Danıştay Kararı 13. Daire 2015/1745 E. 2019/4307 K. 12.12.2019 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2015/1745 E.  ,  2019/4307 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2015/1745
Karar No:2019/4307

TEMYİZ EDEN (DAVACI): …
VEKİLLERİ: …
KARŞI TARAF (DAVALI): …
VEKİLİ: …

İSTEMİN KONUSU: … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının yargılama giderleri ve vekâlet ücretine ilişkin kısmının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Dağıtıcı lisansına sahip davacı şirket tarafından, bayisine ait akaryakıt istasyonunda kurumsal kimlik çalışmalarını süresi içerisinde tamamlamadığından bahisle 5015 sayılı Kanun’un 19. maddesinin yedinci fıkrası uyarınca …-TL idarî para cezası verilmesine ilişkin 05/12/2013 tarih ve … sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (Kurul) kararının iptali istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; davacı şirket tarafından dava konusu işleme karşı yapılan itirazın davalı idarece kabul edildiği görüldüğünden davanın konusuz kaldığı, yargılama giderlerinin ve avukatlık ücretinin hangi tarafa tahmil edileceği sorununa gelince; 2577 sayılı Kanun’un 31. maddesinin atıf yaptığı 6100 sayılı Kanun’un 331. maddesinin 1. fıkrasında, konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hâllerde, hâkimin, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmedeceği kuralına yer verildiği; bu durumda, davanın açılmasına davacı tarafın sebebiyet verdiği (olayda hukuka aykırı bir işlemin geri alınması gibi bir durumun söz konusu olmadığı) anlaşıldığından yargılama giderlerine ve vekâlet ücretine davacı tarafın katlanması gerektiği sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle, konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına ve …-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı tarafından, süresi içerisinde gerek bayi tarafından gerek kendilerince idareye itiraz dilekçesi verilerek kurumsal kimlik çalışmalarının tamamlanamamasının nedenlerinin bildirildiği ve kısa sürede eksikliklerin tamamlandığı, idarece de itirazların kabul edildiği, davanın açılmasına neden olunmadığı, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin aleyhlerine hükmedilmemesi gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davalı idare tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ..IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
ESAS YÖNÜNDEN:
MADDİ OLAY :
04/01/2005 tarihli dağıtıcı lisansı sahibi davacı şirketin bayisi olan “… Akaryakıt ve Gıda Ürünleri Pazarlama İthalat İhracat Sanayi Ticaret Ltd. Şti’ye ait akaryakıt istasyonunda 06/08/2012 tarihinde yapılan denetimde, eski dağıtıcısına ait kurumsal kimliklerin görülmesi üzerine davacıdan ve bayisinden savunma istenmiştir. Davacının savunması yeterli görülmeyerek, 5015 sayılı Kanun’un 4. maddesinin 1. ve 2. fıkraları ile 1240 sayılı Kurul kararının 4. maddesinin birinci fıkrasının (g) bendinin ihlâli nedeniyle aynı Kanun’un 19. maddesinin yedinci fıkrası uyarınca …-TL idarî para cezası uygulanmıştır.
Bu işlemin iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 24. maddesinin (f) bendinde, yargılama giderleri ve hangi tarafa yükletildiğinin kararda gösterileceği belirtilmiş; 2577 sayılı Kanun’un 31. maddesinin atıf yaptığı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 323. maddesinin 1. fıkrasının (ğ) bendinde vekâlet ücreti yargılama giderleri arasında sayılmış; 326. maddesinde, Kanunda yazılı hâller dışında, yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği; 331. maddesinde ise, davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hâllerde, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerinin hâkim tarafından takdir ve hükmedileceği kurala bağlanmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Mahkemece “karar verilmesine yer olmadığı” yolunda verilen karar, dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğu tespitini içeren bir karar türü olmadığı gibi, davanın taraflarından herhangi birinin haklılığı ya da haksızlığını ortaya koyacak nitelikte bir karar da değildir.
Bu itibarla, yargılama sonucunda davalı idarenin haklı çıktığı veya davacının haksız olduğu sonucunu çıkarmak her zaman mümkün bulunmadığından, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin nasıl hükmedileceği sorununun dosyadaki bilgi ve belgelere göre değerlendirilmesi gerekmektedir.
Uyuşmazlıkta her ne kadar Mahkeme tarafından davanın açılmasına davacının sebebiyet verdiği gerekçesiyle aleyhine yargılama giderleri ve vekâlet ücretine hükmedilmişse de, davacının 2577 sayılı Kanun’un 11. maddesi kapsamında davalı idareye 12/02/2014 tarihinde itiraz başvurusunda bulunduğu, bu başvuru süresi içerisinde cevap verilmemesi üzerine 03/04/2014 tarihinde bakılan davanın açıldığı, daha sonra 15/05/2014 tarih ve … sayılı Kurul kararıyla davacının itirazı kabul edilerek dava konusu Kurul kararının geri alındığı görülmektedir.
Bu durumda, davanın açılmasına davalı idarece sebebiyet verdiği anlaşıldığından, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı idareye yükletilmesi gerektiği açıktır.
Bu itibarla, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına ve davalı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesine ilişkin kısım yönünden temyize konu edilen İdare Mahkemesi kararında usul hükümlerine uygunluk bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin kabulüne;
2. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının vekâlet ücreti ve yargılama giderleri yönünden BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun’un Geçici 8. maddesi uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 12/12/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.