Danıştay Kararı 13. Daire 2014/2451 E. 2019/4002 K. 03.12.2019 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2014/2451 E.  ,  2019/4002 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2014/2451
Karar No:2019/4002

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
KARŞI TARAF (DAVALI) : …
VEKİLİ : …
İSTEMİN_KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davalı idare tarafından 22/04/2013 tarihinde açık ihale usulü ile gerçekleştirilen “Trambüs Aracı ve İlgili Güç Temini, Katater, Kontrol, Sinyalizasyon ve Haberleşme Ekipmanı Alım” ihalesinin ve akabinde imzalanan sözleşmenin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; … tarihinde açık ihale usulü ile mal alımı şeklinde Trambüs Aracı ve İlgili Güç Temini, Katater, Kontrol, Sinyalizasyon ve Haberleşme Ekipmanı (montaj dahil) alım ihalesinin yapıldığı, idari şartnamenin 7. maddesinde belirtilen yeterlik kriterlerine uyan … A.Ş. ile … Ltd Şti’nin ihalede teklif verdiği, belgeleri eksik olduğundan … Ltd. Şti’nin teklifinin değerlendirme dışı bırakıldığı, ihalenin en uygun teklifi veren … Otomotiv A.Ş üzerinde bırakıldığı ve sözleşmenin imzalandığı, trambüs aracı alımı ile bu aracın aktif hale getirilip kullanılabilmesi için sinyalizasyon, haberleşme ve güç temini gibi işlerin birbirinden ayrılmalarının mümkün olmadığı ve aralarında doğal bir bağlantı olması nedeniyle ihalenin mal alımı şeklinde gerçekleşmesinin mevzuata uygun olduğu, ihaleye katılmak için gerekli mesleki ve teknik yeterlilik konusunda ihale ilanında, ihale konusu iş veya benzer işlere ait iş deneyim belgesinin istenildiği, davacı şirketin ticari araç ve demiryolu endüstrisi için sistem tedarikçisi, raylı sistem araçları ile ilgili parça üreticisi ve ticari araç ve otobüs üretimi konusunda ihalede aranılan yeterliliğe sahip olduğu, davalı idarenin kentin gelişmesine bağlı olarak artan trafik sorununun çözümü için nasıl bir ulaşım hizmeti sunacağı, bu hizmetlerden hangisinin şehir için daha uygun olacağı konusunda takdir hakkına sahip olduğu, ihtiyaç durumu ve hizmet gereklerine göre davalı idarece ulaşımın trambüs alımı şeklinde sağlanmasına karar verildiği, idarenin ulaşımın nasıl ve hangi araçla yapılacağı konusunda yargı kararı ile zorlanamayacağı, ihalede ve devamında imzalanan sözleşmede hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, ihale edilen işin yapım işi niteliği taşımasına rağmen mal alımı şeklinde ihaleye çıkıldığı, ihalede rekabet şartının oluşmadığı, ihaleyi kazanan firmanın yeterliliğe sahip olmadığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, mal alımı ve yapım işlerinin farklı farklı yaptırılması halinde sistem entegrasyonunun zorlaşacağı ve bazı sistemlerde aksamalar olacağı, bu nedenle ihaleye mal alımı şeklinde çıkıldığı, ihaleyi kazanan şirketin istenen tüm belgeleri usulüne uygun olarak sunduğu, şehrin yapısı ve şartları gözönünde bulundurularak maliyet, kurulum, çevre, güvenilirlik ve konfor yönünden en uygun sistemin trambüs sistemi olduğu, ihalenin mevzuata uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … ‘NİN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
USUL YÖNÜNDEN:
Üye … ‘ın, “davacının yapılan ihalede aday, istekli veya istekli olabilecekler arasında bulunmadığı, davacının belde halkını ilgilendiren belediye meclis ve encümen kararlarına karşı hemşehri sıfatı ile dava açabileceği, bunlara ilişkin dava açılmaksızın yalnızca ihale işleminin iptali için açılan davada ise davacının güncel, meşru ve kişisel bir menfaatinin ihlâl edilmediği, dolayısıyla ehliyetinin bulunmadığı açıktır. Bu nedenle davanın ehliyet yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, uyuşmazlığın esası incelenmek suretiyle reddine karar verilen davada Mahkeme kararının anılan gerekçeyle onanması gerektiği” yolundaki usule ilişkin ayrışık oyuna karşı; davacının dava açmada ehliyetli olduğuna oyçokluğu ile karar verilerek ve davalı idarenin usule ilişkin itirazları geçerli görülmeyerek esasın incelenmesine geçildi.
ESAS YÖNÜNDEN:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
5. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
6. 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 03/12/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.