talebine bağlı olarak sözleşme imzalanmasından vazgeçileceği, alıcının geçici teminatının iade edileceği belirtilmiş bulunmaktadır.
Bu durumda; ihale şartnamesine göre davranma yükümlülüğü bulunan davacının, anılan ihale şartnamesi hükümlerine göre dava konusu taşınmaza ilişkin imar durumlarını ihaleden önce biliyor olduğunun kabulü gerekmekte ise de, İhale Şartnamesi uyarınca ihale konusu gayrimenkulun İdare tarafından yapılan imar planına karşı dava açılması ve bu davada yürütmeyi durdurma veya iptal kararı verilmesi ve bu kararın Sözleşme imza tarihinden önce İdareye tebliğ edilmesi durumunda, alıcının talebine bağlı olarak sözleşme imzalanmasından vazgeçebileceği ve alıcının geçici teminatının iade edileceği belirtildiğinden, geçici teminatın iadesi istemiyle yapılan başvurunun zımnen reddine ilişkin işlemde hukuka uygunluk görülmediği ve işlemin iptal edilmesi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Dava, …. Mahallesi, … ada, … numaralı parselde bulunan …. m² yüzölçümlü Karayolları Genel Müdürlüğü adına kayıtlı taşınmazın üzerinde bulunan binalar ile birlikte satış yöntemiyle özelleştirilmesi ihalesi için verilen geçici teminat mektubunun irat kaydedilmesi nedeniyle geçici teminat bedeli olan ….-TL’nin yasal faiziyle birlikte tazmini istemiyle açılmıştır.
4046 sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanun’un 18. maddesinin (A) bendinde, özelleştirme yöntemleri belirlenmiş; (C) bendinde, (A) bendinde yer alan özelleştirme yöntemlerinin uygulanmasına ilişkin ihale işlemlerinin bu Kanun’a göre oluşturulan ihale komisyonları tarafından yürütüleceği; 37. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde de, özelleştirme uygulamaları ile ilgili olarak, bu Kanun hükümleri gereğince yapılacak uygulamalar ile ihale usullerine ilişkin esasların İdarece çıkarılacak yönetmeliklerle belirleneceği kurala bağlanmıştır.
Özelleştirme Uygulamalarında Değer Tespiti ve İhale Yönetmeliği’nin (Yönetmelik) 3. maddesinin (g) bendinde, ihale şartnamesi, ihale konusu işin genel ve özel şartlarına ilişkin belge olarak tanımlanmış; 10. maddesinde, ihale şartnamesinin, ihale üzerinde kalan tarafından sözleşme imzalanmaması veya idarece belirlenecek miktarda kesin teminat verilmemesi veya diğer yükümlülüklerin yerine getirilmemesi hâlinde geçici teminatın irat kaydedileceği ve gerekli görülen diğer hususları içereceği, açıklanmış; 19. maddesinde ise, ”ihale sonuçlarının onaylanmasından sonra idare tarafından süre belirtilmek suretiyle sözleşme imzalanması hususunda ihale üzerinde kalan teklif sahibine yazılı bildirimde bulunulacağı, idarece uygun görülmesi hâlinde bir defaya mahsus olmak üzere ek süre verilebileceği, idareden kaynaklanan sebeplerle, verilen süre içerisinde sözleşmenin imzalanamaması durumunda, birden fazla ek süre verilebileceği, idarece verilen süre içerisinde ihale üzerinde kalan tarafından istenilen teminatın verilmemesi, diğer yükümlülüklerin yerine getirilmemesi ve sözleşme imzalanmaması hâlinde alınan teminatların idare lehine irat kaydedileceği ve kararda yer alması hâlinde diğer teklif sahiplerine sırası ile aynı usulün uygulanacağı düzenlemesine yer verilmiştir.
