Danıştay Kararı 13. Daire 2013/3360 E. 2019/1615 K. 08.05.2019 T.

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2013/3360 E.  ,  2019/1615 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2013/3360
Karar No:2019/1615

TEMYİZ EDEN (DAVACI): … A.Ş.
VEKİLİ: …
KARŞI TARAF (DAVALI): Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu
VEKİLİ: …

İSTEMİN KONUSU: … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı şirket tarafından, LPG dolum tesisinde muhtelif cins ve marka tüpler bulundurduğundan bahisle 5307 sayılı Sıvılaştırılmış Petrol Gazları (LPG) Piyasası Kanunu ve Elektrik Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 16. maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinin (1) numaralı alt bendi uyarınca …-TL idari para cezası uygulanmasına ilişkin 18/06/2012 tarih ve … sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (Kurul) kararının iptali istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce; LPG dağıtıcı lisansı sahiplerinin dolum anlaşması yaptıkları dağıtıcılara ait LPG tüpleri hariç olmak üzere, diğer dağıtıcıların marka ve amblemini taşıyan boş veya dolu LPG tüplerini tesislerinde veya ikmal araçlarında bulundurmamak ve bu tüplerle bayilerine ikmal yapmamakla yükümlü oldukları, davacı şirketin dolum tesisinde yapılan denetimde davacı şirkete ait tüpler dışında farklı cins ve marka tüpler bulunduğunun tespit edildiği, davacı şirketin söz konusu tüplerin ait olduğu firmalarla herhangi bir dolum anlaşmasının da bulunmadığı, davacı şirketin LPG dolum tesisinde muhtelif cins ve marka tüpleri bulundurduğundan bahisle tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılarak davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı tarafından, tespiti yapılan farklı cins ve marka dolu ve boş tüplerin LPG dolum tesisi sınırları dışında yer aldığı, ön araştırma ve soruşturma yapılmadan idari para cezası uygulanamayacağı, usul ve yasaya aykırı dava konusu işlemin iptali gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davalı idare tarafından, davacı şirketin fiiline yönelik olarak gerekli tahkikatın 5307 sayılı Kanun’da ve Sıvılaştırılmış Petrol Gazları (LPG) Piyasasında Yapılacak Denetimler ile Ön Araştırma ve Soruşturmalarda Takip Edilecek Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 24. maddesinde öngörülen usule uygun olarak yürütüldüğü, LPG dolum tesisinin bulunduğu alanda denetim yapılarak farklı cins ve marka dolu ve boş tüplere yönelik somut durumun tespit edildiği belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NUN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
… ili … ilçesi … Köyü’nde bulunan davacı şirkete ait LPG dolum ve depolama tesisinde 12/10/2011 tarihinde denetim yapılmış, yapılan denetim sonucunda davacı şirkete ait tüplerin dışında, 1 adet … marka boş, 1 adet 12 kg … marka dolu tüpün dolum sahası içerisinde; 1 (bir) adet 45 kg’lık … marka boş, 1 adet 12 kg’lık … ve 1 adet 12 kg’lik … marka boş tüplerin arıza tespit bölümünde; 2 adet 2 kg’lık piknik tüpünün hizmet binasının yanında; 3’ü sağlam 6’sı arızalı 45 kg, 59’u sağlam 102’si arızalı 12 kg ve 366 tane arızalı 2 kg tüpün tesisin dışında olduğu görülmek suretiyle toplam 536 adet farklı firmalara ait tüpün tespitinin yapıldığı ve tesiste bulunan görevliler tarafından bu doğrultuda beyanda bulunulduğu tutanak altına alınmış, 05/01/2012 tarih ve … sayılı Kurul kararıyla 12/10/2011 tarihli tespite dayalı olarak ön araştırma ve soruşturma prosedürüne gerek olmaksızın LPG dolum tesisinde muhtelif cins ve marka tüp bulundurulması fiili kapsamında davacının yazılı savunmasının alınmasına karar verilmiştir.
