Danıştay Kararı 13. Daire 2014/554 E. 2019/3509 K. 07.11.2019 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2014/554 E.  ,  2019/3509 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2014/554
Karar No:2019/3509

TEMYİZ EDEN (DAVACI) :
VEKİLİ : …
KARŞI TARAF (DAVALI) : Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı
VEKİLİ : …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirketin 2012 yılı net satış hasılatının tamamı üzerinden evrensel hizmet katkı payı alınmasına ilişkin 11/03/2013 tarih ve … sayılı işlemin kaldırılması ve sadece elektronik haberleşme hizmeti kapsamına giren hizmet gelirleri üzerinden evrensel hizmet katkı payı alınmasına yönelik 12/04/2013 tarihli başvurunun reddine ilişkin 18/04/2013 tarih ve … sayılı işlemin iptali istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce; davacı şirketin tüm faaliyetlerinin evrensel hizmetin tamamlayıcı unsurları olduğu göz önüne alınarak yapılan değerlendirmede, Elektronik Haberleşme Sektörüne İlişkin Yetkilendirme Yönetmeliğinin 4/p maddesinde, katma değerli elektronik haberleşme hizmetlerinin, içeriği, kodu, protokolü veya benzer hususları üzerinde bilgisayar işlemleriyle veya başka surette işlem yaparak aboneye/kullanıcıya ek, farklı ya da yeniden yapılandırılmış bir ses veya veri ileten ya da eğlence, oylama, yarışma, katılım, bilgi verme veya benzeri amaçlı içeriklere erişimi sağlayan elektronik haberleşme hizmetleri olarak tanımlandığı, dolayısıyla katma değerli elektronik haberleşme hizmetlerinin de bir tür elektronik haberleşme hizmeti olduğunun kabul edildiği, davacı şirketin elektronik haberleşme hizmetleri dışındaki hizmetlerinin, katma değerli elektronik haberleşme hizmetleri kapsamına girdiği, bunların da bir tür elektronik haberleşme hizmeti olduğu sonucuna varıldığından, bu tür hizmetler için de evrensel hizmet katkı payı alınmasına ilişkin davalı idare uygulamasında hukuka aykırılık görülmemiştir.
Belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı tarafından, evrensel hizmet katkı payının sadece elektronik haberleşme hizmetlerinden elde edilen gelir üzerinden alınması gerektiği, yetkilendirme kapsamında sunulan altyapı işletmeciliği, internet servis sağlayıcılığı, kablolu yayın hizmeti, ulusal sabit telefon hizmeti, sanal mobil şebeke hizmeti, uydu haberleşme hizmeti ve uydu platform hizmetlerinin yanında, yetkilendirme gerektirmeyen cihaz ve ekipman satışı, katma değerli servis ve her türlü kurulum hizmeti ile yerinde teknik destek hizmeti gibi hizmetlerin de sağlandığı, yetkilendirme kapsamı dışında olan hizmetlerden elde edilen hasılat üzerinden evrensel hizmet katkı payı alınmasının hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davalı idare tarafından, evrensel hizmet katkı payının kapsamı dışında tutulması gerektiği iddia edilen faaliyetlerin katma değerli elektronik haberleşme hizmetleri olduğu, davacı şirketin faaliyetlerinin bir bütün olarak ele alınması gerektiği, bütün hizmetlerin birbirini tamamlayan elektronik haberleşme hizmetleri olduğu ve yetkilendirme kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, bu açıdan katma değerli elektronik haberleşme hizmeti tanımı içerinde değerlendirilmesi gereken faaliyetlerden elde edilen net satış hasılatı üzerinden evrensel hizmet katkı payı alınmasında hukuka aykırı bir yön bulunmadığı savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … ‘NUN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 17. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca davacının duruşma istemi yerinde görülmeyerek gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
Davalı idarenin … tarih ve … sayılı yazısı ile, davacı şirketin yıllık gelir tablosunda yer alan 2012 yılı net satış hasılatının %1’inin Nisan ayı sonuna kadar “Evrensel Hizmet Katkı Payı” olarak ödenmesi gerektiği bildirilmiştir.
Davacı şirket tarafından 12/04/2013 tarihinde yapılan başvuruda, elektronik haberleşme hizmeti kapsamına girmeyen katma değerli servis, modem ve bilgisayar satışı gibi hizmetlerin gelirlerine ilişkin bir ayrım yapılmaksızın yıllık gelir tablosunda yer alan satış hasılatının %1’inin evrensel hizmet katkı payı olarak alınmasına ilişkin işlemin düzeltilmesi ve sadece elektronik haberleşme hizmeti kapsamına giren hizmet gelirleri üzerinden evrensel katkı payı alınması, elektronik haberleşme hizmeti kapsamına girmeyen katma değerli hizmetlerden elde edilen gelirler üzerinden herhangi bir ücret alınmaması talep edilmiştir.