….. Mahallesi, … ada, …. Nolu Parselde Kayıtlı Gayrimenkulün Özelleştirilmesine İlişkin İhale Şartnamesi’nin (Şartname) “Teminatlar” başlıklı 11. maddesinin “Geçici teminat” başlıklı 6. fıkrasında, ihaleye katılabilmek için verilmesi gereken geçici teminat tutarının ……TL olduğu; aynı fıkranın “Geçici teminatın irat kaydedilmesi ve diğer teklif sahiplerine çağrı yapılması” başlıklı (b) bendinde, Özelleştirme Yüksek Kurulu (ÖYK)/İdare kararının Resmî Gazete’de yayımlanmasını müteakip satışın kendisine yapılmasına karar verilen teklif sahibinin idare tarafından verilecek süre içinde şartnamede belirtilen yükümlülükleri yerine getirmemesi, sözleşme imzalamaktan imtina etmesi hâllerinden herhangi birinin gerçekleşmesi durumunda geçici teminatın irat kaydedileceği; aynı fıkranın “Geçici teminatın iadesi” başlıklı (c) bendinde, geçici teminatın irat kaydedilmesine ilişkin şartnamede belirtilen düzenlemeler saklı kalmak üzere, ihale görüşmeleri esnasında ihale dışı bırakılması veya ÖYK/İdare onayına sunulan kararda yer almaması veya ihalenin iptal edilmesi durumlarında teklif sahiplerinin geçici teminatlarının iade edileceği; aynı fıkranın (d) bendinde, ÖYK/İdare kararında yer alan teklif sahiplerinin geçici teminatlarının sözleşmenin imza tarihine kadar iade edilmeyeceği; “Devir ve Teslim” başlıklı 17. maddesinin 1. fıkrasında, ÖYK/İdare kararı sonucunda, sözleşme imzalanması için alıcıya süre verileceği; “Diğer Hususlar” başlıklı 20. maddesinin 5. fıkrasında, gayrimenkulün idare tarafından yapılan imar planına karşı dava açılması ve bu davada yürütmeyi durdurma veya iptal kararı verilmesi ve bu kararın sözleşmenin imza tarihinden önce idareye tebliğ edilmesi durumunda, alıcının talebine bağlı olarak sözleşme imzalanmasından vazgeçilebileceği ve alıcının geçici teminatının iade edileceği açıklamalarına yer verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, Özelleştirme Yüksek Kurulu’nun 06.02.2012 tarih ve 2012/16 sayılı kararı ile …. Mahallesi, … ada, … numaralı parselde bulunan …. m² yüzölçümlü Karayolları Genel Müdürlüğü adına kayıtlı taşınmazın üzerinde bulunan binalar ile birlikte özelleştirme kapsam ve programına alındığı, yapılan ihalede en yüksek teklifin davacıların oluşturduğu ortak girişim grubu tarafından verildiği, ihalenin Özelleştirme Yüksek Kurulu’nun 02.05.2014 tarih ve 2014/31 sayılı kararıyla onaylandığı, idarenin 06.05.2014 tarih ve 3318 sayılı yazısıyla davacılara sözleşmenin en geç 20.06.2014 tarihi saat 17.00’ye kadar imzalanması gerektiğinin bildirildiği, davacıların 16.06.2014 tarihli dilekçesiyle ek süre talebinde bulunması üzerine davalı idarece sözleşmenin 04.08.2014 tarihi saat 17.00’ye kadar imzalanması için davacılara ek süre verildiği, davacıların 23.07.2014 tarihli dilekçesiyle 25.07.2014 tarihinde sözleşmenin imzalanabileceğinin idareye bildirilmesinden sonra 25.07.2014 tarihli dilekçeyle imar planlarına açılan davada yürütmenin durdurulması kararı verildiğinden idareden kaynaklanan sebebe dayanarak sözleşmenin imzalanması için 6 ay ek süre verilmesi talebinde bulunulduğu, davalı idarenin 26.08.2014 tarih ve 5925 sayılı yazısıyla da sözleşme imzalama süresinin 31.10.2014 tarihi saat 17.00’ye kadar uzatıldığının davacılara bildirildiği, davacılar tarafından bu kez 21.10.2014 tarihli dilekçeyle idareden imar planına yönelik yürütmeyi durdurma kararının kaldırılıp kaldırılmadığı konusunda bilgi verilmesinin istenildiği ve yürütmenin durdurulması kararının kaldırılmaması hâlinde idareden kaynaklanan sebeplere dayanarak sözleşmenin