Danıştay 13. Daire Başkanlığı 2013/3603 E. , 2019/521 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2013/3603
Karar No:2019/521
TEMYİZ EDEN (DAVALI): …
VEKİLİ: …
KARŞI TARAF (DAVACILAR): 1. …Ltd. Şti.
2. …
VEKİLİ: …
İSTEMİN KONUSU: … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacılar tarafından, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 17. maddesinin 1. fıkrasının (e) bendi ile 58. maddesi uyarınca bir yıl süreyle tüm kamu kurum ve kuruluşlarının ihalelerine katılmaktan yasaklanmalarına ilişkin 08/01/2013 tarih ve 28522 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce; uyuşmazlıkta, ‘nin temsilcisi hakkında ihaleye fesat karıştırmak suçunu işlediğinden bahisle iddianame düzenlenerek … Ağır Ceza Mahkemesi’nde kamu davası açıldığı ve bu sebeble hakkında idare veya mahkeme tarafından verilmiş herhangi bir yasaklama kararı olmadığı, gerçek kişi ortak hakkında yapılan yargılama sonucu 24/01/2011 tarihinde kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gerekçesiyle beraatine karar verildiği, anılan kararın 01/02/2011 tarihinde kesinleştikten sonra davacı şirketin … Büyükşehir Belediyesi’nce 04/02/2011 tarihinde gerçekleştirilen ihaleye teklif sunduğu, ihaleye katılmaktan yasaklı olduğu gerekçesiyle davacı şirketin ihale dışı bırakılarak geçici teminatının gelir kaydedildiği, … Büyükşehir Belediyesi’nce ve %50’den fazla hissesine sahip olduğu davacı şirketin ihalelere katılmaktan yasaklanması için davalı idareye bildirimde bulunulduğu, davacı şirket ve % 50’den fazla hissedarı olan hakkında bir yıl süreyle ihalelere katılmaktan yasaklama kararı verilmesi üzerine bakılan davanın açıldığı, bu durumda; 4734 sayılı Kanun’un 11. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendi , 17. maddesinin 1. fıkrasının (e) bendi, 58. ve 59. maddeleri uyarınca hakkında kamu davası açılan kişinin kamu ihalelerinden yasaklı duruma düşeceği anlamına gelmeyeceği, yapılan değişiklikle yasaklama için idare veya mahkeme kararının gerektiği dikkate alınarak hakkında idare veya mahkeme kararıyla yasaklama kararı verilen gerçek kişi ile birlikte bu gerçek kişinin % 50’sinden fazla hissesine sahip olduğu sermaye şirketlerinin de yargılama sonuna kadar ihalelere katılamayacağı, bunların ihalelere katılmasının, 4734 sayılı Kanun’un 17. maddesinin 1. fıkrasının (e) bendinde belirtilen yasak fiil ve davranış niteliğinde olduğu, bu yasak fiil ve davranışın karşılığı olarak sermaye şirketi ile birlikte bu şirketin % 50’den fazla hissesine malik olan ortağı hakkında ihalelere katılmaktan yasaklama yaptırımı uygulanacağı açık ise de; hakkında sadece kamu davasının açıldığı ve hakkında idare veya mahkeme tarafından verilmiş bir yasaklama kararı olmadığı göz önünde bulundurulduğunda, anılan şahsın % 50’den fazla hissesine sahip olduğu davacı şirketin davalı idarece yapılan ihaleye katılması nedeniyle, adı geçen şahıs ve davacı şirket hakkında ihalelere katılmaktan yasaklama yaptırımı uygulanmasında hukuka uygunluk bulunmadığı, öte yandan, hakkında açılan kamu davasında; 24/01/2011 tarihinde … Ağır Ceza Mahkemesi’nce verilen beraat kararıyla … ‘nin suçsuz bulunduğu, bu kararın 01/02/2011 tarihinde kesinleştiği ve … Büyükşehir Belediyesi’nce yapılan ihalenin ise Mahkeme kararının kesinleşmesinden sonra 04/02/2011 tarihinde yapıldığı dikkate alındığında idare tarafından ileri sürülen ihale tarihi itibariyle devam eden kamu davası olduğuna ilişkin gerekçenin de yerinde olmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davalı idare tarafından, dava konusu işlemin mevzuat kuralları uyarınca tesis edildiği, bu çerçevede davacı şirket ile sermayesinin yarısından fazlasına sahip davacı ‘nin 4734 sayılı Kanun’un 17. maddesinin 1. fıkrasının (e) bendi ile 58. maddesi uyarınca 28/12/2012 tarihli Bakan onayı ile 1 yıl süreyle tüm kamu kurum ve kuruluşlarının ihalelerine katılmaktan yasaklandığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E: …, K: … sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 25/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.