Danıştay Kararı 13. Daire 2015/1343 E. 2020/3835 K. 23.12.2020 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2015/1343 E.  ,  2020/3835 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2015/1343
Karar No:2020/3835

TEMYİZ EDEN (DAVACILAR): 1- … Yazılım Limited Şirketi
2- … Tıbbi Malzeme Lojistik Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kurumu
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN_KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Türkiye Halk Sağlığı Kurumu tarafından 25/02/2013 tarihinde açık ihale usulü ile gerçekleştirilen 2013/3452 ihale kayıt numaralı “Aşı ve Anti Serum Soğuk Zincir ve Stok Yönetim Sistemi Hizmet Alımı” ihalesine yönelik davacı iş ortaklığı tarafından yapılan itirazen şikâyet başvurusu sonucu alınan Kamu İhale Kurulu’nun (Kurul) … tarih ve … sayılı kararının iptali istemiyle açılan davada, … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:… sayılı yürütmeyi durdurma kararı üzerine, bu kararın uygulanmasını teminen tesis edilen itirazen şikayet başvurusunun reddi yolundaki … tarih ve … sayılı Kurul kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; davacılar tarafından, isteklilerin teklif fiyatları arasında aşırı yüksek farkların bulunduğu, aşırı düşük teklif sorgulamasının esas amacının, isteklilerin sundukları teklif fiyatları ile ihale konusu işi gerçekleştirip gerçekleştiremeyeceklerinin tespit edilmesi olduğu, bu çerçevede teklif fiyatları arasındaki bu farkın nedenlerinin sorgulanmadığı yönünde ileri sürülen iddialar irdelendiğinde; yaklaşık maliyetin istekliler bakımından ancak ihale tarihinde, teklif fiyatlarının açıklanması aşamasında aleniyet kazanacağı, isteklilerin teklif fiyatlarını oluşturmasında idarece belirlenmiş olan yaklaşık maliyetin esas alınamayacağı, isteklilerin sadece ihale dokümanında yer alan düzenlemeler ile kendi ticari durumlarını göz önüne alarak teklif fiyatlarını oluşturup tekliflerini sunmaları gerektiği, isteklilerin teklif fiyatları arasında farklılıklar bulunmasının ticari hayatın olağan akışına uygun olduğu gibi aşırı düşük tekliflerin 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 38. maddesi uyarınca aşırı düşük teklif sorgulamasına tâbi tutulmasının yeterli olduğu, isteklerin sunduğu teklif fiyat farkının araştırılmasına gerek olmadığı; uyuşmazlık konusu ihalede ise, ihaleye katılan üç istekli arasındaki fiyat farklılığının, ihalenin olağan sonuçlarından biri olduğu ve ihaleyi yapan idarece aşırı düşük olarak belirlenen teklif kapsamında aşırı düşük teklif sorgulaması yapıldığı hususları beraber değerlendirildiğinde, söz konusu iddiaya yönelik itirazen şikâyet başvurusunun reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacılar tarafından, … İdare Mahkemesi’nce verilen yürütmeyi durdurma kararının gereklerinin davalı idarece karşılanmadığı, ihalede yapılan yanlışlıkların düzeltilmediği, yargı kararını etkisiz kılmak amacıyla dava konusu Kurul kararının alındığı, idare tarafından yaklaşık maliyetin çok yüksek belirlendiği, ayrıntılı bileşenler üzerinden hesaplanmadığı, tek bir cihaz üzerinden belirlendiği, taraflarınca sunulan teklifin aşırı düşük olmadığı, bilhassa ihalenin uhdesinde bırakıldığı iş ortaklığının teklifinin aşırı yüksek olduğu, gerek idare gerekse Kamu İhale Kurumu’nca taraflarınca sunulan teklif ile dava konusu ihaleye konu işin bitirilip bitirilemeyeceği yönünde bir değerlendirme yapılmadığı, aşırı düşük teklif açıklamasının şekil yönünden reddedildiği, şekil eksikliğinin bilgi eksikliği olarak değerlendirilmesi ve bu eksikliklerin tamamlattırılarak ihalenin sonuçlandırılması gerektiği, idarece gönderilen aşırı düşük teklife ilişkin açıklama yazısında açıklık getirilmesi gereken hususlar arasında belirtilmeyen konularla ilgili değerlendirme yapılamayacağı, ayrıca bu yazıda somut bir belge talebinde bulunulmadığı, idarece yeniden yaklaşık maliyet belirlenmeksizin ihalenin sonuçlandırılamayacağı, kendileri ile diğer istekliler arasındaki fiyat farklılığının nedeninin teknolojik üstünlükten kaynaklandığı, dava konusu Kurul kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, İdare Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu, dava konusu işlemin hukuka uygun olarak tesis edildiği, davacılar tarafından ileri sürülen iddiaların ise mesnetsiz olduğu belirtilerek, istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacıların temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3.Temyiz giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına,
4.Posta giderleri avansından artan tutarın davacılara iadesine,
5.Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
6.2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 23/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.