Davacı şirketin, … tarih ve … sayılı işlemin düzeltilmesi ve evrensel hizmet katkı payının yeniden hesaplanmasına yönelik başvurusunun davalı idarenin … tarih ve … sayılı işlemiyle reddedilmesi üzerine bakılan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
5369 sayılı Evrensel Hizmet Kanunu’nun “Tanımlar” başlıklı 2. maddesinde, “Elektronik haberleşme”, işaret, sembol, ses, görüntü ve elektrik işaretlerine dönüştürülebilen her türlü verinin kablo, telsiz, optik, elektrik, manyetik, elektromanyetik, elektrokimyasal, elektromekanik ve diğer iletim sistemleri vasıtasıyla iletilmesi, gönderilmesi ve alınması; “Evrensel hizmet”, Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde coğrafi konumlarından bağımsız olarak herkes tarafından erişilebilir, önceden belirlenmiş kalitede ve herkesin karşılayabileceği makul bir bedel karşılığında asgari standartlarda sunulacak olan, internet erişimi de dâhil elektronik haberleşme hizmetleri ile bu Kanun kapsamında belirlenecek olan diğer hizmetler; “Evrensel hizmet yükümlüsü” ise, elektronik haberleşme sektöründe, ilgili mevzuatına göre Kurumca yetkilendirilmiş ve bu Kanun kapsamındaki hizmetleri sağlamakla yükümlü kılınan işletmeci olarak tanımlanmıştır.
Aynı Kanun’un “Evrensel hizmetin gelirleri” başlıklı 6. maddesinin (b) bendinde, “Hazine payı ödemekle yükümlü işletmeciler dışındaki işletmeciler ve Türk Telekom yıllık net satış hâsılatının % 1’ini, izleyen yılın Nisan ayı sonuna kadar; faaliyetleri gereği Hazine payı ödemekle yükümlü olduğu hâlde Hazine payı ödemeyi gerektirmeyen hizmetleri de yürüten işletmeciler Hazine payına esas teşkil etmeyen yıllık net satış hâsılatının % 1’ini, izleyen yılın Nisan ayı sonuna kadar Bakanlığa bildirir. Bu meblağ aynı süre içinde Bakanlığın Merkez Saymanlık Müdürlüğü hesabına aktarılır ve bütçeye “Evrensel hizmet gelirleri” adı altında gelir kaydedilir.” kuralı yer almaktadır.
28/05/2009 tarih 27241 sayılı Resmî Gazete’de yayınlanan Elektronik Haberleşme Sektörüne İlişkin Yetkilendirme Yönetmeliği’nin “Yetkilendirme başvuru şartları” başlıklı 7. maddesinde, “Bildirim veya bildirimle birlikte kullanım hakkı verilmesi suretiyle yetkilendirilmek için Kuruma başvuru yapan şirkette aşağıdaki şartlar aranır:
a) Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına göre, yalnızca yetkilendirmeye tabi faaliyetleri veya bununla birlikte yetkilendirme konusu hizmeti yerine getirirken gerekli ve/veya ilgili olan cihaz satış, kurulum, bakım-onarım ve danışmanlık gibi faaliyetleri yürütmek üzere anonim veya limited şirket statüsünde kurulmuş olması,
b) Şirketin tescil ve ilan olduğu Ticaret Sicil Gazetesinde yer alan ana sözleşmesinde faaliyet alanı kapsamında “elektronik haberleşme hizmeti/telekomünikasyon hizmeti sunulması ve/veya şebekesi veya altyapısı kurulup işletilmesi” ifadesine veya yetkilendirilmeyi talep ettiği elektronik haberleşme faaliyetine yer verilmiş olması … gerekmektedir.” kuralına yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Aktarılan mevzuatın değerlendirilmesinden, evrensel hizmetin Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde coğrafi konumlarından bağımsız olarak herkes tarafından erişilebilir, önceden belirlenmiş kalitede ve herkesin karşılayabileceği makul bir bedel karşılığında asgari standartlarda sunulacak olan internet erişimi de dâhil elektronik haberleşme hizmetleri ile 5369 sayılı Kanun kapsamında belirlenecek olan diğer hizmetleri ifade ettiği, evrensel hizmet katkı payının bir idarî yaptırım olmadığı, bu sebeple evrensel hizmet katkı payının, işletmecilerin yetkilendirme kapsamındaki faaliyetlerinden elde edilen net satış hasılatları üzerinden hesaplanması gerektiği anlaşılmaktadır.
Bu itibarla, davacı şirketin tüm faaliyetlerinden elde edilen gelirlerin yetkilendirme kapsamında kabul edilmesine yönelik işlemde aktarılan mevzuat kurallarına uygunluk bulunmadığından, davacı şirketin elde ettiği gelir kalemlerinden hangilerinin yetkilendirme kapsamındaki faaliyetlerden elde edildiği hususunda herhangi bir değerlendirme yapılmaksızın, doğrudan 2012 yılı net satış hasılatının tamamı üzerinden evrensel hizmet katkı payı alınmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka uygunluk, davanın reddi yolundaki Mahkeme kararında hukukî isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin kabulüne;
2. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:… K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
4. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 07/11/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.