Danıştay Kararı 13. Daire 2015/1015 E. 2020/386 K. 11.02.2020 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2015/1015 E.  ,  2020/386 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2015/1015
Karar No:2020/386

TEMYİZ EDEN (DAVALI): …
VEKİLİ: …
KARŞI TARAF (DAVACI): …

İSTEMİN KONUSU: … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirkete ait “… ili, …ilçesi, … Köyü, … Yolu, 4. km” adresinde yer alan tesiste 10/09/2012 tarihinde yapılan denetimde alınan LPG numunesinin ilgili teknik düzenlemelere aykırı olduğundan bahisle LPG … sayılı LPG Dağıtıcı Lisansının iptal edilmesine ilişkin 21/11/2013 tarih ve … sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (Kurul) kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; davacı şirkete ait tesisten 10/09/2012 tarihinde alınan LPG (Karışım) numunelerinin ilgili teknik düzenlemelere aykırı olduğunun … Petrol Araştırma Merkezi’nin analiz raporu ile tespit edilmesi üzerine ön araştırma ve soruşturmaya gerek olmaksızın yazılı savunması alınarak LPG Dağıtıcı lisansının iptal edildiği, diğer yaptırımlardan farklı olarak lisans iptali müeyyidesinin uygulanabilmesi için mutlaka soruşturma açılması gerektiği, 5307 sayılı Sıvılaştırılmış Petrol Gazları (LPG) Piyasası Kanunu ve Elektrik Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un lisans iptallerinin yapılacak soruşturma neticesine göre karara bağlanacağı amir hükmü karşısında davacı hakkında soruşturma açılması gerekirken, soruşturma açılmaksızın yalnızca savunma alınarak tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka aykırı bulunarak işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davalı idare tarafından, davacı şirketin kurulu tesisinde yapılan denetimde alınan numunenin teknik düzenlemelere aykırı olduğunun tespit edildiği, soruşturmanın yeterince bulgu ve belgeye ulaşmak için yapılan sürecin tanımı olduğu, tek bir fiil ve tereddüde yer bırakmayacak şekilde elde edilmiş yeterli bulgu ve belgelerin olması durumunda soruşturma yapılmasına gerek olmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E: …, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 11/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.