Davacının 17/03/2012 tarihli yazılı savunmasında, denetim sonucu düzenlenen tutanakta muhtelif marka tüplere dolum yapıldığına yönelik hiçbir ifadenin yer almadığı, tespiti yapılan tüplerin tesisin dışında bulunduğu, tesiste başka marka tüplere dolum yapılmadığı, bayilerin araçlarının yabancı marka tüplerle tesise alınmadığı, bu konuda gerekli özenin gösterilmesine rağmen dikkatlerden kaçan tüplerin olabileceği, farklı cins ve marka tüplerin fark edilmesi durumunda bunların derhal tesis dışına çıkartıldığı, kısmen dolu bazı tüplerin tesise tüketiciler tarafından tamir için getirildiği, başka marka tüp bulundurulmadığı ifade edilmiş, savunmada ileri sürülen hususlar davacıyı haklı gösterecek nitelikte bulunmayarak LPG dolum tesisinde muhtelif cins ve marka tüpler bulundurulduğundan bahisle 5307 sayılı Kanun’un 16. maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinin (1) numaralı alt bendi uyarınca davacı hakkında …-TL idari para cezası verilmesine ilişkin 03/05/2012 tarih ve 3817/72 sayılı işlem tesis edilmiş, anılan işlemin iptali istemiyle görülmekte olan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
5307 sayılı Sıvılaştırılmış Petrol Gazları (LPG) Piyasası Kanunu ve Elektrik Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un “Üretim ve Dağıtım” başlıklı 5. maddesinin dokuzuncu fıkrasının (c) bendinde, dağıtıcıların tüplü LPG faaliyeti yaparken dolum tesislerinde sadece kendi tescilli markası ve amblemini taşıyan LPG tüplerinin dolumunu yapmak, dolum anlaşması olan firmaların tüplerini anlaşma şartları uyarınca doldurmakla yükümlü oldukları kurala bağlanmıştır.
Sıvılaştırılmış Petrol Gazları (LPG) Piyasası Lisans Yönetmeliği’nin “LPG Dağıtıcı Lisansı sahiplerinin yükümlülükleri” başlıklı 20. maddesinin birinci fıkrasının işlem tarihinde yürürlükte bulunan (f) bendinde, LPG Dağıtıcı Lisansı sahiplerinin başka dağıtıcıların bayilerine satış ve ikmal yapmamak, dolum anlaşması yaptığı dağıtıcılara ait LPG tüpleri hariç olmak üzere, diğer dağıtıcıların marka ve amblemini taşıyan boş veya dolu LPG tüplerini tesislerinde, ikmal araçlarında bulundurmamak ve bu tüpler ile bayilerine ikmal yapmamak, ile yükümlü oldukları kuralına yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
5307 sayılı Kanun’un aktarılan kuralları uyarınca, dağıtıcı lisansı sahibi işletmelerin, tüplü LPG faaliyeti yaparken, farklı marka tüp dolumu yapmaması gerekmekte olup dağıtıcılar bakımından muhtelif cins ve marka tüpleri tesisinde bulundurmama gibi bir yükümlülüğün kanunda öngörülmediği; bununla birlikte yukarıda yer verilen Yönetmelikte ise diğer dağıtıcıların marka ve amblemini taşıyan boş veya dolu LPG tüpleri tesislerinde bulundurmamanın dağıtıcılar bakımından yükümlülük olarak düzenlendiği anlaşılmaktadır.
Öncelikle, uyuşmazlıkta uygulanacak hukuk kuralının hangisi olduğunun değerlendirilmesi ve belirlenmesi gerekmektedir.
Hukuk düzenimizde geçerli olan normlar hiyerarşisine göre, kanunlarla idarenin düzenleyici işlemleri arasında kanuna üstünlük tanıyan bir hiyerarşik ilişki bulunmaktadır. Normlar hiyerarşisinin en temel anlamı ve sonucu, alt düzeydeki normun üst norma aykırı hükümler taşıyamayacağıdır.
Bu açıdan, idarelerin, takdir yetkisini kullanarak tesis ettikleri düzenleyici işlemlerin, normlar hiyerarşisi uyarınca, dayanağı olan üst hukuk kurallarına uygun olması ve kamu yararını amaçlaması gerektiği açıktır.
