Danıştay Kararı 13. Daire 2014/204 E. 2019/2764 K. 27.09.2019 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2014/204 E.  ,  2019/2764 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2014/204
Karar No:2019/2764

TEMYİZ EDEN (DAVALI): …
KARŞI TARAF (DAVACI): …
İSTEMİN_KONUSU: … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı hakkında 4733 sayılı Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’un 8. maddesinin 5. fıkrasının (ı) bendi uyarınca verilen …-TL tutarındaki idari para cezasının tahsili amacıyla düzenlenen 08/02/2013 tarih ve … sayılı ödeme emrinin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; uyuşmazlıkta, davacı aleyhine 4733 sayılı Kanun’a muhalefet ettiğinden bahisle 02/11/2012 tarihli işlemle …-TL idari para cezası tahakkuk ettirildiği, bu tahakkuk işleminin kolluk kuvvetlerince davacıya 05/11/2012 tarihinde tebliğ edilmek istendiği, ancak davacı tarafından işlemin tebliğ alınmadığı; daha sonra, işlemin 05/11/2012 tarihinde davacıya tebliğ edildiği ve süresi içinde ödemede bulunulmadığından bahisle dava konusu ödeme emrinin düzenlenerek davacıya tebliğ edildiği, söz konusu ödeme emrinin 4733 sayılı Kanun uyarınca kesilen idari para cezasına dayandığı, gerek 4733 sayılı Kanun’da gerek bu Kanunda kural bulunmayan hâllerde uygulanacak olan 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nda idari para cezalarının kolluk kuvveti marifetiyle tebliğ edilebileceğine ilişkin bir kural bulunmadığı dikkate alındığında ve idari para cezasının da davacı tarafından tebliğ alınmadığı göz önünde bulundurulduğunda, söz konusu idari para cezasının 7201 sayılı Tebligat Kanunu uyarınca davacıya tebliğ edilmesi gerektiği, buna göre, ödeme emri düzenlenmeden önce idari para cezası verilmesine ilişkin işlemin usulüne uygun olarak davacıya tebliğ edilip alacağın kesinleştirilmesi gerekirken bu süreç işletilmeden amme alacağının tahsili için düzenlenen dava konusu ödeme emrinde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle, dava konusu işlem hukuka aykırı bulunarak işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davalı idare tarafından, dava konusu ödeme emrine dayanak 02/11/2012 tarihli … İlçe Emniyet Müdürlüğü’nce düzenlenen idari yaptırım karar tutanağının davacı tarafından imzalanmak istenmediği, anılan tutanakta işlemin tebliğ tarihinin 05/11/2012 olarak belirtildiği, 02/11/2012 tarihli işleme karşı 15 gün içinde Sulh Ceza Mahkemesi’nde dava açılmadığı, dolayısıyla idari para cezasının kesinleştiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davacı tarafından savunma dilekçesi verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
13/10/2012 tarihinde saat 15.15’te gerçekleştirilen denetimde, davacının 2000 adet boş makaron ve 200 adet dolu makaron bulundurmak suretiyle 4733 sayılı Kanun’un 8. maddesinin 5. fıkrasının (ı) bendini ihlâl ettiğinin … İlçe Emniyet Müdürlüğü ekiplerince tespit edildiğinden bahisle 02/11/2012 tarihli işlemle aynı maddenin 7. fıkrası dikkate alınarak davacıya …-TL idari para cezası verildiği, işlemin 05/11/2012 tarihinde kolluk mensupları marifetiyle davacıya tebliğ edildiği, davacının söz konusu işleme karşı dava açmadığı, idari para cezasına karşı dava açılmaması ve cezanın ödenmemesi üzerine dava konusu ödeme emrinin tanzim edilerek davacıya tebliğ edildiği, anılan ödeme emrinin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

İLGİLİ MEVZUAT:
Dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte olan hâliyle 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 55. maddesinde, “Amme alacağını vadesinde ödemeyenlere, 7 gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları lüzumu bir “ödeme emri” ile tebliğ olunur.
