Danıştay Kararı 13. Daire 2014/2959 E. 2020/3055 K. 10.11.2020 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2014/2959 E.  ,  2020/3055 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2014/2959
Karar No:2020/3055

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …Yayıncılık A.Ş.
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : Radyo ve Televizyon Üst Kurulu
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN_KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirkete ait “.. TV” logosu ile yayın yapan televizyon kanalında … tarihinde yayınlanan reklamlarla ilgili olarak, davacıya, 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun’un 10. maddesinin 1. fıkrasının ihlâli nedeniyle “uyarı” yaptırımı, aynı Kanun’un 10. maddesinin 2. fıkrasının tekraren ihlâli nedeniyle …-TL idarî para cezası uygulanmasına ilişkin Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun (Kurul) 16/07/2013 tarih ve 2013/42 sayılı toplantısında alınan 67 nolu kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce; davacı şirkete ait televizyon kanalının … tarihinde saat …’te başlayan bir saatlik yayın kaydında yapılan bant reklamlarında reklam logosunun kullanılmadığı, logo kullanımının reklamların program hizmetinin diğer unsurlarından kolaylıkla ayırt edilmesi için gerekli olduğu, reklam logosunun kullanılmamasıyla 6112 sayılı Kanun’un 10. maddesinin 1. fıkrasının ihlâl edildiğinden bahisle aynı Kanun’un 32. maddesi gereğince “uyarı” cezası verildiği, ayrıca, aynı zaman diliminde bir saatlik toplam yayın süresi boyunca en fazla 12 dakika reklam yayını yapması gerekirken, toplam 15 dakika 46 saniye süren reklam yayınlandığı, 12 dakikalık reklam yayını süre sınırını aşarak 6112 sayılı Kanun’un 10. maddesinin 2. fıkrasında belirlenen kuralın ihlâl edildiği, bu nedenle, aynı Kanun’un 32. maddesi uyarınca davacı şirkete 11.886,00 TL idarî para cezası verilmesine karar verildiği, bunun üzerine bakılan davanın açıldığı, dava dosyasında mevcut olan “CD” kaydının izlenmesi sonucu söz konusu yayında yer alan bant reklamlarının, reklam olduklarına dair ibare kullanılmadan yayınlandığı, ayrıca bir saatlik yayın süresi içerisinde yayın süresinin %20’sinden fazla reklam yayını yapıldığı, bu durumda, davacı yayın kuruluşu tarafından … tarihli yayınıyla 6112 sayılı Kanun’un 10. maddesinin 1. fıkrası ile 2. fıkrasının ihlâl edildiği, anlaşıldığından, hakkında “uyarı” cezası ve idarî para cezası verilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, aynı eylem nedeniyle iki farklı yaptırım uygulandığı, yayınlanan reklamlarda logonun kullanılmamasının tek başına kural ihlâli için yeterli olmadığı, orta düzeydeki bir izleyicinin yayının reklam olduğunu anlayabilmesi durumunda, reklamın, yayının diğer unsurlarından kolayca ayırt edilebildiği sonucunun çıkarılması gerektiği, herhangi bir ihlâl için fiilin suç oluşturmaya elverişli, yeterli, somut, açık ve yakın tehlike içermesi gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, davacının bir saatlik yayın dilimi içerisinde en fazla 12 dakika olan reklam yayın sınırını aştığı, ayrıca söz konusu reklamların yayını esnasında, reklamın, yayının diğer unsurlarında ayırt edilebilmesi için gereken reklam logosunun kullanılmadığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 10/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.