Normlar hiyerarşisine göre, yönetmelik, tebliğ, genelge ve yönerge gibi düzenleyici idari işlemlerin, üst hukuk kuralının uygulanmasını göstermek amacıyla ve onlara aykırı hükümler içermemek şartıyla “açıklayıcı” ve üst hukuk normunda yer alan temel hususları “detaylandırıcı” mahiyette hükümler taşıyan, dayanağı olan mevzuatta yer alan hükümlere aykırı düzenleme içermeyen genel düzenleyici işlemler olduğu kuşkusuzdur.
5307 sayılı Kanun’un 5. maddesine göre, dağıtıcı lisansı sahibi işletmelerin, tüplü LPG faaliyeti yaparken, farklı marka tüp dolumu yapmaması gerekmektedir. Kanunda bunun ötesinde muhtelif cins ve marka tüpleri tesisinde bulundurmama yükümlülüğü öngörülmemiştir. Dolayısıyla, dağıtıcı lisansı sahibi işletmelerin, tesislerinde muhtelif cins ve marka tüpleri bulundurması eylemine hukuki sonuç bağlanabilmesi ancak sözü edilen farklı cins ve marka tüplere dolum yapılması halinde mümkündür.
Aktarılan mevzuat hükümlerinin normlar hiyerarşine yönelik temel ilkelerle birlikte değerlendirilmesinden, dağıtıcı lisansı sahiplerinin diğer dağıtıcıların marka ve amblemini taşıyan boş veya dolu LPG tüpleri tesislerinde bulundurma eylemini yükümlülük olarak düzenleyen ve bu eyleme 5307 sayılı Kanun’un 16. maddesinde öngörülen idari para cezasının uygulanması sonucunu doğuran bahse konu Yönetmeliğin 20. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinin, kanunda öngörülen yükümlülüğü aşan bir mahiyette olduğu sonucuna varılmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, LPG dağıtım lisansına sahip davacı şirketin dolum tesisinde denetim yapıldığı, anılan denetim sonucu düzenlenen tutanakta; tesis sahasının içinde ve dışında, dolu veya boş, arızalı veya sağlam olmak üzere farklı cins ve marka tüplerin tespiti yapılarak tesiste bulunan görevliler tarafından bu doğrultuda beyanda bulunulduğu hususlarına yer verildiği, tesis sahası içerisinde farklı firmalara ait tüp bulunduğundan bahisle doğrudan yazılı savunması alınmak suretiyle davacı şirket hakkında işlem yapılmasına yönelik Kurul kararı alındığı, muhtelif marka tüplere dolum yapıldığına yönelik hiçbir ifadenin denetim sonucu düzenlenen tutanakta yer almadığı, tespiti yapılan tüplerin tesisin dışında bulunduğu, gerekli özen gösterilmesine rağmen farklı cins ve marka tüplerin tesiste bulunmasına engel olunamamakla birlikte fark edildiğinde bunların tesis sahası dışına çıkartıldığı ve başka marka tüplere dolum yapılmadığının davacı şirketin yazılı savunmasında ifade edildiği, davacı şirketin farklı cins ve marka tüplere dolum yapılmadığı hususunu da içeren savunmasının davalı idarece haklı bulunmadığı, LPG dolum tesisinde farklı cins ve marka tüpler bulundurduğundan bahisle davacı şirkete idari para cezasının verildiği anlaşılmaktadır.
Dolayısıyla, davalı idare tarafından LPG dolum tesisi içerisinde ve çevresinde toplam 536 adet muhtelif cins ve marka tüp bulunduğunun tespiti yapılmış olmakla birlikte, bahse konu tüplere dolum yapıldığına yönelik herhangi bir somut tespit yapılmamıştır. Başka bir deyişle, dava konusu işlem, davacı şirketin LPG tesisinde ve çevresinde bulunan farklı cins ve marka tüplere dolum yapılmadığına yönelik iddiasının aksi ortaya konulmadan tesis edilmiştir.
Bu durumda, dava konusu işlemde hukuka uygunluk, davanın reddi yönündeki İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin kabulüne;
2. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
4. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 08/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.