Ödeme emrinde borcun asıl ve fer’ilerinin mahiyet ve miktarları nereye ödeneceği, müddetinde ödemediği veya mal bildiriminde bulunmadığı takdirde borcun cebren tahsil ve borçlunun mal bildiriminde bulununcaya kadar üç ayı geçmemek üzere hapis ile tazyik olunacağı, gerçeğe aykırı bildirimde bulunduğu takdirde hapis ile cezalandırılacağı kayıtlı bulunur. Ayrıca, borçlunun 114. maddedeki vazifeleri ve bu vazifeleri yerine getirmediği takdirde hakkında tatbik edilecek olan ceza bu ödeme emrinde kendisine bildirilir….”; 58. maddesinde ise, “Kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahıs, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zaman aşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde alacaklı tahsil dairesine ait itiraz işlerine bakan vergi itiraz komisyonu nezdinde itirazda bulunabilir. İtirazın şekli, incelenmesi ve itiraz incelemelerinin iadesi hususlarında Vergi Usul Kanunu hükümleri tatbik olunur. …” kuralına yer verilmiştir.
7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun “Tebligatın memur vasıtasiyle yapılması” başlıklı 2. maddesinin 1. fıkrasında, “Diğer kanunlarda özel hüküm bulunması hâlinde veya tehirinde zarar umulan işlerde veya aynı yerde bulunan 1’inci maddede yazılı daire ve müesseseler arasında veya bu daire ve müesseselerde bulunan şahıslara yapılacak tebligat, kendi memurları veya mahalli mülkiye amirinin emriyle zabıta vasıtasıyla yaptırılır.
” kuralı yer almıştır.
25/01/2012 tarih ve 28184 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin, “Tebligatın memur vasıtasıyla yapılması” başlıklı 5. maddesinin 3. fıkrasında, “Kolluk vasıtasıyla tebligat yaptırılabilmesi için, tebliği çıkaran merciin, sebebini de belirtmek suretiyle mahalli mülki idare amirine müracaat etmesi gerekir. Mahalli mülki idare amirinin emri olmadan kolluğa gönderilen tebliğ evrakı gönderen mercie iade edilir.” kuralına yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Temyize konu İdare Mahkemesi kararında, idari para cezalarının kolluk kuvveti marifetiyle tebliğ edilebileceğine dair bir düzenleme bulunmadığı ve idari para cezasının davacıya usulüne uygun şekilde tebliğ edilmediği gerekçesiyle dava konusu ödeme emrinin iptaline karar verilmiş ise de, gerektiğinde tebligatın memur vasıtasıyla yaptırılmasına engel bir düzenlemenin bulunmadığı, kolluk vasıtasıyla tebligat yaptırılabilmesi için, tebliği çıkaran merciin, sebebini de belirtmek suretiyle mahalli mülki idare amirine müracaat etmesi gerektiği anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlık konusu olayda, 02/11/2012 tarihli idari yaptırım karar tutanağının … Kaymakamlığı İlçe Emniyet Müdürlüğü’nce düzenlendiği ve Kaymakam oluru taşıdığı, söz konusu tutanağın kolluk görevlileri tarafından 05/11/2012 tarihinde davacıya tebliğ edildiği, ancak, davacının tutanağı “imzalamak istemediğini” el yazısıyla belirttiği, dolayısıyla kolluk vasıtasıyla yapılan tebliğin usulüne uygun olduğu, öte yandan, davacı tarafından söz konusu idari para cezasına karşı dava açılmadığı görülmektedir.
Bu itibarla, idari para cezasının tahsiline yönelik olarak düzenlenen ödeme emrine karşı açılan bu davada, yapılan itirazların, “böyle bir borcu olmadığı” iddiası kapsamında değerlendirilip uyuşmazlığın esası yönünden yapılacak inceleme sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, ödeme emrine dayanak 02/11/2012 tarihli idari yaptırım karar tutanağının davacıya usulüne uygun olarak tebliğ edilmediği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptali yönünde verilen temyize konu İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin kabulüne;
2. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
4. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 27/09/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.