imzalanmasına ilişkin ek süre talebinde bulunulduğu, davalı idarenin 27.10.2014 tarih ve 7423 sayılı cevabıyla, yürütmenin durdurulması kararına yapılan itiraz sonucu yürütmenin durdurulması kararının kaldırılmasına karar verildiği belirtilerek sözleşmenin 31.10.2014 tarihi saat 17.00’ye kadar imzalanması gerektiğinin davacılara bildirildiği, davacıların ise 30.10.2014 tarihli başvuruyla idareden, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun 05.06.2014 tarih ve YD İtiraz No: 2014/190 sayılı kararında uyuşmazlığın çözümü için oluşturulacak bilirkişi heyeti ile yerinde yapılacak inceleme suretiyle kentsel servis alanının şehircilik ve planlama esaslarına uygun olup olmadığının tespitinin gerektiği belirtilmek suretiyle itirazın kabulüne karar verildiği ileri sürülerek dava sürecinin devam etmesi nedeniyle sözleşmeyi imzalamaktan imtina ettikleri ifade edilerek geçici teminat mektuplarının taraflarına verilmesi talebinde bulunulduğu, davalı idarenin 04.11.2014 tarih ve 913 sayılı Olur’u ile sözleşmenin imzalanmaması nedeniyle davacıların teminat mektubunun irat kaydedilmesinden sonra davacılar tarafından geçici teminatın iadesi talebiyle yapılan 22.12.2014 tarihli başvurunun idarece cevap verilmemek suretiyle zımnen reddedilmesi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Özelleştirmeye konu alana ilişkin 1/25000 ölçekli nazım, 1/5000 ölçekli nazım ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliklerinin Özelleştirme Yüksek Kurulu’nun 18.07.2013 tarih ve 2013/112 sayılı kararıyla onaylanarak 21.07.2013 tarih ve 28714 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmasından sonra iptali istemiyle TMMOB Şehir Plancıları Odası (Ankara Şubesi) tarafından açılan davada Danıştay Altıncı Dairesi’nin 21.01.2014 tarih ve E:2013/8289 sayılı kararı ile dava konusu işlemin yürütmesinin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın idareye 03.03.2014 tarihinde tebliğ edildiği, davalı idare tarafından yapılan itiraz üzerine Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun 05.06.2014 tarih ve YD İtiraz No: 2014/190 sayılı kararıyla uyuşmazlığın çözümü için oluşturulacak bilirkişi heyeti ile yerinde yapılacak inceleme suretiyle kentsel servis alanının şehircilik ve planlama esaslarına uygun olup olmadığınının tespiti gerektiği belirtilerek itirazın kabulüne karar verildiği, anılan karardan sonra Danıştay Altıncı Dairesi’nin 07.07.2015 tarih ve E:2013/8289 sayılı kararıyla yeniden yürütmenin durdurulmasına karar verildiği, …. tarih ve E:……. sayılı nihai kararla da ihale konusu taşınmaz alanına yönelik yapılan imar planı değişikliklerinin iptal edildiği, iptal kararının da Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun 16.05.2016 tarih ve E:2016/1551, K:2016/2060 sayılı kararıyla onanmasına karar verilerek Daire kararının kesinleştiği görülmektedir.
Özelleştirme uygulamalarında, ihale şartnameleri ihalenin genel ve özel şartlarını belirleyen belgeler olup, ihaleler bu şartname hükümlerine göre yürütülmekte ve sonuçlandırılmaktadır. Buna göre, şartnameyi hazırlayan ve kuralları belirleyen idare ile şartnameleri imzalayarak ihalelere katılan katılımcılar açısından şartname hükümlerinin bağlayıcı olduğu ve uyuşmazlıkların çözümünde “düzenleyici işlem” vasfı ile esas alınacağı açıktır. Keza, 4046 sayılı Kanun ve Yönetmelik ile diğer ilgili mevzuatta yer almayan ve bunlara aykırı olmayan hususlara ilişkin olarak şartname hükümlerinin esas alınması gerekmekle birlikte şartname hükümlerinin lafzına ve amacına uygun olarak yorumlanması gerekmektedir.
