Danıştay Kararı 13. Daire 2014/1921 E. 2019/3591 K. 13.11.2019 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2014/1921 E.  ,  2019/3591 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2014/1921
Karar No:2019/3591

TEMYİZ EDEN (DAVACI): …
VEKİLİ : …

KARŞI TARAF (DAVALI): Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu
VEKİLİ : …

İSTEMİN_KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: … Karayolu Üzeri, … Mevkii, …/… adresinde faaliyet gösteren akaryakıt istasyonunda 13/05/2011 tarihinde yapılan denetimde, davacının anılan istasyonu … isimli kişiye izin almaksızın kullandırdığından bahisle, 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu’nun 19. maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinin (3) numaralı alt bendi ile aynı maddenin dördüncü fıkrası uyarınca davacıya …-TL idarî para cezası verilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (Kurul) kararının iptali istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; akaryakıt istasyonunun davacıya verilen 17/08/2007 tarihli bayilik lisansına dayalı olarak işletilmekte iken, Tip Bayilik Lisanslarının Genel Hükümler Kısmının 12. maddesinde yer alan; “Lisans sahibinin, piyasa faaliyetine konu tesislerini lisans amaçları doğrultusunda başkalarına kullandırması Kurulun iznine bağlıdır” düzenlemesine aykırı olarak davalı idareden herhangi bir izin alınmaksızın davacı tarafından 02/03/2011 tarihinde … isimli şahsa noterde yapılan devir sözleşmesine istinaden kiraya verildiği ve anılan şahıs tarafından işletilmeye başlanıldığı, devir alan şahsın akaryakıt bayii işletilmesi hususunda davalı idareden alınan herhangi bir lisansının bulunmadığı, dolayısıyla istasyonun davalı idareden herhangi bir izin alınmaksızın kiraya verilmek suretiyle kullanım hakkının bir başkasına devredilmesi sebebiyle ilgili mevzuat hükümleri uyarınca davacıya idarî para cezası verilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmediği sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, bayilik lisansının devredilmediği, sadece akaryakıt istasyonunun noterde düzenlenen kira sözleşmesi ile kiraya verildiği, aynı denetimden dolayı mükerrer olaral idarî para cezası verildiği, mevzuata aykırı hareket edilmediği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
“… Karayolu Üzeri, … Mevkii, …/…” adresinde faaliyet gösteren akaryakıt istasyonunda 24/07/2011 tarihinde yapılan denetimde, söz konusu akaryakıt istasyonunun 02/03/2011 tarihinde noterde yapılan devir sözleşmesine istinaden … isimli kişiye Kurul’dan izin almaksızın kullandırıldığından bahisle davacıya …-TL tutarında idarî para cezası verilmesi üzerine bakılan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun 5. maddesinde, Türk Ceza Kanunu’nun zaman bakımından uygulamaya ilişkin hükümlerinin kabahatler bakımından da uygulanacağı, ancak, kabahatler karşılığında öngörülen idarî yaptırımlara ilişkin kararların yerine getirilmesi bakımından derhal uygulama kuralının geçerli olduğu, kabahatin, failin icraî veya ihmâli davranışı gerçekleştirdiği zaman işlenmiş sayılacağı, neticenin oluştuğu zamanın dikkate alınmayacağı; 17. maddesinin yedinci fıkrasında ise, idarî para cezalarının her takvim yılı başından geçerli olmak üzere o yıl için 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 298. maddesi hükümleri uyarınca tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılarak uygulanacağı kurala bağlanmıştır.
5326 sayılı Kanun’un “Genel kanun niteliği” başlıklı 3. maddesinde, bu Kanun’un, idarî yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna ilişkin hükümlerinin, diğer kanunlarda aksine hüküm bulunmaması hâlinde, diğer genel hükümlerinin ise idarî para cezası veya mülkiyetin kamuya geçirilmesi yaptırımını gerektiren bütün fiiller hakkında uygulanacağı, “İçtima” başlıklı 15. maddesinin birinci fıkrasında, bir fiil ile birden fazla kabahatin işlenmesi hâlinde bu kabahatlere ilişkin tanımlarda sadece idarî para cezası öngörülmüşse, en ağır idarî para cezasının, bu kabahatlerle ilgili olarak kanunda idarî para cezasından başka idarî yaptırımlar da öngörülmüş ise, bu yaptırımların her birinin uygulanmasına karar verileceği, ikinci fıkrasında ise, aynı kabahatin birden fazla işlenmesi hâlinde her bir kabahatle ilgili olarak ayrı ayrı idarî para cezası verileceği, kesintisiz fiille işlenebilen kabahatlerde, bu nedenle idarî yaptırım kararı verilinceye kadar fiilin tek sayılacağı belirtilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Uyuşmazlığa konu olay incelendiğinde, “… Karayolu Üzeri, … Mevkii, …/…” adresinde faaliyet gösteren akaryakıt istasyonunda 24/07/2011 tarihinde yapılan denetimde, söz konusu akaryakıt istasyonunun 02/03/2011 tarihinde noterde yapılan devir sözleşmesine istinaden … isimli kişiye Kurul’dan izin almaksızın kullandırıldığından bahisle davacıya…-TL tutarında idarî para cezası verildiği anlaşılmaktadır.

Diğer taraftan, yine aynı akaryakıt istasyonunda 13/05/2011 tarihinde yapılan denetimde, anılan istasyonun yine … isimli kişiye 02/03/2011 tarihinde noterde yapılan devir sözleşmesine istinaden izin almaksızın kullandırdığından bahisle, 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu’nun 19. maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinin (3) numaralı alt bendi ile aynı maddenin dördüncü fıkrası uyarınca davacıya …-TL idarî para cezası verilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı Kurul kararının alındığı tesbit edilmiştir.

Davacıya idarî para cezası verilmesine ilişkin söz konusu işlemlerin, aynı devir sözleşmesinden kaynaklanan fiil hakkında farklı tarihlerde yapılan tespitler üzerine tesis edilmeleri sebebiyle, kesintisiz (mütemadi) suç ve kesintisiz fiil ile işlenebilen kabahat kavramlarına değinmek gerekmektedir.

Kesintisiz fiilde hareket devam etmekte, hareketin devam ettiği her an yaptırım gerektiren kabahat işlenmektedir. Aktarılan kurallar çerçevesinde, kesintisiz fiille işlenen kabahatler açısından, idarî yaptırım kararı verilinceye kadar fiil tek sayılacak, yaptırım kararı verilmesi ile hukukî kesinti oluşacağı için karardan sonraki fiil ayrı bir yaptırıma konu olacaktır. Bir kabahatin birden fazla işlenmesi hâlinde ise gerçek içtima hükümlerine göre, her bir fiille ilgili olarak ayrı idarî para cezasına hükmedilecektir.
Somut olayda, aynı devir sözleşmesinden kaynaklanan fiil hakkında farklı tarihlerde yapılan tespitler üzerine mükerrer olarak idarî para cezası verildiği görülmekte olup, kesintisiz fiille işlenen kabahatlerin idarî yaptırım kararı verilinceye kadar tek fiil sayılacağı ve kesintisiz fiil ile işlenen kabahatler hakkında iki ayrı ceza verilemeyeceği sonucuna ulaşıldığından dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmamaktadır.
Bu itibarla, davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararında hukukî isabet bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin kabulüne;
2. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
4. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 13/11/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.