Danıştay Kararı 13. Daire 2014/2943 E. 2020/671 K. 27.02.2020 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2014/2943 E.  ,  2020/671 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2014/2943
Karar No:2020/671

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …

KARŞI TARAF (DAVALI) : Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirket tarafından, hakkında yapılan inceleme sırasında talep edilen bilgi ve belgeler süresi içerisinde verilmediğinden bahisle 2011 yılı net satış tutarının (…-TL) %0,002 (yüzbinde iki)’si oranında idari para cezası verilmesine ilişkin Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurulu’nun (Kurul) tarih ve sayılı kararı ve bu kararın bildirimine ilişkin işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; davalı idarece yapılan yetkilendirme çerçevesinde elektronik haberleşme hizmeti sunan ve/veya elektronik haberleşme şebekesi sağlayan ve alt yapısını işleten şirketler tarafından, davalı kurum tarafından talep edilen bilgi ve belgelerin süresi içinde verilmemesi durumunda bir önceki takvim yılındaki cirosunun %1 (yüzde bir)’ine kadar idari para cezası ile cezalandırılacağı, tarih ve sayılı Kurul kararı ile başlatılan inceleme çalışması kapsamında davalı idarenin tarih ve sayılı yazısı ile davacıdan abone mağduriyetlerinin giderilmesi çalışmaları ile ilgili olarak bilgi ve belgelerin istenildiği, bu yazı üzerine davacı tarafından tarih ve sayılı yazı ile bazı bilgi ve belgelerin davalı idareye gönderildiği, ancak “sözkonusu dönemde aboneliğini iptal eden hat kullanıcılarının olup olmadığı, varsa tahakkuk farklılıklarının sözkonusu abonelere nasıl yansıtıldığı” hususuna ilişkin bilgi ve belgelerin gönderilmediği, bu eksikliğin ise daha sonra yapılan yazışma ve denetimler sonucunda davacı tarafından tamamlandığı, dolayısıyla davacı tarafından davalı kurum yazısıyla talep edilen bilgi ve belgelerin tamamının süresi içerisinde verilmediği sonucuna varıldığından, bu fiil sebebiyle mevzuatta belirtilen sınırlar içinde verilen idari para cezası uygulanmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, davalı idare tarafından sayılı yazıyla birtakım bilgilerin talep edildiği, tarih ve sayılı cevabi yazı ekinde gönderilen bilgilerin tüm abonelere ilişkin bilgileri kapsadığı, yerinde denetim sırasında istenilen bilgilerden temini derhâl mümkün olanların verildiği, diğerleri için daha sonra davalı idareye gönderilmek üzere tutanak düzenlendiği, tutanakta da 409 sayılı yazıya atıfta bulunularak buradaki bilgilere ilişkin açıklama ve ayrıntıların istendiği, bu talebin de tarih ve sayılı yazı ekiyle karşılandığı, davalı idare tarafından 409 sayılı yazıyla birlikte gönderilen bilgilerin gözden kaçırıldığı, bilgilerin geç gönderilmesinde şirketin herhangi bir menfaati bulunmadığı, istenilen bilgileri saklamayı veya vermemeyi gerektirecek bir motivasyonu bulunmadığı, uyarı yapılmadan verilen cezanın orantısız olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI :Davalı idare tarafından, davacı tarafından gönderilen … sayılı yazı ekinde sayılı yazıyla talep edilen bilgilerin tamamı gönderilmediğinden 18/04/2012 tarihli tutanakla tarihine kadar gönderilmesinin istenildiği, sayılı yazı ekinde gönderilen tabloda aboneliğin devam edip etmediği bilgisi ile iadenin ne şekilde yapıldığının belirtilmediği, istenilen bilgileri göndermeyen işletmeciye uyarı yapılması zorunluluğu bulunmadığı, davacı tarafından 30/04/2012 tarihli yazıyla bazı abonelerle ilgili çalışmalar devam ettiğinden sonuçlanınca bilgi paylaşımında bulunulacağının ifade edildiği, nihayet 08/05/2012 tarihli yazıyla aboneliği iptal olmuş olan kullanıcılara ilişkin mahsuplaşma konusunda bilgi verildiği, ceza miktarının mevzuatta belirtilen üst sınırın çok altında belirlendiği belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 17. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca davacının duruşma istemi yerinde görülmeyerek ve dosya tekemmül ettiğinden işin gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 27/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.