İhaleye konu Şartname’de, özelleştirmeye konu alanın imar planına ilişkin bir dava açılması ve bu davada yürütmenin durdurulması veya iptal kararı verilmesi hâlinde, alıcının talebine bağlı olarak sözleşme imzalamaktan vazgeçilebileceği ve bu durumda teminatın iade edileceği düzenlemesine yer verilerek alıcılara bu hususta sözleşme imzalamadan vazgeçilmesi hâlinde teminatın iade edileceğine ilişkin güvence verilmiştir. Her ne kadar davalı idare tarafından davacıların sözleşme imzalamaktan vazgeçme hakkının İdari Dava Daireleri Kurulu’nun itirazın kabulü kararından sonra kullanıldığı gerekçesiyle teminatın irat kaydedildiği iddia edilmekte ise de, imar planlarına karşı açılan davada verilen yürütmenin durdurulması kararının davacılar tarafından haricen öğrenilmesi üzerine, davacıların idareden ek süre talebinde bulunarak sözleşmeyi imzalamama iradesi gösterdikleri, Danıştay Altıncı Dairesi’nce verilen yürütmenin durdurulması kararına yapılan itirazın kabulü kararının ise yerinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılması gerektiği belirtilerek verildiği ve dava sürecinin devam ettiği ileri sürülerek sözleşmeyi imzalamaktan vazgeçerek teminatın iadesini talep ettikleri hususları birlikte değerlendirildiğinde, Şartname uyarınca imar planına karşı açılan davada yürütmenin durdurulması kararı verilmesi nedeniyle davacılara verilmiş olan “vazgeçme hakkının” kullanımının kısıtlanamayacağı açıktır.
Ayrıca, özelleştirmeye konu alanda yapılan imar planı değişikliklerinin iptali istemiyle açılan davada, Danıştay Altıncı Dairesi’nin E:2013/8289 sayılı dosyasında verilen yürütmenin durdurulması kararına yapılan itirazın, İdari Dava Daireleri Kurulu tarafından, bilirkişi heyeti ile yerinde yapılacak inceleme suretiyle kentsel servis alanının şehircilik ve planlama esaslarına uygun olup olmadığının tespiti gerektiği belirtilerek kabul edildiği, kararda dava konusu işlemin hukuka uygunluğu noktasında bir değerlendirme yapılmadığı ve anılan kararın özelliği gereği kaldırma kararı niteliğinde olmadığı dikkate alındığında, yargısal süreç devam ettiğinden, davalı idarenin, bu karar üzerine Danıştay Altıncı Dairesi’nin davada bilirkişi heyeti ile yerinde yapılacak keşif incelemesi sonucuna göre yürütmeyi durdurma veya davanın esası hakkında vereceği kararı beklemesi gerektiğinden, bu aşamada davacıların sözleşme imzalamaları hususunda zorlanamayacakları açık olup, davacıların sözleşmeyi imzalamadan vazgeçmeleri nedeniyle geçici teminatın davacılara iadesi gerekirken, teminatın irat kaydedilmesinde hukuka uygunluk bulunmamaktadır.
Bu durumda; davacılar tarafından verilen geçici teminat mektubu bedeli olan …-TL’nin idareye başvurdukları 22.12.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tazmini gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle; geçici teminat bedeli olan ….-TL’nin idareye başvuru tarihi olan 22.12.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacılara ödenmesi talebinin KABULÜNE; ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam …TL yargılama gideri ile Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca …TL vekâlet ücretinin davalı idareden alınarak davacı şirketlere verilmesine, posta giderleri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra davacılara iadesine, hükmolunan tazminat tutarı üzerinden hesaplanan …TL tutarındaki nisbi karar harcından, davanın açıldığı sırada yatırılan ….TL’nin mahsubu sonucu geriye kalan ve davalı idareye yükletilmesi gereken ….TL harcın davalı idareye tamamlattırılması hususunda Maliye’ye müzekkere yazılmasına, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’na temyiz yolu açık olmak üzere, 13.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.